Halid Ağa Çeşmesi. Haydarpaşa civarında XVIII. yüzyılda yapılmış çeşme.
İlki Kadıköy‘de bulunan Hâlid Ağa’nın ikinci çeşmesi Haydarpaşa’da, buradaki köprünün Selimiye tarafındaki bir namazgahın yanındaydı. Esas biçimi hakkında bilgi olmadığı gibi ilk yapıldığındaki kitabesi de bilinmemektedir. Şair Zîver Paşa’nın düzenlediği bir manzum tarihten çeşmenin Sultan Abdülmecid tarafından 1235’te (1839) yeniden yaptırılarak ihya edildiği anlaşılmaktadır. Buradaki hastahanenin duvarına bitişik olan bu çeşmenin bütünüyle kırılarak yok edilen kitabesinin tam metni Mehmed Râif Bey’in eserinde bulunmaktadır. Burada, “…Han Selîm-i şalisin Dârüssaâde ağası / Hâiid Ağa nâm der-yâ-mekremet bir pâk-zât / Yaptırıp bu çeşmeyi sonra harâb olmuş idi / Görüp ol şâh-ı cihan ihyaya kıldı iltifat /…” denildiğine göre Sultan Abdülmecid, Hâlid Ağa’nın su yolu ile birlikte Kadıköy’deki çeşmesini de ihya ettirirken bu ikinci çeşmeyi de yeniden yaptırmıştır. Râif Bey’e göre burada etrafı demir parmaklıklı bir de namazgah bulunuyordu. 28 Mayıs 1927 tarihli ve 1057 sayılı kitabeler ve tuğralar hakkındaki kanun yayımlandığında herhalde duvarında bulunduğu hastahanenin (o yıllarda İntaniye Hastahanesi) ileri gelen bir görevlisi tarafından kitabesi kırdırılan çeşme, daha sonraki yıllarda yalnız üst kısmı görülebilecek şekilde toprağa gömülmüştür. Son yıllarda Önünde bir çukur açılarak bir dereceye kadar meydana çıkarılmışsa da önü tekrar dolmaya başlamıştır.
Mermerden olan bu çeşme, görülebildiği kadarıyla Abdülmecid döneminde örneklerine rastlanan empire üslûbunda bir eserdir. Evvelce kitabesinin bulunduğu dikdörtgen çerçevenin iki yanında süs motifi olarak kabartma birer rübâb işlenmiştir. Fakat toprağa gömülü olan kemeri fazla derin olmayıp barok bir profile sahiptir. Böylece çeşme, XIX. yüzyılın içlerindeki kararsız ve Batı tesirli sanat akımının bir örneğidir.
TDV İslâm Ansiklopedisi