“Bismi’llâhi’r-rahmâni’r-rahîm. Allah’ın kulu ve Rasûlü Muhammed’den Kıbt milletinin büyüğü Mukavkıs’a. Selâm hidâyet yoluna uyanlara. Ben, seni İslâm Dini’ne dâvet ediyorum. Müslüman ol ki selâmete eresin, Allah da ecrini iki kat versin. Kabûl etmez, yüz çevirirsen, Kıbt milletinin günâhı boynuna olsun.”
“De ki: ‘Ey ehl-i kitab! Bizimle sizin aranızda eşit olan bir kelimeye gelin! Şöyle ki: ‘Allah’dan başkasına ibâdet etmeyelim, O’na hiçbir şeyi ortak koşmayalım ve Allah’ı bırakıp da bazımız bazımızı rabler edinmesin!’ ‘ Buna rağmen (onlar yine de) yüz çevirirlerse artık: ‘Şâhid olun ki gerçekten biz Müslümanlarız’ deyin!
(Mektup, üstteki Âl-i İmrân Sûresi’nin 64’üncü âyetiyle son bulmaktadır.) (1)
Mısır Mukavkısı Cüreyc, Hz. Muhammed’in elçisine hürmet gösterdi, fakat Müslüman olmadı. Elçiye bir mektup verdi, hediyelerle geri çevirdi.
Mısır Mukavkısı’nın Hz. Muhammed’e Mektubu hazreti-muhammed-mektup.png” border=”0
Bismi’llâhir’r-rahmâni’r-rahîm. Abdullah oğlu Muhammed’e, Kıbtın büyüğü Mukavkıs’tan, Selâm sana. Mektubunu okudum. Münderecâtını ve dâvetinizi anladım. Zuhûru beklenen bir peygamber kaldığını biliyordum. Fakat ben O’nun Şam’dan çıkacağını sanırdım. Elçinize ikram ettim. Size Kıbt milleti arasında mevkii yüksek iki câriye ile bir elbise ve binmeniz için de bir ester hediye gönderiyorum. Selâm sana muhterem Peygamber.(2)
Bu câriyelerden Mâriye’yi Hz. Muhammed kendisi aldı. İbrahim adındaki oğlu bundan oldu. Kardeşi Şirin’i ise şâiri, Hassan b. Sâbit’e verdi. Düldül adı verilen beyaz estere de bindi.
(1) Zâdü’l -Meâd, 3/128;el-Vesâiku’s-Siyâsiyye,135; Tecrid Tercemesi, 12/422
(2) Zâdü’l -Meâd, 3/129; el-Vesâiku’s-Siyâsiyye, 136; Tecrid Tercemesi 12/424