Batlamyus Kimdir, Hayatı, Eserleri, Hakkında Bilgi

Batlamyus, (ö. 168 [?]) İslâm astronomisi üzerinde önemli etkileri olan İskenderiyeli astronom, matematikçi, coğrafyacı ve müzik bilgini.

108 yılı civarında doğduğu tahmin edil­mektedir. Greko- Romen literatüründe Claudius Ptolemaios, klasik İslâm kay­naklarında Batlamyus veya Batlamyus el-Kalûzî diye anılan bu ünlü astronom ve coğrafya bilgininin hayatı hakkında gerek Doğu gerekse Batı kay­naklarında yeterli bilgi yoktur. Mevcut bilgiler de yer yer birbiriyle çelişmekte­dir. Meselâ Mes’ûdî Mürûcü’z-zeheb’-de (I, 303) onu, Büyük İskender’den sonra Mısır’da hüküm süren Batlamyus ha­nedanından biri olarak gösterirken et-Tenbîh ve’î-işrâî adlı eserinde s. 1151, eî-Mecistî müellifi olan Batlamyus’un adı geçen hükümdar ailesiyle bir İlişkisi bulunmadığını belirtir. Daha sonra Roma imparatorlarının altıncısı (gerçekte üçün­cüsü) Claudius’un oğlu olduğuna dair zayıf bir rivayeti de zikreden Mes’ûdî, el-Mecistî’de kaydedilen bazı astronomik gözlemlerden hareketle Batlamyus’un, yirmi iki yıl Roma krallığı yapmış olan ve 161 yılında Ölen Antoninus (Pius) za­manında yaşadığını doğru olarak tesbit etmiştir. Kâdî Sâid el-Endelüsîde ei-Mecistf’yi kaynak göste­rerek Roma İmparatoru Hadrianus’un krallığının on dokuzuncu yılında Batlam­yus’un astronomik gözlemler yaptığını ifade eder ve onun Batlamyus haneda­nına mensup olduğunu iddia etmenin fahiş bir hata sayılacağına dikkat çeker. Nitekim İb-nü’n-Nedîm de onun Hadrianus ve An­toninus zamanında yaşadığını ve gözlem­ler yaptığını kaydetmiştir. İslâm kaynakları. Batlamyus’un İlk­çağ astronomi bilginlerinden Hippark-hos’un öğrencisi olduğu tarzındaki bil­ginin doğru olmadığına, çünkü araların­da 280 yıl gibi bir zaman farkı bulun­duğuna da dikkat çekerler.

Bütün İslâm kaynakları Batlamyus’un İskenderiye’de doğup büyüdüğünü, öğ­renimini orada gördüğünü, astronomi ve diğer konulardaki araştırmalarını İs­kenderiye’de yaptığını görüş birliği ha­linde belirtirken Bizanslı Theodorus Meliteniota onun Ptolemaios Hermii adlı şe­hirde doğduğunu iddia eder.

İlim tarihinde Aristo’dan sonra adın­dan en çok söz edilen Batiamyus’tur. Onun tesiri Kopernicus ve Keppler’e ka­dar devam etmiş, savunduğu yer mer­kezli evren anlayışı, Kopernicus’tan iti­baren güneş merkezli evren anlayışı kar­şısında geçersiz kalmıştır. Batlamyus, Hipparkhos ve Eratostenes gibi İlkçağ’ın büyük astronomlarının görüş ve buluş­larından önemli ölçüde faydalanmış, bu konuda dağınık bir şekilde bulunan bil­gileri derleyerek sistematize etmiş, ken­di yer merkezli âlem modelini geliştir­miş, dünyanın sabit ve hareketsiz oldu­ğunu İspatlamak üzere gözlemlere da­yalı deliller öne sürmüştür. Güneş, ay ve gezegenlerin hareketleri hakkındaki görüşleri Hipparkhos’tan almış ve bu teoriyi karmaşık bir sistem haline getirmiştir. Batlamyus teorisine göre gü­neş sistemindeki yedi gezegen düzgün ve dairevî olarak hareket eder­ler. Bunların hareketlerinde görünürde­ki düzensizlikleri açıklayabilmek için ta­şıyıcı çember ve episikl (içice daireler) sis­temiyle dış merkezli çemberler sistemi oluşturulmuştur. Bazı araştırmacılar Bat-lamyus’un kullandığı gözlemlerin çoğu­nun Rodos adasına ait olmasına baka­rak onun hiçbir gözlem yapmadığını, sa­dece Rodoslu Hipparkhos’un gözlemle­rini kullandığını iddia etmişlerdir. Bun­da gerçek payı bulunmakla beraber Bat­lamyus’un astronomiyi sistematik bir bilim haline getirdiği ve kendisinden ön­cekilerin çalışmalarına büyük Ölçüde ilâ­veler yaptığı kesindir. Nitekim KadîSâid onun astronomideki başarılarından söz ederken kendi alanında eski-yeni bü­tün bilgileri kuşatan üç eserden daha değerli bir eser tanımadığını, bunların da astronomi alanında Batlamyus’un eJ-Mecistî’sl, mantıkta Aristo’nun Orga-non’u, nahivde Sîbeveyhi’nin ei-Kitâb’ı olduğunu söyler.

