Hz. Ömer zamanında Amr b. Âs kumandasında Mısır’ı fetheden İslâm ordusu (21/642) Bizans hâkimiyetine son vermek üzere Libya ile Tunus’u içine alan bölgeye yöneldi. Önce Berka (Sirenaika) ele geçirildi ve Levâte kabilesi 13.000 dinar cizye vermek şartıyla yerinde bırakıldı. Amr b. Âs’ın Trablus’a. Ukbe b. Nâfı’in Fizan’a düzenlediği seferlerden sonra Mısır’a geri dönen müslüman orduları 24 (645) yılında Trablus’a yeni bir sefer düzenledi ve 26′-da (647) yeni Mısır valisi Abdullah b. Sa’d b. Ebû Serh’in seferi sırasında Sübeytıla’da Bizans Valisi Gregorios’u yendi. Bu savaşta Isfâm ordusu 20.000, Bizans-Berberî ordu 120.000 civarında askerden oluşuyordu.
Hz. Ali ile Muâviye b. Ebû Süfyân arasındaki mücadele sırasında (37/657) Ber-berîler ayaklandılar. Emevî Devleti’ni kuran Muâviye, İfrîkıye’ye Muâviye b. Hudeyc kumandasında bir ordu gönderdi. Berbe-rîler’i desteklemek üzere 30.000 kişilik bir Bizans birliği ve donanma geldiyse de Tunus’un kuzeyindeki liman şehri Benzert’i (Bizerte) fetheden (41/661) müslümanlar Trablus ve çevresini tekrar ele geçirdiler.
Ukbe b. Nâfi’, Afrika’nın iç bölgeleriyle münasebetlerde önemli konumda olan Gadâmis’i 42 (662) yılında aldı. Daha sonra Veddân kasabası ile Fizan’ın merkezi konumundaki Zevîle’yi fethedip kendisine karargâh yaptı. Fakat Libya dahil bütün Kuzey Afrika’nın müslümaniarca kesin olarak ele geçirilmesini sağlayan seferler, 49-55 (669-675) yıllan arasında yine Ukbe b. Nâfi’in kumandanlığı zamanında düzenlendi. Ukbe 50 (670) yılında Kayrevan şehrini kurarak karargâhını buraya taşıdı. Bu döneme kadar müslümanlar karşılarında Bizans ordusundan çok Berberi kabilelerinden Hevvâre ve Levâ-te’yi buluyordu. Bu kabileler de müslüman olmaya başlayınca belli başlı şehirlere karargâhlar kuruldu. Ukbe b. Nâfi”, Berberîler’den bir ordu teşkil ederek Kuzey Afrika’daki seferlerinde kullandı ve birçok başarı elde etti. Bu arada yeni Mısır valisi Mesleme b. Muhalled, Ukbe’yi İfrîkıye valiliğinden alıp yerine Ebü’l-Muhâcir Dînâr’ı tayin etti (55/675).
Görünüşte İslâmiyet’i kabul eden Berberî reisi Kuşeyle b. Lemzem güçlü kumandan Ukbe’nin valilikten ayrılması üzerine İslâm’dan dönerek ayaklandı ve üzerine ordu gönderilip esir alındı. Bu sırada Ukbe, Yezîd b. Muâviye tarafından ikinci defa vali tayin edilince (62/682) Küseyle’yi yakalatıp kendisine ağır muamelede bulundu. el-Mağribü’l-aksâ’da ordusuyla seferde iken Kuşeyle kaçarak kendisine katılanların başına geçti, Bİskre’de Ukbe ile yanındaki 300 kişiyi pusuya düşürüp öldürdü (63/683). Züheyr b. Kays el-Belevî ve Ömer b. Ali el-Kureşî kumandasındaki İslâm ordusu da Kayrevan’dan Berka’ya çekilmek zorunda kaldı; Kayrevan Küsey-le’nin kumandasındaki Berberîler’in eline geçti. 69 (688-89) yılında İfrîkıye valiliğine getirilen Züheyr b. Kays. Küseyle’nin üzerine yürüdü ve bu savaşta Kuşeyle öldürüldü. Bu arada Berka’yı işgal eden Bizanslılarla yapılan savaşta Züheyr de hayatını kaybetti. Bu olayın ardından Kâhine adlı bir Berberi kadın İfrîkıye’nin İç kesimlerinde hâkimiyet kurdu. Bizanslılar da Kartaca gibi sahil şehirlerini zaptettiler. Züheyr’den sonra bir süre boş kalan İfrîkıye valiliğine 73te (692) Hassan b. Nu’mân el-Gassânî tayin edildi. Berka ve Trablus’u tahkim eden Hassan Kayrevan’ı yeniden ele geçirdi ve Kartaca’yı Bizanslılar’dan geri aldı, ayrıca Benzert’i fethetti. Daha sonra Kâhine üzerine yürüdüyse de yenilerek Berka’ya çekildi (77/ 696). Bu sırada Kartaca tekrar Bizanslılar’ın eline geçti. Halife Abdülmelik b. Mervân’ın içerideki karışıklıkları halletmesinden sonra yardım göndermesi üzerine Hassan Kâhine’nin üzerine yürüdü; Kâbis, Kafsa, Kastilya ve Nefzâve’yi itaat altına aldı, yapılan savaşta Kâhine öldürüldü (79/698). Kendilerine eman verilen ve İslâmiyet’i kabul eden Berberîler’le güçlenen Hassan Kartaca’yı geri aldı ve İfrîkıye kesin biçimde İslâm hâkimiyetine girmiş oldu. Hassan, denizden gelecek saldırılara karşı bir donanma oluşturmak amacıyla Tunus şehrini kurup bir tersane inşa ettirdi. O zamana kadar Mısır valilerine bağlı olan İfrîkıye valileri bu tarihten itibaren doğrudan halife tarafından tayin edilmeye başlandı.
