Mülkiyet (Ar. i.)
Lügat manâsı, “şeyi ele geçirmek ve onun üzerinde tek başına söz sahibi olma gücü”dür.
Hukukî manâsı: İbn Hümam’a (ölm.1457) göre bir mani bulunmadıkça doğrudan doğruya tasarruf selâhiyeti ve kudretidir. Karâfî’ye (ölm.1285) göre, bir ayn (şeyin kendisi) veya menfaat üzerinde varlığı kabul edilen öyle bir şer’î hükümdür ki,”—bir mani bulunmadıkça- izâfe edildiği şahısları, o eşyanın aynı, menfaati veya bedelinden istifade hakkı ve imkanı bahşeder.
Mülkiyet hakkına mevzu teşkil eden eşya, varlık iki nev’idir:
- Ayân:Ayn kelimesinin çoğuludur, elle tutulan maddî eşyadır ve menkul, gayr-ı menkul diye ikiye ayrılır.
- Menâfi: Menfaat kelimesinin çoğulu olup âyândan hâsıl olan faydayı ifade etmektedir, evde oturmak v.s.gibi.
Eğer mülkiyet hakkı bir şeyin hem kendisi ve hem de menfaatini ihtiva ediyorsa burada “Tam mülk” ve mülkiyet söz konusudur.
Mülkiyet hakkı yalnız ayn veya sadece menfaat üzerinde bahis konusu ise nâkıs mülkiyet durumu mevcuttur.
Bir ev, dükkan veya tarlanın sahibi onun tam mâliki, bunların kiracısı ise nâkıs mâlikidir, daha uygun bir ifade ile birincisi tam mülkiyet, ikincisi nâkıs mülkiyettir.