Merve. Mekke’de Kabe’nin yakınlarındaki bir tepenin adıdır. Parça taşlardan oluştuğu için arapça’da “çakıl taşı” anlamına gelmektedir.
Yine Mekke’de Merve tepesinin karşısında bulunan Safa adlı tepe ile Merve tepesi arasında, Hac esnasına yedi defa, süratlice gidip gelmek, Haccın vaciplerindendir.
Merve ile Safa arasındaki uzaklık yaklaşık 400 metredir. Safa ile Merve arasındaki vadi zamanla doldurulup yükseltilerek tesviye edilmiş, zemini yürüyüş için uygun hale getirilerek tepelere çıkmayı kolaylaştıran merdivenler yapılmış ve hac mevsimlerinde geceleri aydınlatılmıştır.
Cahiliyye devrinde bu tepede bir put vardı, ancak Mekke’nin fethinde yıkılmıştır. Burası, Kur’ân-ı Kerim’de şu şekilde zikredilmektedir: “Şüphe yok ki Safa ile Merve, Allah’ın şeâirindendir. Kim, Beytullah’ı ziyaret ve Umre ederse, bu iki tepe arasında sa’yetmesinde günâh yoktur.” (Bakara sûresi 158). Hz. İbrahim, karısı Hâcer ile oğlu Hz. İsmail’i, Allah’ın emriyle, Mekke şehrinin olduğu yere bıraktığında, Hacer, su bulmak umuduyla, Safa tepesine çıkar. Kimseyi göremeyince, bu defa, süratle inerek, karşıdaki Merve tepesine çıktı. Su temini için yedi defa gidiş-gelişinden sonra, bir melek tarafından zemzem suyunun meydana çıkarıldığını gördü. İşte, Hac esnasında, hacıların, bu iki tepe arasında sa’yetmeleri, bu hâdisenin hatırasıdır.