Menakıbname Nedir Ne Demektir Anlamı, Örnekleri

"Menakıbname", Türk edebiyatında önemli bir tür olan menakıp (menâkıb) adını alan eserlerin derlenmiş hâline verilen isimdir. Menakıp, Arapça "manakıb" kelimesinden türetilmiştir ve "üstün, yüksek, erdemli" anlamına gelir. Menakıbname, bu türün kitaplaştırılmış formunu ifade eder.

Menakıp, genellikle İslam dünyasında özellikle tasavvufî ve dini figürlerin yaşamlarını, mucizelerini, ahlaki özelliklerini anlatan metinlerdir. Hz. Muhammed, sahabe, evliyaullah gibi kutsal veya manevi değeri yüksek kişilerin hayat hikâyelerini ve öğretilerini içerirler. Bu tür eserler, Müslüman toplumlarda bu kişilerin hürmetine yazılmıştır ve onların hayatlarından örnekler vererek inançsal ve ahlaki mesajlar iletmeyi amaçlar.


Menakıbname'ler, genellikle tasavvufi düşüncenin ve değerlerin önemli birer taşıyıcısı olarak kabul edilirler. Ayrıca tarihî olaylara, coğrafî bilgilere ve zamanın sosyal yapısına dair bilgiler de içerebilirler. Bu metinler, edebî ve dini birikimin bir araya gelmesiyle oluşmuş önemli kültürel miraslardır.

Menâkıbnâme. Bir kahraman veya bir tarikat büyüğünün hayatındaki olağanüstü halleri bir araya getiren eserlere denir.

Bilhassa tasavvufi edebiyatta yaygın bir tür olan menâkıbnâmeler Türk Edebiyatında 10. yy.’dan sonra büyük bir gelişme gösterir. Tarikat büyüklerinin, şeyhlerin gösterdikleri kerametleri konu alan bu tür eserlerdeki olaylarda zaman, tarih, mantık silsilesi bulunmamakla beraber, bunlar içinde doğdukları çevrenin inanç, hayata bakış tarzı, gelenek ve göreneklerini yansıtan çok önemli vesikalar durumundadır. Arab, İran ve Türk edebiyatlarında yaygın bir tür olan menâkıbnâmeler, başlangıcından beri dinî bir hüviyet taşır. Menâkıbnâmeler tarikatların iç dünyalarını, çeşitli örf ve adetlerini göstermesi bakımından hem tasavvuf tarihi hem de kültür tarihi açısından ayrı bir önem taşırlar.

Menâkıb-nâme Örnekleri
Türkiye’de menâkıbnâmelerin en tanınmışı Mevlânâ’yı konu edinmesi sebebiyle de daha çok tanınan Eflâkî’nin “Menâkıbu’l-Arifîn” adlı eseridir.

Kâtip Çelebi’nin “Keşfü’z-Zünûn …” adlı eserinde ise 50 nin üzerinde menâkıb (mezhep imamları, din ve tarikat büyükleri v.b. gibi) dan bahsedilmektedir.

Menâkıb-ı Sipehsâlâr; Mevlânâ’dan, babasından, halifelerinden ve müritlerinden bahseder.

Tarikat Büyüklerinin Menkıbelerine diğer örnekler:
Reşahât Aynü’l-Hayât,  Menâkıb-ı Şa’bâniyye,  Semerâtü’l-Fuâd fi’l-Mebdei ve’l-Me’âd,  Menâkıb-ı Melâmiyye-i Bayrâmiyye, Hediyyetü’l-İhvân, Silsile-nâme-i Tarîk-i Celvetiyye, Menâkıb-ı İmâm A’zâm, Menâkıb-ı Mevlânâ, Menâkıb-ı Emir Sultan, Menâkıb-ı Hacı Bektaş-ı Velî, Menâkıb-ı Şeyh İbrahim Gülşenî, Menâkıb-ı Akşemseddîn, Menâkıb-ı Evhadeddîn Kirmânî vd gibi.

Menâkıb-nâmeler tarih için önemli birer kaynak özelliğine sahiptirler.
Tarih kaynağı olan bazı menâkıb-nâmler

  • Menâkıb-ı Âl-i Osman Tâ Yıldırım Hân’a Gelince; bilinen en eski Osmanlı tarih yazıcısı olan Yahşi Fakîh tarafından kaleme alınmış olan eser, Âşık paşa-zâde ve Oruç Beğ gibi tarihçilerin eserlerine kaynaklık etmiştir.
  • Menâkıb-ı Sultân Osman; Hüseyin b. Abdullah tarafından kaleme alındığı tahmin edilen eser, II. Osman’ın biyografisini ve Mayıs 1622 deki Yeniçeri isyanını anlatır.
  • Menâkıb-ı Sultân Süleyman (Risâle-i Padişâh-nâme); Eyyübî bu eserinde, Kânûnî Sultân Süleyman döneminin önemli olaylarını ve özellikle mimarî faaliyetlerini anlatır.
  • Menâkıb-nâme-i Mahmûd Paşa (Mahmûd-nâme); Karamani Mahmûd Paşa’nın 1474’te idam edilen Sadrazam Mahmûd Paşa-i Velî’nin hayatına dâir yazmış olduğu bir eserdir.
  • Menâkıb- Melâmiyye-i Bayrâmiyye; Müstakîm-zâde Süleyman Sa’deddîn’in ünlü Bayrâmî veya Melâmî dervişlerinin biyografileri ile ilgili eseridir.
Daha yeni Daha eski