Batlamyus geometri alanında birçok yeni ispat ve teorem ortaya koymuş; ha­va şartlarını, yıldızların sabah batış ve akşam doğuşlarını belirleyen takvimler düzenlemiş, sadece Arapça tercümesiy­le tanınan Optika adlı eserinde yansı­ma ve kırılma olaylarını incelemiştir. İs­lâm ve Batı dünyasında geniş etkiler do­ğuran coğrafyaya dair eserinde harita yapımıyla ilgili bilgiler yanında Asya, Av­rupa ve Afrika’da önemli coğrafî bölge­lerin enlem ve boylamları liste halinde verilmiştir.

İslâm dünyasında astronomi, astroloji ve coğrafya alanlarındaki Hint ve İran kaynaklarından sonra II. (VIII.) yüzyıldan İtibaren Grek kaynaklarına da ilgi duyul­maya başlandı. Özellikle Batlamyus’un metotlarına ve geometrik ispatlarına olan ilgi gözleme dayalı astronomide önemli gelişmeler doğurdu. Müslüman astro­nomlar bir yandan İran, Hint ve Grek sis­temleri arasındaki benzerlikleri araştı­rarak eklektik bir astronomi kurmaya, bir yandan da Batlamyus’un parametrle-rini düzeltmeye çalıştılar; yeni ve daha sağlıklı sonuçlar veren gözlem ve ölçüm teknikleri geliştirdiler. Bununla birlikte Batlamyus’un yer merkezli âlem modeli Bat’da olduğu gibi İslâm dünyasında da yüzyıllarca geçerliliğini korudu. Ay­rıca Kur’an tefsirlerine felsefî izahların sokulmaya başlandığı VI. (XII.) yüzyılın sonlarından itibaren yazılan bazı tefsir kitaplarında dünya, ay, güneş ve yıldız­lara dair kevnî âyetlere getirilen izahlar arasında yer yer Batlamyus’un âlem mo­deline de işaret edildiği görülür (meselâ bk. Râzî, XXVI, 71-77). Müslüman astro­nom ve astrologlar Batlamyus’a uyarak astrolojiyi matematik (riyâzî) ilimlerin dört ana kolundan biri olan yıldızlar il­minin (ilmü’n-nücûm) bir dalı saymışlar­dır. Gök cisimlerinin beşerî kader üze­rindeki etkileri, kader ve talihin öğrenil­mesine ilişkin astrolojik yolların denen­mesi gibi inanç ve uygulamalarda da önemli ölçüde Batlamyus’un tesiri altın­da kalınmıştır.

Müslüman coğrafyacıların çalışmala­rında da Batlamyus’un önemli ölçüde etkisi olmuştur. Fakat onlar Batlamyus coğrafyasını aynen kopya etmeyip daha çok Hint ve İran kaynaklı bilgilerle bir­leştirerek yeni sistem ve teknikler ge­liştirmişler, Batlamyus coğrafyasını tas­hih ve İkmal etmişlerdir. Özellikle Ebû Zeyd el-Belhî’nin öncülük ettiği IV. (X.) yüzyıl İslâm coğrafyacıları, çağdaş araş­tırmacıların “İslâm atlası” diye adlandır­dıkları İslâm ülkeleri üzerine hazırlan­mış haritalar ve ölçümler yanında İslâm dünyasının dışında bilgi edinilebilen bü­tün bölgeleri içine alan coğrafya çalış­maları yapmışlar, bilhassa Asya ülkele­rine dair Batlamyus ve diğer Helenistik kaynaklardan çok daha geniş ve doğru bilgiler vermişlerdir.

