Münafık Nedir, Ne Demek, Kısaca Anlamı, Hakkında Bilgi

Münâfık (Ar.s.)

Kalbinde küfrü gizlediği halde müslüman görünen kimse için bir ıstılah olarak kullanılan münâfık kelimesi günlük hayatımızda da “iki yüzlü adam” manâsında geçmektedir.

Kur’ân-ı Kerîm’in birçok âyetinde zikri geçen ve kötülenen Münafıklar, Allah’ın düşmanları olarak tanıtılmış ve âhireite onlara şidetli azab ve Cehennem va’dedilmiştir. Bir âyette şöyle buyurulmuştur: ” Şüphe yok ki münafıklar Cehennem’in en alt katındadırlar. Artık onlara asla bir yardımcı bulamazsın.” (Nîsâ sûresi/145).

Hâlis iman sahibi, samimi mü’minler yanında hemen her devirde menfaatleri icabı veya muhtelif sebeblerle, zahiren inanmış görünen münâfıklar var olagelmişlerdir. Bunlar bu dünyada durumu idare ettikleri halde, Allah onların sahte örtülerini âhirette açacak ve gerçek yüzlerini gösterecektir. Münâfıklar hakkında hiçbir şefaatçinin şefaatinin kabul olunmayacağı ifade edilmektedir. Yukarıda mealini verdiğimiz âyeti takib eden 146. âyette ise münâfıklıktan tevbe edip vazgeçenlerin bu tevbelerinin kabul olunabilmesi için üç vasıf zikredilmektedir ki bu vasıflar aynı zamanda samimiyetin şart ve alâmetleridir:

  • Yalnızca sözle yetinmeyip halini düzeltmek,
  • Allah’a ve onun Kitab ve Sünnette tecelli eden emir ve iradesine sımsıkı bağlanmak,
  • Dinî hayatını insanlaırn rızası ve dünya menfaatleri için değil yalnızca Allah rızası için yaşamak.

İslam ilk döneminde Abdullah b. Übey, adı münafıklıkla anılan kişilerin başında gelir. Yine bu döneme ait olan münafıkların kurduğu Mescid Dırar, onların bu mescidi ne amaçla kurduğunu haber veren Tevbe suresinin 107. ayetinin vahyinden sonra Hz. Muhammed’in emriyle yıktırılmıştır.

 

Daha yeni Daha eski