Kadı Burhaneddin Devleti Tarihi, Olayları, Hakkında Bilgi

Sivas ve Kayseri merkez olmak üzere Orta Anado­lu’da kurulmuştur. Kadı Burhâneddin’in 782’de (1381) Eretnaoğulları Beyliği’nin başına geçmesinden vefat tarihi olan 800 (1398) yılına kadar süren devlet Orta Ana­dolu’da Osmanlılar. KaramanoğuIIarı. Ak-koyunlular ve Timurlular arasındaki mü­nasebet ve mücadelelerde önemli rol oynamıştır. Başlangıçta Eretnaoğlu Ali Bey’in oğlu Mehmed’in naibi olarak önde gelen beyler ve kumandanların bağlılığı­nı sağlayan Kadı Burhaneddİn daha son­ra tahtı tehdit altında tutan rakiplerine karşı harekete geçti. Amasya Emîri Hacı Şadgeldi’nin üzerine yürüyerek onu yenip öldürttü (1381 sonbaharı). Hemen ardın­dan adına hutbe okutup para bastırdı ve kendini sultan ilân etti. İslâm dünyasın­daki geleneğe uyarak Irak, Suriye ve Ana­dolu’daki devlet ve beyliklere elçiler gön­derip tahta geçtiğini bildirdi. Eretna aile­sinden kendine muhalefet edebilecek kimseleri ortadan kaldırdı. Diğer muha­liflerini de çeşitli vesilelerle kendine tâbi kılmaya çalıştı. Ülkede istikrarı sağlayıp yönetimi tamamen kendi kontrolü altına alıncaya kadar barış politikası izledi ve hâkimiyet sahasını genişletmek amacıy­la sefere çıkmadı. Bu süre içinde komşu beyliklerle iyi geçindi. Ardından kendisine karşı çıkan Tokat emîrini itaat altına al­mak için 1382 ilkbaharına kadar şehri ku­şattıktan sonra Sivas’a döndü. Aynı yıl yaz aylarında Tokat’ı bir defa daha kuşattı. Kale muhafızı Moğollar’la anlaşarak Ka­dı Burhâneddin’i zor durumda bıraktı; Amasya emîrinin de sözünde durmayıp ona karşı saldırıya geçmesi üzerine Kadı

Burhâneddin’in ordusu mağlûp olup da­ğıldı. Ancak Dulkadirlı Halil Bey’in ve da­ğılan emirlerin kendisine iltihak etmesi üzerine tekrar Sivas’a döndü. 1383’te Sivas’taki bazı beylerin komp­losundan kurtulan Kadı Burhaneddİn, ba­bası Hacı Şadgeldi’nin intikamını almak için kayınpederi Candaroğlu Kötürüm Ba-yezid’den destek alarak harekete geçen Ahmed Bey’i bozguna uğrattı (785/1383-84). Ardından Dulkadiroğullan’yla iş birli­ği yaptı, düzenli askerî birlikler teşkil ede­rek Sivas’tan Akdeniz’e kadar uzanan bölgedeki Türkmenleri itaat altına aldı. Türkmen ve Moğol tehlikesini bertaraf ettikten sonra kız kardeşini Tokat Kalesi beyi ile evlendirdi; bu sayede aldığı des­tekle Amasya üzerine yürüyerek Amasya emîrini üst üste bozguna uğrattı (1384),

Osmanlı Sultanı I. Murad’ın kendilerine karşı bir sefer düzenleyeceğini öğrenen Candaroğulları Beyi Kötürüm Bayezid. Kadı Burhâneddin’e haber gönderip ken­disiyle iyi ilişkiler kurmak istediğini bil­dirdi. Ancak samimi olmadığı anlaşılınca hem Kadı Burhâneddin gibi güçlü bir müttefiki hem de tahtını kaybetti (786/ 1384). Bu arada Tokat Kalesi muhafızı da Sivas’a gelerek bağlılık arzetti. Kadı Bur­hâneddin. 1387’de Kösedağ’da bulundu­ğu sırada Sivas halkının ayaklandığını öğ­rendi ve kumandanlarından birini gön­derip bu isyanı bastırdı. 1389’da meyda­na gelen Kosova Savaşı’na kadar Osman­lılarla iyi ilişkiler kuran Kadı Burhâned­din bu tarihten itibaren Osmanlılar’la mü­cadeleye girişti ve Kırşehir’i ele geçirdi. I. Bayezid’in karşı harekâtı ve Anadolu’da siyasî birliği kurma çabaları Candaroğul-ları ile Kadı Burhâneddin Devleti’ni ittifa­ka şevketti. Bayezid, 1391’de Candaroğlu II. Süleyman Paşa üzerine yürüdüyse de müttefiki Kadı Burhâneddin’in kuvvetle­ri karşısında başarılı olamadı. Ancak er­tesi yıl tekrar Candaroğulları toprakları­na girdi ve ardından Osmancık’ı aldı. Fa­kat Çorumlu’da yapılan savaşta Kadı Bur­hâneddin’e yenilip geri çekildi (1392). Bundan cesaret alan Kadı Burhâneddin Sivrihisar ve Ankara’ya saldırdı. 1393’te Tâceddinoğullan, Taşanoğulları ve Bafra hâkimi Osmanlılar’a tâbi oldu. Aynı yıl Mo­ğol beyleri Kadı Burhâneddin’i Osmanlı topraklarına saldırmaya teşvik ettiyse de bu teklif devlet erkânı tarafından kabul edilmedi. Osmanlılar’ın Yeşilırmak havza­sına hâkim olmasından rahatsız olan Kadı Burhâneddin onların güneye inmelerini Önlemek için bazı tedbirler aldı.