Eserleri

Batlamyus’un eserlerini dört ana başlık altında incelemek mümkün­dür.

a- Astronomi.

1- el-Mecistî. Sintak-sis veya Matematikis Sintaksis adıyla anılan ve on üç bölümden oluşan eser şu konulan ihtiva etmektedir: Astrono­mi ile ilgili genel bilgiler, trigonometri, iklimler teorisi, güneş yılı, ayın periyodları, anomali (ayın yörüngesinin eğikliği), güney ve kuzey yarım kürelerindeki sa­bit yıldızlar katalogu, gezegenler teori­sinin esasları. Mars, Merkür, Venüs, Sa­türn ve Jübiter gibi o dönemde bilinen gezegenlerin hareketleri, doğuş ve ba­tış zamanları, el-Metisti’nin Arapça’ya ilk defa tercüme edilmesini ve yorumu­nun yapılmasını sağlayan Bermekîler’-den Yahya b. Hâlid’dir. Birçok kişi bu eserin tercüme ve yorumu üzerinde ça­lışmışsa da Yahya bu çalışmaların hiçbi­rini beğenmemiş, bunun üzerine Beytül-hikme’nin müdürü Selm ile Ebû Hassân’I bu iş için görevlendirmiştir. Bunlar ese­rin daha önceki başarılı mütercimleri­nin de yardımlarıyla aslına uygun bir ter­cüme vücuda getirmişlerdir. İbnü’l-Kıftî’ye göre ise bizzat Yahya başarılı gördüğü müter­cimleri bir araya getirmiş ve onlarla bir­likte çalışarak doğru bir metin elde et­miştir. Eser Haccâc b. Matar ve Neyrîzî tarafından da tercüme edilmiş olup Sabit b. Kurre Ney-rîzfnin tercümesi üzerinde çalışarak ge­rekli düzeltmeleri yapmıştır. Daha son­ra Sabit, İshak b. Huneyn’in yaptığı ter­cüme üzerinde de çalışmışsa da önceki kadar başarılı olamamıştır. Yunanca met­ni, bu metinden ve Arapça tercümesin­den Latince’ye yapılan çevirileriyle Fran­sızca ve Almanca tercümeleri neşredil­miş bulunan bu esere Sabit b. Kurre. Ebû Ca’fer el-Hâzin. Neyrizî, Câbir b. Hayyân, Ebü’l-Vefâ el-Bûz-cânî, Fârâbî, İbn Sînâ, İbnü’l-Heysem. N3-sîrüddîn-i Tûsî, Mecrîtî vb. birçok müslüman bilgin ve filozof şerh, tefsir veya ta’likat yazmak suretiyle astronomi ilmine önemli katkı­larda bulunmuşlardır. XII. yüzyıl astro­nomi âlimlerinden Câbir b. Eflah e7-Me-dsti’öeki yanlışları düzeltmek için Kitâbü’l-Heye fî ışlâhi’I-Mecisti adıyla bir eser kaleme almış, müellif bu eseriyle ilim tarihine Batlamyus’u eleştiren ast­ronom olarak geçmiştir. XIII. yüzyılın başla­rında vefat etmiş olan Bitrûcî de Câbir b. Eflah’ın adı geçen kitabından fayda­lanarak Kitâbü’l-Hey’e adlı eserinde Batlamyus sistemini eleştirmiştir.

2- Kitâbü’l-îktisâs {Hypoiheseis ton planome-nan). Kitûbü’l-Menşûrât diye de anılan bu eserin ikinci bölümü Sabit b. Kurre tarafından tashih edilen şekliyle günü­müze kadar gelmiş, fakat bu bölümün Grekçe orijinali kaybolmuştur. Ludwig Nix, Arapça ve Grekçe metinlerine da­yanarak iki bölümü de Almanca’ya çe­virmiş ve eser birinci bölüme ait Grekçe metinle birlikte J. L. Heiberg tarafından neşredilen Opera astronomice minora içinde yayımlanmıştır. İbnü’l-Heysem, Bîrûnîve Bettâ-nî gibi büyük matematikçi ve astoronom-lar bu eserden söz etmektedirler.

