<img src="images/stories/remote/yezidlik.jpg 35 177 Yezidîlik
Yezidîlik, H. 132 yılında Emeviler Devleti’nin çöküşünden sonra ortaya çıkan sapkın bir fırkadır. Başlangıçta Emeviler’in üstünlüğünü yeniden sağlamak için siyasi bir hareket olarak ortaya çıkmış, daha sonra ise çevre ve cehalet şartları nedeniyle Yezid bin Muaviye ile îblis’i takdis derecesine ulaşan sapkın bir yola girmiştir. Bu fırka mensupları Seylan’a “Melek Tavus” adı vermişler; keza Azrail’i de takdis etmişlerdir.
H. 132 yılında Irak’ın kuzeyinde meydana gelen Büyük Zapsu savaşında Emeviler Devleti’nİn büyük bir yenilgiye uğrayarak dağılması üzerine Prens İbrahim bin Harb bin Halid bin Yezid, Irak’ın kuzeyine kaçmış ve Emeviler ordusundan kalanlan toplamış; onlara Yezid’in hilafet ve başkanlıktaki haklılığını, kendisinin ise zulümle dolan dünyaya gelip adaletle hükmedecek Sufyani olduğunu ileri sürmüştür.
Adiy bin Müsafır, Abbasiler’in takibinden ilk kaçanlardandı. Lübnan’dan Hakkari bölgesine geçti. Mervan bin el-Hakem’in soyundandır. Lakabı Şerefuddin Ebu’l-Fedail olan Adiy, tasavvufu Şeyh Abdülkadir Geylani’den öğrendi. Miladi 1073 yılında doğdu, 90 yıl yaşadı ve Irak’ın Seyhan bölgesinde öldü ve orada defnedildi.
Sakhr bin Müsafır amcası Adiy’e refakat etmiş, öldükten sonra onun halifesi olmuş; öldüğünde yine amcasının yanına defnedilmiştir.
Şeyh Hasan (Şemsuddin Ebu Muhammed): M. 1154 yılında doğan Şeyh Hasan zamanında Yezidî fırkası, Yezid ve Adiy bin Müsafir’e olan sevgisini, hem bunlara hem de İblis’e takdis haline dönüştürmüştür. el-Celve H-Ashâbi’l-Halvâ, Mihaldcü’l İman ve Hidayetü’l-Ashab kitaplarını telif ettikten sonra M. 1246’da ölen Şeyh Hasanın adı bazı Yezid fırkaları tarafından kelime-i şehadetle zikredilir.
Moğollara, Selçuklulara ve Fatimilere karşı savaşmışlar ve onlardan gördükleri baskı sonucu fırkalarında gizlilik başlamıştır. Bu sunda Şeyh Zeyneddin Ebul-Mehasin ortaya çıkmıştır. Adiy Ebu’l-Berekat’ın kardeşinin soyundan olan Zeyneddin, Yezidîlerin Şam bölgesi emiri oldu. Ancak taraftarlannın çoğalmasıyla tehlikesinin arttığını gören Seyfuddevle Kalavun, onu tutuklayarak ölünceye kadar hapsetti.
Kendisinden sonra gelen oğlu İzzeddin de Şam’ı merkez edindi. Emiru’l Ümera lakabıyla ün yaptı. Bir Emevi ayaklanması düzenlemek isteyince tutuklandı ve babası gibi o da hapiste öldü (H. 731).
O zamanın hükümdarlannın tenkillerine rağmen Yezidîlik devam etti. Irak’ın Seyhan bölgesi önemli merkezleri olma özelliğini sürdürdü. Bu fırkanın en bariz alametlerinden biri kendi topluluklarının sırlarını saklamaya gösterdikleri dikkattir.
Fırkanın en son başkanı Prens Bayezid Emevi, 1969 yılında Bağdat’ta Yezidî Dava Bürosu açma izni aldı. Halen bu büro Reşid Caddesi’nde faaliyet göstermektedir. Büronun amacı, Emevi Yezidî fırkasının Arapçılığını diriltmek; özet olarak Kavmiyetçilik davasını güçlendirmektir. Sloganları: “Emevi Kavmiyetçiliği, Yezidîlik Akidesi”dir.
Son Başkanları da Seyhan Emin Prens Tahsin bin Said’dir.
Bu fırkanın geçirdiği dönemleri dörde ayırmak mümkün:
a) Birinci dönem: Emevi yanlısı siyasi bir hareket idi. Muaviye’nin Oğlu Yezid’i sevmekle noktalandı.
b) îkinci dönem: Bu hareket Şeyh Adiy bin Müsafir el-Emevi zamanında Adevi tarikaü haline dönüştü.
c) Üçüncü dönem: Şeyh Hasan 6 yıl süre ile inzivaya çekildikten sonra, telif ettiği birkaç kitapla birlikte İslâm dinine muhalif bir şeklide ortaya çıkıverdi. Yezidîlik başka bir aşamaya geldi.
d) Dördüncü dönem: İslâm’dan tamamen ayrılıp okuma yazmayı haram gördüler ve mezheplerine bozuk ve batıl inançları soktular. Şu anda da sapık bir konumdadırlar.