Bu arada Ekim 1393*te Tikrît’i ele ge­çiren Timur, Kadı Burhâneddin’e ve Ana­dolu’daki diğer beylere mektup yazarak kendisine itaat etmelerini İstedi. Bu tek­lifi reddeden Kadı Burhâneddin, mektu­bun birer suretini Memlûk Sultanı Ber-kuk’a ve I. Bayezid’e gönderdi. I. Bayezid, Berkuk. Altın Orda Hanı Toktamış ve Ka­dı Burhâneddin Timur’a karşı bir ittifak oluşturdular. Timur bu ittifakı bozmak için yola çıktı ve 1394 başında Anadolu topraklarına girip Erzurum’a kadar geldi. Ancak âni bir kararla Erzurum’dan geri döndü. Timur tehlikesi bir süre için kal­kınca Kadı Burhâneddin kendi toprakla­rına saldıran Amasya Emîri Ahmed Bey üzerine yürüdü ve her tarafı yakıp yıktı. Timur, Kadı Burhâneddin’in kendisine karşı giriştiği faaliyetlerden haberdardı. Bundan dolayı Bayezid’e yazdığı mektup­ta Memlûk Sultanı Berkuk ile iş birliği ya­pan Kadı Burhâneddin’i cezalandıracağını bildiriyordu. Ancak Kadı Burhâneddin’in bu tehditlere kulak asmadığı ve ondan çekinmediği bir şiirinden anlaşılmaktadır.

Kadı Burhâneddin, merkezî otoriteyi kurmak ve geniş bir alanda hâkimiyet te­sis etmek amacıyla etrafındaki beyliklerle de mücadele etti. Karamanoğullan. Er­zincan Emirliği, Amasya Emîrliği ve Ku­zey Anadolu’daki Türkmen beylikleri üze­rinde nüfuz kurmayı başardı. Fakat bu durum uzun sürmedi ve bu beylikler ye­niden eski durumlarını kazanmak ama­cıyla Berkuk, Bayezid ve Timur ile iş bir­liği yaptılar. Bu arada Osmanlılar da Kadı Burhâneddin Devleti’ne karşı Memlükler’le anlaştı. Bunun sonucunda Memlûk kuvvetleri 1388’de kırk gün boyunca Si­vas’ı kuşatma altında tuttu.

Bu gelişmeler üzerine Kadı Burhâned­din, rakip ve düşmanlarını kendisine karşı kışkırtan Kayseri Emîri Cüneyd üzerine yürüyüp Develi Kalesi’ni kuşattı (1389). Zor durumda kalan Cüneyd Bey kaleyi teslim edip itaatini bildirdi. Kadı Burhâ­neddin, Osmanlılar’a bağlılık bildirmiş olan Tâceddinoğullan’na karşı da sefer­ler düzenledi. Kadı Burhâneddin’in bunla­rın dışında iki önemli rakibi, Timur’a bağ­lılıklarını bildiren Karamanoğullan’ndan Alâeddin Bey ile Emîr Mutahharten idi. Kadı Burhâneddin önce Mutahharten ile savaşmak için Erzincan üzerine yürüdü, ancak Karayülük Osman Bey’in Kemah’ı yağmalamakta olduğunu öğrenince o ta­rafa yöneldi. Fakat onun bölgeden uzak­laştığını görünce takip etmedi. Daha son­ra Pulur sahrasında yapılan Erzincan savaşında Mutahharten’e yenilen Kadı Bur-hâneddin [Muharrem 798/Ekim 1395] onu bertaraf etmek için çok uğraştiysa da başarılı olamadı ve kendisiyle anlaştı. Bu arada Umurlu kuvvetlerinin Erzincan ya­kınlarına kadar geldiği haberini alınca Si­vas’a dönüp Berkuk’tanyardım istedi. O da Suriye’deki bir kısım kuvvetlerini Si­vas’a gönderdi.