3- Tas-tîhu’î-küre. Bu eserin Aplosis epipha-neias sphaims olarak bilinen Grekçe ori­jinali kaybolmuştur; sadece Sabit b. Kur­re tarafından Arapça’ya yapılan tercümesi mevcuttur. Ayrıca İskende­riyeli Theon’un bu kitaba yazdığı şerhin müslüman müelliflerce bilindiği anlaşıl­maktadır.

4. Zâtü’l-halak (Armülar Sphere). Adını, iç içe dokuz halkadan meyda­na gelen astronomi aletinden alan bu eser otuz dokuz babdan oluşmaktadır. Ya’kübî eserin muhtevasını ayrıntılı bir şekilde anlatmıştır. Ya­hudi mütercim Maşallah’in da aynı adı taşıyan bir eseri olduğu zikrediliyorsa da bunun Batlamyus’unkinden kaynaklanan bir çalışma olması muhtemeldir,

5. el-Könân fî cil-mi’n-nücûm. İlkçağ’ın astronomiye ait en geniş ve mükemmel eseri sayılan bu kitap coğrafya açısından da önemlidir. Batlamyus yeryüzünü yedi iklim bölge­sine ayırarak her bölgede bulunan şe­hirlerin adlarını, enlem ve boylamlarını cetveller halinde göstermiştir. İskenderiyeli Theon bu eseri ihtisar ederek sonuna da astrolo­jiyle ilgili bir bölüm ilâve etmiştir. Ka­dı Sâid’in bu konuda verdiği bilgiden Theon’un yaptığı özetin Arapça’ya çevril­diği anlaşılmaktadır.

6. Zâtü’ş-şafâ*ih. Usturlap hakkında olan bu kitap eî-Usturlâb di­ye de anılır. On babdan oluşan eser. adı geçen aletin yapımından ve kullanımın­dan başlamak üzere burçlar, mevsimler, yedi iklime göre yön ve şehirlerin bu­lundukları bölge ve yerlerin tayini gibi çeşitli konulara ait bilgiler ihtiva etmek­tedir. 7. Kitâbü’1-En-vd3, Mes’ûdî diğer eserlerin muhtevası hakkında geniş bilgi verdiği halde bu­nun sadece ismini zikretmektedir.

b- Astroloji.

1- el-MakalâtÜ’l-erhcf {Quadripartitıım). Kitâbü’l-Erba” veya Kitâbü’l-Kaza* ‘ale’l-havadis diye de anılır. Dünya astroloji literatürünün en ünlü eserlerinden biri olan ve etkileri günümüzde de devam eden bu eserin çeşitli yazma nüshaları mevcuttur. Ömer b. Ferruhân, Sabit b. Kurre, Neyrizî, İbn Rıdvan ve diğer bazı müslüman âlimler tarafından yapılan şerhleri yanında eser Türkçe ve Farsça’ya da tercüme edilmiş­tir.[198] el-Bahş adlı ese­rinde bu kitaptan yaptığı alıntılara ba­karak Câbir b. Hayyân’ın Batlamyus’un hayli etkisinde kaldığı söylenebilir, z. Ki-tâbü’ş-Semere. İbnü’d-Dâye ve Nasîrüd-dîn-i Tûsî tarafından şerhediten bu ese­rin de birçok yazma nüshası mevcuttur. Batlamyus’un bunlar­dan başka astroloji alanında başka eser­leri de vardır.

