Arazbar, Türk mûsikisinde birleşik bir makam.
Arazbar makamı, Türk müziğinde nadiren kullanılan bir makamdır ve daha çok klasik Türk müziği formlarında görülür. Bu makam, bazı özel melodik kalıpları ve seyir özellikleriyle tanınır. Arazbar makamı, kendine özgü bir dizi perde dizilimine sahiptir ve bu perde dizilimi, makama özgü bir tını yaratır.
Arazbar makamının özellikleri şunlardır:
Dizi: Arazbar makamı, genellikle Uşşak dizisi üzerine kurulur. Bu dizi, aşağıdan yukarıya doğru şu şekilde sıralanır: dügah (la), segah (si), çargah (do), neva (re), hüseyni (mi), acem (fa), gerdaniye (sol) ve tiz hüseyni (la).
Seyir: Arazbar makamında seyir, genellikle tiz perdelerden başlar ve yavaş yavaş aşağı doğru iner. Bu iniş sırasında makamın karakteristik melodik kalıpları vurgulanır.
Güçlü Sesler: Arazbar makamında belirli perdeler özellikle vurgulanır. Bu perdeler, makama özgü melodik motiflerin temelini oluşturur.
Modülasyon: Arazbar makamı, bazen diğer makamlara geçişler (modülasyonlar) yapabilir. Bu geçişler, eserlerin melodik çeşitliliğini artırır ve dinleyiciye farklı tınılar sunar.
Arazbar makamı, genellikle daha eski klasik eserlerde karşımıza çıkar ve modern Türk müziğinde pek sık kullanılmaz. Ancak, geleneksel Türk müziği repertuarını inceleyen ve icra eden müzisyenler için bu makam önemli bir bilgi kaynağıdır. Bu makamı öğrenmek ve icra etmek, Türk müziğinin zengin melodik ve ritmik yapısını anlamak açısından faydalıdır.
Terkip edeni bilinmemekle beraber en eski örneğinin Kırım hanlarından II. Gazi Giray Han’ın (ö. 1607) bir eserinde görülmesine bakılırsa dört buçuk asırdan beri kullanıldığı tahmin edilebilir.
Öteden beri nazariyat kitaplarıyla sözlük ve ansiklopedilerde bu makam dizisinin çargâh perdesi üzerinde rast beşlisine uşşak dörtlüsünün ilâvesiyle meydana geldiği ifade edilmiştir. Ancak bütün bu tariflerden sonra makama örnek gösterilen eserlerde karcığarlı bir karar seyri görülmektedir. Bu seyir de bir geçki değil bütün eserlerde müşterek bir aslî unsur olduğundan karcığarlı bir tarif yapılması zaruridir. Şu halde arazbar makamı çargâh perdesi üzerindeki rast beşlisine karcığarlı bir karar seyrinin eklenmesinden meydana gelmiştir. Nota yazımında donanımına karcığar makamının arızaları yazılır. Makamın güçlüleri gerdaniye ve çargâh perdeleri, durağı dügâh perdesidir. Bütün birleşik makamlar gibi seyri inicidir.
Makama örnek olarak Sermüezzin Sâdullah Efendi’nin çenber usülündeki,
“Her ne dem hûbân ile bezme o verd-i ter gelir” mısrası ile başlayan bestesi ile Tanbûrî Emin Ağa’nın saz semaisi gösterilebilir.