Nazar (Ar. i.)
Kelime olarak göz atmak, bakış, dikkatli, kesici ve delici bakış demektir.
Tasavvufî manâda: İnsanı vuslata erdiren ana yollardan biridir. Aşk, cezbe ve vuslatı elde etmek için gerekli olan nazar; müridlerin birbirlerinin veya mürşidlerinin gözlerine ve iki kaşı ortasına bakması ve bu bakışla gelecek te’sirleri beklemesi demektir. Allah’ın insan yüzünde tecelli ettiğine inanan mutasavvıflarca benimsenmiş bir görünüştür. Nazar ile doğan coşkunluğun kişiyi Allah ile karşı karşıya getireceğine inanılır. Bu görüşe sahib olanlara da Nazar ehli denilir.
Folklor. Halk arasında mevcud nazar veya göz değme tâbirleri insan bakışının, eşya ve insanlar üzerinde icra ettiği daha çok kötü etkiler için kullanılır. İslâm’da nazar veya göz değmesi haktır. Buna dair sahih hadîsler mevcuttur (Hadîs kitaplarından bk. Tıb babları). Yani bazı insanların bakışları insanların veya eşyanın manevî ve maddî yapıları üzerinde olumsuz tesirler yapar.
Erzurumlu İbrahim Hakkı Ma’rifetnâme’sinde bunu kalbin bir hali olarak gösterir ve şöyle der:
“Tabiat hapsinden, maddiyyât ve hayvanı pis vasıflardan kurtulup meleklere has temiz ahlâka ulaşan kimse bu temiz kalbiyle başkalarını tasarruf eder. Mesela, bir aslan veya kaplana heybetle baksa onu bir kedi gibi güçsüz bırakır. Bir hastaya muhabbetle baksa, şifa bulur. Sağlam kişiye hışm ile baksa o an onun ruh ve beden sağlığını bozar. Bu tesirlerin doğruluğu, bir çok kez tecrübelerle sabit olmuştur.
Buna karşılık bazı kimselerdeki hayvanî ve nefsî vasıflar, bilinmeyen bazı sebeblerden dolayı onların kalbine bu çeşit kabiliyyet ve kuvvetler kazandırır. Bunlar da başkaları üzerinde bir takım tasarrufta bulunabilirler. İnsanlar üzerinde bir tesir uyandırırlar… Meselâ, böyle pis nefisi i bir şahıs, bir kimseye zarar vermek için baksa ve o niyetle bir şeyler okusa, karşı tarafa bir ağırlık gelir. Bu ağırlıktan o kimsenin ya hayata şevki kırılır, ya sevgisi azalır, ya üstüne bir tembellik ve bunaklık çöker, ya şirretlik ve saldırganlık gösterir, veya sara, delilik tutar, hatta ölebilir. Bir kıskanç kalbi kuvvetiyle güzel olan bir kimseye veya eşyaya zarar vermek kasdıyla baksa onun heiâkına sebeb olur. Bütün bunlar kalbin tasarruflarıdır.”
Evet Nazar haktır ve ondan Allah’a sığınmak gerekir. Nazardan sakınmak için boncuk takmak ve ondan fayda beklemek İslâmca reddedilmiştir. Onun bir faydası olmaz. Ancak yıldırımı çekip pasifize eden paratoner gibi, kişinin nazarını kendi üstüne çekip sahibine gelmesine engel olabilir, Ondan, kasdî bir fayda ummak Cahiliyyet Devri’nden kalma bir adettir.