c- Coğrafya. Kitâbü’l – Coğrafya fi’l-ma’mûre mine’l-cari. Geografike Hip-hegesis (coğrafya kılavuzu) adıyla da anı­lan dünyaca ünlü bu eser yedi veya se­kiz bölümden ibarettir. Kitabın en önem­li özelliği, coğrafyayı ilmî metotla ele alışı ve matematiksel coğrafya kavra­mına yer verişidir. Batlamyus, o gün için bilinen dünyanın önemli merkezlerinin harita üzerinde yerlerini göstermiş ve bunların enlem ve boylamlarını belirt­miştir. Ayrıca konuyu coğrafya ve topog­rafya başliğı altında iki ayrı bölüm ha­linde ele alması da coğrafya ilmi açısın­dan önemli bir gelişme sayılmaktadır. Batlamyus’tan üç asır önce yaşamış olan Hipparkhos, ciddi bir haritanın yapıla­bilmesi için yeryüzündeki önemli nokta­ların enlem ve boylamlarının bilinmesi gerektiğine dikkat çekiyordu. İşte bunu başaran Batlamyus olmuştur. Gerçi o kendisinden önce yaşamış olan Sûrlu Marinos’un çalışmalarından büyük ölçü­de faydalanmişsa da -birkaç fragmentin dışında- Marinos’un çalışmaları günü­müze intikal etmemiştir. Bundan dolayı Batlamyus’un eserindeki bilgilerin ne öl­çüde kendisine ait olduğunu kestirmek zordur. Eseri Arapça’ya filozof Kindî ter­cüme ettirmiş, fakat tercümeden iste­nen sonuç elde edilemeyince daha son­ra bu işi Sabit b. Kurre başarmıştır. Ayrıca XV. yüzyılda Fâtih Sultan Mehmed’in bu eseri Grek­çe’den Arapça’ya tercüme ettirdiği bi­linmektedir. Bu tercüme Süleymaniye Kütüphanesi’nde bulunmaktadır. İlk Latince neşri 1475’te Vincenza’da, ilk Yunanca neşri ise 1533’te Bale’de ya­pılmıştır. R. Taton, Bat­lamyus’un eserinde yer alan haritaların XIII-XIV. yüzyıllarda Bizanslı coğrafyacılar tarafından ilâve edildiğini iddia ediyorsa da Fuat Sezgin bu haritaların IX. yüzyılda Me’mûn döneminde İslâm coğ­rafyacıları tarafından yapıldığını ve Bi­zanslı Planudes’in eserin Arapça met­ninde gördüğü haritaları Batlamyus’un sanarak kitabın Grekçe metnine ekledi­ğini göstermiştir. Bu görüşün doğruluğunu gösteren diğer bir husus da Batlamyus’un bütün eser­lerinin Grekçe nüshalarının çok sonrala­rı tesbit edilmiş olmasıdır. Ayrıca bun­ların otantikliği konusundaki ciddi şüpheler bugün de devam etmektedir.

d- Müzik.

Batlamyus’un üç bölümden oluşan Harmonikon adlı eseri İlkçağ Grek müziğinde kullanılan seslerin ma­tematik teorisi, müzik aletleri ve bunla­rın özellikleri konularını ihtiva etmek­tedir. J. Wallis tarafından Yunanca ve Latince olarak neşredilen (1682) eserin Arapça’ya tercüme edilip edilmediği bi­linmemektedir. P. Kraus’a göre Fârâbî Kitâbü’l-Mûsikî el-kebîr’\nde Batlam­yus’un müzik teorilerinden faydalanmış­tır.

Batlamyus’un bunlardan başka optik ve mineraloji alanlarında da eserleri var­dır. Kitâbü’l-Menâzır adıyla Arapça’ya tercüme edilen optikle ilgili eserin XII. yüzyılda Latince’ye yapılmış kötü bir ter­cümesi günümüze kadar gelmiştir. Beş bölümden oluşan eserde ışığın kırılması ve farklı yükseklikteki gök cisimlerinde kırılmadan dolayı meydana gelen deği­şiklikler tartışılmaktadır. Ayrıca boyut­lar hakkında bir geometri kitabı ile Ök-üd’İn beşinci postülasınin ispatını konu alan eseri, bir de mekanik ve statikten bahseden bir başka kitabının varlığın­dan söz ediliyorsa da bunlar günümüze kadar gelmemiştir.

Divan edebiyatında yer alan ve âlim, şair, hakim ve filozof olarak adlan tari­he geçmiş bulunan ünlü şahsiyetlerden biri de Batlamyus’tur. Sahip olduğu çe­şitli özellikler arasında bilhassa astro­nom (felekiyatçı) ve hakîm olması sebe­biyle ele alınan Batlamyus bu vasıfları ile başta manzum ve mensur hikemî eser­ler olmak üzere ilm-İ hey’et ve nücûma dair eserlerle Mârifetnâme tarzındaki ansiklopedik eserlerde çeşitli İktibas, tel­mih, teşbih, istiare ve mecazlara konu edilmiştir. Süleyman Fehîm’in, “Aşk va­disinde bî-arâm u sergerdân olur / Akl egerçi fenn-i felsefîde Batlamyus’tur” beyti bu tarz kullanışa bir örnektir.

Diyanet İslam Ansiklopedisi

Daha yeni Daha eski