Def Nedir, Ne Demek, Sanat, Halk, Dini Müzikte, Hakkında Bilgi

Def. Türk mûsikisinde gerek İcra gerekse yapılışındaki değişik özel­likler sebebiyle dinî mûsiki, sanat ve halk mûsikisi dallarında kullanılan defler ay­rı ayrı ele alınacak mahiyettedir.

1- Dinî Mûsikide Def. Kasnak çapı 40-44, eni 7-8 cm. civarında olup def çeşit­lerinin en büyüğüdür; bendir ve mazhar adlarıyla tanınır, bunları çalanlara da bendirzen denir. Zilsiz olan bu defler, cehri zikir yapan tarikatlarda hem rit­min hem de bu sırada okunan ilâhilerin usulünün bozulmamasını temin için kullanılır. Defle ritim tutulurken dört dört­lükten bir sekizliğe kadar ölçülebilen ara­larla darb vurulur ve buna “darb-ı nu­tuk” denilir. Ayrıca bir sekizlik darplar, zikir esnasında “hay” ve “hû” gibi tek heceli kelimeler söylenirken vurulmak­tadır. Eskiden sokaklarda ilâhi okuya­rak dolaşan tarikat mensubu seyyah der­vişler de bu defi kullanmışlardır.

2- Sanat Mûsikisinde Def. Türk sanat mûsikisinde usulü en iyi şekilde belirle­yen çalgı kabul edildiği için def, özellik­le ritim tarafı ağır basan fasıllarda bi­rinci saz olarak önem kazanmıştır. Es­kiden fasıl heyetlerinde şef durumunda bulunan serhânende elinde def tutar, sazende ve hanendelere usul başlannı belirtecek ve esere birlikte girmeyi sağ­layacak şekilde usul vurmak suretiyle faslı o idare ederdi. Bu arada nadiren birden fazla hanendenin def çaldığı he­yetler de görülmüştür. Bir dönem bilhas­sa hanendelerin usul sazı olarak kullan­dıkları def zamanla unutulmuş, ancak XIX. yüzyılın sonlarına doğru özellikle in­ce saz takımlarında yeniden görülmeye başlamıştır. Günümüz fasıl heyetlerin­de ise eskisi kadar olmamakla beraber bir ritim çalgısı niteliğiyle önemini korumaktadır.

Sanat mûsikisinde kullanılan def or­talama 30-40 cm. çapındadır ve kasna­ğının çevresinde muntazam aralıklarla yerleştirilmiş 8-9 cm. çapında beş çift zil bulunmaktadır. Deriye vurmak sure­tiyle elde edilen “düm” sesine karşılık zil­ler “tek” sesini verirler. Kasnak geneilik-le 3-4 cm. eninde olup beyaz çam, ce­viz, kavak, gürgen gibi ağaçlardan yapı­lır ve değişik tekniklerde çeşitli beze­melerle süslenir. Çok ince olması gere­ken def derisi için balık derisi veya sığır mesanesi tercih edilir; ancak oğlak de­risi de kullanılmaktadır. Ziller pirinç ve­ya daha çok bafondan yapılır. Bazan bu standart tip deften başka küçük zillerin çerçevelediği 20-25 cm. çapında daha küçük deflere de rastlanmaktadır. Def, şeklinden dolayı dâire adıyla da anılmak­tadır ve def çalana dâirezen denir. XIX. yüzyılda servi ağacından yapılmış ceviz kaplama, üzeri sedef ve gümüş kakmalı maddî değeri yüksek deflerin İstanbul’­da rağbetle karşılandığı bilinmektedir.

3- Halk Mûsikisinde Def. Orta Anadolu başta olmak üzere Anadolu’nun bütün bölgelerinde kullanılır. Genellikle 27-28 cm. çapındaki çam veya gürgen kasna­ğa toklu derisi gerilerek yapılır ve yapı­sında sanatlı bir işçilik görülmez. Çeşitli yerlerde defin yanı sıra delbek, germe ve kabran gibi adlarla anılır; def çalana da defçi denir.

Köy düğünlerinde ve özellikle kına ge­celerinde daha çok kadınlar arasında ça­lınan defler büyük boyda ve zilsizdir. Bu tip deflerin bazılarının kasnak içlerinde 2 cm. çapında, sık sıralar halinde dizil­miş “zingirdek” denilen küçük halkacık-lar bulunur; bunlar defin sesine kaba ve donuk bir şıkırtı katar. Azerbaycan’da “gaval” (kabal) adı verilen zingirdekli def­lere daha doğudaki Türkler’e ait çalgı­lar arasında da rastlanmaktadır. Bazı bölgesel karakterli defler arasında özel­likle “Erzurum defi” dikkat çekmekte­dir. Çapı 31 -32 cm., kasnak genişliği 7 cm. olan bu sazın başlıca özelliği, kas­nağının üzerinde derinin gerilmesini sağ­layan altı adet kelebek vidanın bulunma­sıdır. Bunda da sanat mûsikisinde kul­lanılan defte olduğu gibi genellikle beş çift zil bulunur; ancak bu ziller pirinç­ten yapılmıştır.

Sol elde iç yüzü icracıya bakacak şe­kilde ve göğüs hizasında tutulan def. yukarı aşağı belirli bir ritimde sallanarak parmakların hep birden veya bazan teker teker vurulması suretiyle çalınır. Sağ el, ayası ve parmaklarıyla esas darbları ve ritmi vururken sol elin başpar­mak dışındaki parmakları deri üzerinde ritmi takip eder. Gerektiğinde her iki elin parmakları bir çift zil üzerinde çalı­şabilir. Türk folklorunda da Araplar’da olduğu gibi yalnız defle çalınan hava ve oyunlar bulunmaktadır.

Diyanet İslam Ansiklopedisi

Daha yeni Daha eski