İbn Bacce
Doğum tarihi bilinmeyen İbn Bacce, Endülüs, Saragossa’da doğdu, Fas’ta öldüğü düşünülmektedir. Tam ismi Ebû Bekr Muhammed bin Yahya bin es-Saig‘dir. Hayatı ve eğitimi konusunda teferruatlı bilgi yoktur. Bir süre Gırnata’da kaldıktan sonra Afrika’ya geçip Fas’ta hüküm süren Murabiti Devleti idarecileriyle yakınlık kurdu, orada ilmi tartışmalara iştirak etti.
el-caferye saray.jpg” width=”234 203″ align=”right” border=”0″ />Engin bilgisi, etkin düşünceleri sebebiyle sarayda hürmetle karşılandı. Bu olay ona, Eski Anadolu-Yunan filozoflarının , o devirde bilinen eserlerini inceleme imkanı sağladı. Aristo felsefesini ele alan kaynaklara, o kaynaklarla alakalı değişik yorumları, karşıt görüşleri tanıdı. Sarayla kurduğu yakınlığın imkanlarından yararlanarak Murabiti Devleti’nin yapısını, komşu milletlerle olan ilişkilerini sosyal yaşayışını düzenleyen şartlara, üretim-tüketim seviyesini, gelenekler ve göreneğe dayanan insan davranışlarını, kanunları, hayat biçimini, halkın inanç örgüsünü, devlet-halk arasındaki ilişkileri araştırdı. Kendisine şöhrete kavuşturan, halkla, idareyle alakalı düşüncelerini açıkladığı El- tedbirü’l-Mütevahhid adlı eserini, bu dönemdeki gözlemlerine dayanarak yazdı.
Filozof.net
İbn Bacce (ابن باجة) tam adı Ebû Bekr Muhammed bin Yahya bin es-Saig olan Endülüs’lü, Arap filozof ve bilim adamı. Batıda Avempace olarak da anılır.
Hayatı
Doğum tarihi tam olarak bilinmeyen İbn Bacce’nin Endülüs’teki Saragossa (Saragosta) kentinde doğduğu bilinmektedir. Asıl adı Ebû Bekr Muhammed b. es-Saig`dir. 1138 yılında Fas’ta vefat etmiştir. Hayatının ilk dönemlerine dair pek bir bilgi yoktur fakat sonraki dönemlerde yazdığı eserler sayesinde düşüncesi ve bilimsel araştırmaları bilinmektedir.
Akılcı (rasyonalist) bir filozof olan İbn Bacce, Meşşailik takımının önemli ismi Farâbî’den fazlasıyla etkilenmiştir. Kur’anı ezbere biliyordu ve güçlü bir nahivciydi. Edebiyat ve antik felsefe alanında derinlemesine bir bilgiye sahipti. Felsefe dışında astronomi, matematik ve musikî ile ilgilenmiştir. Bunların dışında tıpta döneminin uzmanlarından olmuştur. Metafizik ve felsefedeki çeşitli düşünceleri nedeniyle gelenekçi dini otoriteler tarafından dinsizlikle suçlanmıştır.
Genç yaşta ölen İbn Bacce için, ondan eğitim almış olan İbnu Tufeyl, Hayy ibnu Yakzan adlı eserinin önsözünde İbnu Bacce’nin vezirlik ve saray doktorluğu yaptığını ve bu işlerle uğraşırken asıl felsefi görüşlerini ortaya koymaya fırsat bulamadığını, eşsiz bir bilgi hazinesini kendisiyle birlikte götürdüğünü hayıflanarak anlatır.
Düşüncesi
Gazzali ve Eş’ariliğin gerici ve ezici baskısı yüzünden Batı’ya göç eden İslam felsefesi Meşaiyye Endülüs Arapları arasında özellikle İbni Bacce taraflarından sürdürülmüştür.Diğer filozoflarla karşılaştırıldığında kendi düşüncesini anlatan pek az eser kaleme almıştır. Kaleme aldığı eserlerin çoğunluğu kendinden önceki Batılı ve Doğulu filozofların sistemlerine şerhdir. Özellikle Aristo’nun felsefi sistemine dair şerh niteliğinde birçok eseri vardır.
İbn Bacce düşüncesinde varlıkları sayılar olarak nitelemiştir. Sayılar da ikiye ayrılır: buut (boyut) sahibi olanlar ve buut sahibi olmayanlar. İbn Bacce düşüncesinde hareketler de ikiye ayrılır: canlıların belirli olaylarla alakalı belirli hareketleri (insanın yürümesi gibi) ve mutlak hareketler (yıldızların dönüşü gibi). İbn Bacce’ye göre mutlak hareketler ezelidir ve ikiye ayrılırlar; dairevi olanlar ve düz olanlar.
İbn Bacce’nin Tanrı düşüncesi tasavvufi bir görüştür. Ayrıca ilahi bilgiye akıl ile ulaşabileceğini savunarak Gazzali düşüncesine karşı çıkmıştır. İbn Bacce’ye göre ilim elde etmenin tek aracı akıldır. Deney ile elde edilen bilginin, ilmin bir değeri yoktur. Bunlardan da anlaşılabileceği gibi filozof akla büyük önem verir ve felsefesi fazlasıyla akılcı bir karaktere sahiptir.
İbn Bacce’nin akılcı düşüncesi kendisinden sonra gelen iki büyük Endülüs’lü filozofu, İbn Tufeyl ve İbn Rüşd’ü, büyük oranda etkilemiştir.
Siyasi Felsefesi
İbn Bacce siyasi felsefe ile de ilgilenmiş, siyasi felsefeye sisteminde yer vermiştir. Siyasi düşüncesindeki ütopya bir seçkinler topluluğudur. Ütopik toplumunda her fert sağlıklı bir yaşam sürmekte etrafındakilere güçlü sevgi bağlarıyla bağlanmıştır. Bu noktadan yola çıkarak İbn Bacce düşündüğü bu toplumda hekimlere ve hakimlere ihtiyaç olmayacağını belirtmiştir.
Başlıca Eserleri
* Risâlet’ül-Veda
* Kitab İttisal’el-Akl bi’l-İnsan
* Kitab’un-Nefs
* Kitab Tedbir’ül-Mütevahhid
* Kelâm fi’l-Gayet’el-İnsaniyye
* Kelâm fi’l-Burhan
* Kelâm fi’l-ism ve’l-Müsemma