On ikinci yüzyılda, Orta Asya’da kurulan Moğol devleti. Hıtay Başbuğu Apaoki, 10. yüzyıl başlarında Çin’in güney bölgelerinde Liao Devletini kurmuş, Kırgızları da hâkimiyeti altına almıştı. Aynı kavimden olan Çurçenlerin baskınları netîcesinde Liao Devleti çökmeye başlayınca, Yebu Taş, kendisine bağlı aşîretlerle birlikte ayrılarak Moğolistan bozkırlarında Karahıtay Devletini kurdu (1124).
Çevresine topladığı kuvvetlerle Türkistan üzerine yürüyen Yebu Taş, Kaşgar önlerinde Doğu Karahanlı Hükümdârı Ahmed Hana yenildi (1128). Bundan sonra Karahıtaylar, Kırgız topraklarını geçip Gügeçek bölgesinde İmel şehrini kurup başkent yaptılar. Doğu Karahanlıların başkentleri Balasagun’u, peşinden de Kaşgar ve Hotan şehirlerini alarak bu devleti kendilerine bağladılar (1130). Balasagun’u merkez yaptılar. Mâverâünnehir ve Horasan’a saldırılar düzenlediler. Batı Karahanlıları yenip, Semerkand’ı ele geçirdiler (1137). Harezm Hükümdârı Atsız’ı haraca bağladılar. Büyük Selçuklularla Katvan Savaşını(1141) yapıp Sultan Sencer’i ağır bir mağlûbiyete uğrattılar. Hâkimiyetlerini geniş bir sâhaya yaydılar. Fakat batıdan Müslüman emirler, doğudan Moğolların baskıları sonunda Karahıtay Devleti sarsıldı. Bilhassa son Karahıtay Hükümdârı Cilugu döneminde (1178-1211), Müslümanlara baskının arttırılması çöküşü hızlandırdı. Nayman Devletinin kurucusu Küçlük Han, Balasagun’u ele geçirip, Cilugu’yu tahttan indirerek, Karahıtayları hâkimiyeti altına aldı(1200). Naymanların Cengiz Han tarafından ortadan kaldırılması üzerine, Cilugu, Karahıtayların başına geçip devletine bağımsızlığını tekrar kazandırdı (1205). Karahanlı Hükümdârı Osman’ı ayaklanmaya teşvik eden Harezmşah Muhammed’in ordusunu yenip ayaklanmayı bastırdı(1207). Müslümanlara baskının iyice arttırılması, Müslüman emirlerinin Harezmşah Muhammed’in etrâfında toplanmasına sebeb oldu. Güçlenen Harezmşah, Balasagun’u ele geçirip, esir aldığı Karahıtay hükümdârını öldürdü. Devlete de son verdi. Karahıtay ahâlisinin bir kısmı Müslüman oldu. Bir kısmı da Moğolistan’a göçüp Cengiz Han’a katıldı.
Göçebe bir hayat tarzına sâhib olan Karahıtaylar, kültür ve medeniyet eserleri ortaya koyamamışlardır. Çin yazı ve kültürünü benimsemişler, Çin ünvanlarını kullanmışlardır. Budizme inanan Karahıtaylar, hükümdârlarını“gürhan” ünvânıyla anarlardı.
Rehber Ansiklopedisi