Medrese (arpç. i. ç. medâris)
Sözlük anlamları
1. İslam ülkelerinde, genellikle İslam dini kurallarına uygun bilimlerin okutulduğu yer.
2. İslam ülkelerinde, görenekçi yöntemlerle yürütülen öğretim kurumu.
Orta ve yüksek seviyede eğitim ve öğretim yapılan eğitim müessesesidir. İslâm dünyasında bu isimde ilk eğitim ve öğretim müessesesi ilk Müslüman-Türk devleti olan Karahanlı Devleti zamanında Arslan Gâzi Tabgaç Han tarafından Merv’de yaptırılmıştır. Bundan sonra Gaznell Sultanı Mahmud, 1030’da Gazne’de. kardeşi Nâsır b. Sebüktekin de 1033’te Nişabur’da medreseler tesis etmişlerdir.
İslâm dünyasında adı medrese olmamakla beraber ilk yüksek eğitim ve öğretim müessesesinin bizzat Hz. Muhammed tarafından Medine Mescid’i sofrasında te’sis edilen Suffe olduğu bilinmekle beraber üni-versiter anlamda ilk büyük medresenin Selçuklu sultanı Alp Arslan ve Melikşah’ın veziri Nizâmü’l-Mülk tarafından Bağdat’ta açılan Nizâmiye Medresesi olduğu kabul edilir.
Bunlardan sonra İslâm dünyasının her tarafında çeşitli İslâm milletler tarafından umumî ve ihtisas medreseleri açılmıştır. Umumi medreselerde dinî ilimlerle diğer ilimler birlikte okutulurken ihtisas medreselerinde ihtisası gerektiren bir ilim ağırlıklı olarak okutulmuştur. Bu nevî medreseler; Dâru’l-Hadîsler, Dâru’l-Kurrâ lar ve Dâru’ş-Şifâlar’dır.
Osmanlılarda ilk medrese, Orhan Gazi tarafından İznik’te; ilk Dârül-Hadîs Murad Hüdavendigâr zamanında Çandarlı Hayreddin Paşa tarafından İznik’te; ilk Dârû’l-Kurrâ Yıldırım Bayezid tarafından Bursa’da ve ilk Dâruş-Şifâ yine Yıldırım Bayezid tarafından Bursa’da tesis edilmiştir.