Kadı Burhâneddin, Memlûk Sultanı Berkuk’un Türkmen beylerinden Umu-roğlu İbrahim vasıtasıyla Dulkadırlı Halil Bey’i öldürtmesi üzerine Memlükler’e karşı düşmanca bir tavır takındı. Onun Memlükler”e isyan eden Malatya nâibüs-saltanası Mintaş’ı koruması ve Malatya’yı ele geçirmek için yola çıkmasını Memlük-ler’e karşı bir saldın olarak kabul eden Berkuk, Yelboğa kumandasındaki bir as­kerî birliği Sivas’a şevketti. Yelboğa bir süre şehrî kuşattıktan sonra geri döndü. Kadı Burhâneddin ile Memlükler arasın­daki bu düşmanlık Timur’un Ortadoğu’­ya gelmesi üzerine dostluğa dönüştü.

Kadı Burhâneddin Devleti ile Akkoyunlular arasındaki ilişkiler daha Kadı Burhâneddin’in vezirliği döneminde başladı ve çeşitli safhalardan geçti. Mutahharten tarafından bozguna uğratılan Akkoyunlu beyleri Ahmed Bey ile kardeşi Hüseyin Bey Kadı Burhâneddin’e sığındılar ve onunla beraber Amasya ve Erzincan se­ferlerine katıldılar (1394). Kadı Burhâned­din, Erzincan’dan Bayburt’a kadar olan topraklan onlara dirlik olarak verdi. Kut­lu Bey’in oğlu KarayülükOsman da Kadı Burhâneddin’in hizmetine girdi. Ancak Kadı Burhâneddin’in yeğeni ve Kayseri Valisi Şeyh Müeyyed’i Karayülük Osman’ın ricasına rağmen öldürtmesi aralarının açılmasına sebep oldu (799/1396). Daha sonra Karayülük Osman sürüleri için Ka­dı Burhâneddin’den bir yaylak istedi. Kadı Burhâneddin ancak sonbahara kadar bir yaylak verebileceğini belirtince Karayülük Osman buna çok Öfkelendi ve ülkesine dönmeye karar verdi. Kadı Burhâneddin onun bu davranışından rahatsız olup ken­disini takibe koyuldu. Sarp dağlara çeki­len Karayülük. Kadı Burhâneddin’i âni bir baskınla yenip esir aldı ve öldürttü (800/ 1398).

Sivas eşrafı ve emirler, Kadı Burhâned­din’in yerine hayattaki tek oğlu Kayseri Valisi Alâeddin Ali Çelebi’yi getirdiler ve Karayülük Osman’a karşı şehrî savundu­lar. Bu arada Kara Tatarlar’dan yardım istendi, fakat yardıma gelen Tatarlar Ak­koyunlu kuvvetleri karşısında yenildi. Bunun üzerine Sivaslılar, yaklaşmakta olan Türkmen ve Timur tehdidine karşı I. Bayezid’den yardım istediler. Bayezid, oğlu Süleyman Çelebi’yi Sivas’a gönderdi. Ka­rayülük Osman’ı mağlûp eden Osmanlı kuvvetleri şehre hâkim oldular. Tokat, Niksar ve Kayseri de Osmanlı hâkimiyeti­ne geçti. Böylece Kadı Burhâneddin Dev­leti sona erdi (800/1398). Osmanlı kaynak­larında Zeynelâbidîn olarak geçen Alâed­din Ali Çelebi eniştesi Dulkadıroğlu Nasreddin Mehmed Bey’in yanına gitti. Daha sonra Osmanlılar’ın hizmetine girdi, II. Murad devrinde Karamanoğulları üzeri­ne yapılan sefere katıldı ve 846’da (1442) öldü.

  • Kadı Burhaneddin Edebi Kişiliği, Yönü, Eserleri, Hakkında Bilgi
  • Kadı Burhaneddin Kimdir, Hayatı, Eserleri, Hakkında Bilgi
  • Kadı Burhaneddin Kısaca Hayatı, Kimdir, Hakkında Özet Bilgi

TDV İslâm Ansiklopedisi

 

Daha yeni Daha eski