Fethiye Camii -İnebahtı- Tarihçe, Mimari, Özellikleri, Hakkında Bilgi

Fethiye Camii. Batı Yunanistan’da Inebahtı kasabasında XVI. yüzyıla ait cami.

Günümüzde Navpaktos adını alan, Batılılar’ın Lepante (Lepanto) dedikleri, Türk dönemindeki adı İnebahtı olan kasaba­da II. Bayezid vakfı olarak yapılmıştır. Evliya Çelebi. 905’te (1499-1500) 11. Ba­yezid zamanında fethedilen İnebahtı’da 1081 (1670) yılında sekiz cami ve on bir mescid bulunduğunu, bunlardan Bâyezîd-i Velî’nin yaptırdığına Fethiye Camii denildiğini bildirir. Bayezid’in İkinci ca­mii ise kale içinde bulunuyordu.

Yunan ihtilâli ile kaybedilen İnebah­tı’da Fethiye Camii bugüne kadar ayak­ta kalabilmiştir. Limanda girişi kontrol eden yarım ay şeklindeki iki çıkıntıdan doğudakinin üstünde inşa edilmiş olan bu küçük cami Semavi Eyice tarafından yirmi yıl kadar önce ziyaret edilmişti. İne-bahtı’nın Osmanlı döneminden kalan iz­lerine dair bir çalışma yapan Yunanlı mimar A. Petronotis bir makalesinde Fethiye Camii hakkında açıklamalarla birlikte bazı resim ve rölöveler yayımla­mıştır.

Fethiye Camii’nin etrafı çepeçevre ya­pılarla sarılmış durumda olduğundan dış mimarisi belirsiz haldedir. Şehrin ka­lesine çıkıldığında dışı sıvanmış olan zift­le kaplı kubbesi farkedilir. Harimi kare biçiminde bir mekândan ibaret olup çok basık olan kubbesine geçiş tromplarla sağlanmıştır. Giriş cephesinin önüne ca­minin esası kadar büyük, fakat önün­deki sokak yüzünden dışı yamuk bir son cemaat yeri ilâve edilmiştir. Evvelce bu­rada, dört ahşap direğe dayanan ve kub­be kasnağı eteğinden dışa doğru meyil­li ahşap bir sakıf olduğu tahmin edil­mektedir. Sonradan eklenen son cemaat yerini harimle birleştirmek gayesiyle ca­minin giriş cephesi sadece iki paye ka­lacak surette açılmıştır. Bu ekin ahşap çatısı kasnağı da içine alacak şekilde kubbeye dayanmaktadır. Bugün yalnız kürsü kısmı kalan minarenin bu alt par­çasında, erken dönem Osmanlı mima­risinde çok görülen taş-tuğla karma örgüsünün kullanılmış olduğu farkedi­lir.

TDV İslâm Ansiklopedisi

Daha yeni Daha eski