Taklîd-i Seyf (Kılıç Kuşanma)
Kelime ve terim manâsı, “kılıç kuşanma”dır. Fakat ıstılah olarak daha değişik ve önemli bir manâ ifade etmektedir, Osmanlı padişahlarının tahta oturmaları üzerine, hükümdarlık alâmeti olarak, kılıç kuşanmaları yerinde kullanılan bir tâbirdir. Günümüzde olduğu gibi, daha önceleri de çeşitli hükümdarlık işâretleri vardı. İşte bunlardan biri de kılıç kuşanmadır. Gene, her devlet ve devirde hükümdarın tahta oturması esnasında birtakım özel merasimler yapılırdı. Kılıç kuşanma da, bu vesile ile yapılan merasimlerden biridir. Osmanlılarda bu merasim saltanatın sonuna kadar devam etmiş olmakla beraber başlangıcı hakkında kesin bir bilgiye sahip değiliz. İlk defa kılıç kuşanma merasiminin (alayının) hangi padişahla başladığı bilinememektedir. Bununla beraber bunu, Osman Gâzi’ye kadar çıkaranlar vardır. Ali Emirî, bunlardan biridir. Bu arada kaynaklar kılıç kuşanmayı Yıldırım Bâyezid’e kadar da çıkarırlar. Kılıç kuşanmanın zamanı belli olmazdı. Padişahın arzusuna göre uygun bir zaman seçilirdi. Nitekim Sultan Reşâd cülusunun ondördüncü günü kılıç kuşanmıştır. Keza II. Abdülhamid, sekizinci günü kılıç kuşanmıştır. Kılıç kuşanma merasimi Eyüp Sultan’da yapılırdı. Bu merasime kılıç alayı denirdi.