Müsamaha (Ar. i.)
Hoşgörü, tolerans, kolaylık gösterme bir kimsenin hatasını yüzüre vurup mahcub etmeden, anlayış gösterip kusurunu telâfi etmesine imkan verme.
Müsâmaha, sosyal hayatın düzeni ve müslümanlar arasındaki münasebetlerin dostâne bir şekilde devamı için vazgeçilmez bir şarttır. Bu sebeble “Allah’ın en sevdiği din, müsâmahakâr hanîf dinidir” buyuran Hz. Muhammed kendisinin “müsâmahakâr Hanîf Dini’ni tebliğ için gönderildiği; kişinin, müsamahakârlığı sayesinde Cennet’i kazanabileceğini belirtmiş ve bizzat kendisi, düşmanlarına karşı dahi anlayışlı ve hoşgörülü olmayı, katı kalbli ve müşkülpesend olmamayı şahsı hayatı için bir prensib kabul etmiştir ki, Kur’ân-ı Kerim, O’nun, daha hayatında büyük bir ümmet topluluğuna sahib olma başarısını, bu prensibe sadâkat göstermesine bağlamıştır (Âli İmrân suresi 159. ayet). Nitekim, Mekke fethincen sonra, vaktiyle kendisine karşı her türlü kötülükleri, revâ görmüş olanMekke-lilerl istisnasız bağışlaması, O’nun müsâmahasının eşsiz örneğidir.