Tezhib (ar. i.)
Zeheb’den altınlama manâsında. Eski Türk sanatlarından birinin adı. Eskiden el yazması kıymetli kitaplarla murakka’ların altın tozu ve boya ile çiçekler ve nakışlarla süslenmesine tezhib denirdi. Böyle eserlere ”müzehheb”, tezhib işiyle meşgul olan sanatkârlara da “müzehhlb” denirdi. Müzehhibler genellikle nakış ve resim de yaparlardı. Daha çok Osmanlı döneminde muhtevası önemli el yazması eserlerle, birinci sınıf bir hattatın elinden çıkan bir kitap, bir şiir mecmuası, divan ya da Kuran-ı Kerîmler müzehhibler tarafından itina ile tezhiblenirdi. Tezhib sanatını Anadolu’ya Orta Asya’dan getiren Türkler, bunu Selçuklular döneminde geliştirmişler, 16. yüzyıldan sonra Osmanlı döneminde ise zirvesine ulaştırarak tamamen Türklere has bir sanat dalı haline getirmişlerdir. Bugün başta Topkapı Sarayı Müzesi olmak üzere, Süleymaniye Kütüphanesi, Türk-İslam Eserleri Müzesi, Ali Emin Kütüphanesi ve Yıldız Sarayı Kütüphanesi’nin bulunduğu üniversite Merkez Kütüphanelerinde ve çeşitli özel koleksiyonlarda eski asırlara ait binlerce tezhib örneği bulunmaktadır.