Hassan b. Nu’mân’dan sonra İfrikıye valisi olan Mûsâ b. Nusayr zamanında Kuzey Afrika’daki fetihler tamamlandı ve 88 (707) yılında burası Tunus ve Trablus’tan ibaret İfrîkıye. el-Mağribü’l-evsat (Cezayir) ve el-Mağribü’l-aksâ (Fas) adıyla üç bölgeye ayrılıp her birine âmiller gönderildi. İç işlerinde bağımsız olan Trablus âmilliği İfrîkıye eyaletine vergi ve asker gönderiyordu. Libya’nın diğer iki bölgesi olan Bingazi ve Fizan da idarî bakımdan Trablus’a bağlı görünmekle birlikte iç işlerinde serbest idiler.
Roma ve Bizans dönemlerinde kendilerine verilen imtiyazların Araplar tarafından kaldırılmasından rahatsız olan Berberî kabilelerinden Hâricîliğin İbâzıyye kolunu benimseyenlerin Trablus’a saldırarak burayı ele geçirmesi üzerine (123/741) İfrîkıye valiliğine tayin edilen Hanzale b. Safvân el-Kelbî onların üzerine yürüdü ve Karn mevkiinde Berberîler’i bozguna uğratarak (124/742) bölgedeki Berberî isyanlarını bastırdı.
Abbasîler döneminde İfrîkıye’de ayaklanmalar devam etti. 140 (757) yılında Trablusgarp bölgesi İbâzîler’i tarafından imam seçilen Ebü’l-Hattâb el-Meâfırî önce Abbasî âmili Amr b. Süveyd’in elindeki Trablus’u, ardından Verfecûme Berberî kabilesinin elindeki Kayrevan’! aldı. Halife Ebû Ca’fer el-Mansûr’un emriyle Mısır Valisi Muhammed b. Eş’as el-Huzâî’nin Avvâm b. Abdülazîz el-Becelî ve ardından Ebü’l-Ahvas Ömer b. Ahvas el-İclî ku7 mandasında gönderdiği ordular Ebü’l-Hattâb’a yenilince Muhammed b. Eş’as 40.000 kişilik bir ordu düzenleyerek Ebü’l-Hattâb’ın üzerine yürüdü ve onu mağlûp ederek Trablusgarp ile Kayrevan’a hâkim Oldu (144/761).
Daha sonraki yıllarda Berberîler’den Sufriyye Hâricîleri’nin reisi Ebû Kurre ek İfrenî’yi cezalandırmak için Ebû Ca’fer el-Mansûr’un gönderdiği Ağleb b. Salim kumandasındaki ordu başarılı olamadığı gibi Ağleb de öldürüldü (151/768); İbâzî: ler önce Trablus’u, ardından Kayrevan’ı ele geçirdiler. Abbasî halifesi. İfrîkıye valiliğine tayin ettiği Ömer b. Hafs, İbâzî imamı Ebû Hâtim’e yenilince meşhur ku7 mandanlanndan Yezîd b. Hâtim’i 60.000 kişilik bir orduyla bölgeye gönderdi (154/ 771). Abbasî ordusuyla Nefûse dağı civarında karşılaşan Berberîler yenildi; reis; leri Ebû Hatim el-ibâzrnin öldürülmesinin (155/772) ardından Libya’da yeniden kontrol sağlandı.
Kuzey Afrika’da sonu gelmeyen ayaklanmalardan bunalan Halife Hârûnürre-şîd. bölgede emniyet ve asayişi sağlamak amacıyla İfrîkıye valiliğine, veraset yoluyla çocuklarına geçmek üzere emirlerinden Ağleb b. Sâlim’in oğlu İbrahim b. Ağleb’i tayin etti; böylece Ağlebîler hanedanının temelleri atılmış oldu (184/800). Ağlebîler devrinde Trablus’ta güvenlik sağlandığı için şehir gelişti. 196 (812) yılında İbâzî lideri Abdülvehhâb b. Abdur-rahman’ın Trablusta çıkardığı isyanın sonunda iki taraf anlaştı ve Trablus’un sahil tarafı Ağlebîler’de kalırken iç kısımdaki batı tarafı Ağlebî hâkimiyetini tanımaları şartıyla İbâzîler’e verildi. Mısır’daki Tolunoğullan Devleti’nin hâkimi Ahmed b. Tolun’un oğlu Abbas babasıyla arası açılınca emrindeki askerlerle batıya yöneldi. Libya’daki Berka ve Lebde’yi ele geçirip Trablus’u kuşattı. Ağlebîler, Nefûse kabilesinin İbâzî şeyhi İIyâs b. Mansûr’-dan aldıkları yardımla İbn Tolun’u mağlûp ettiler (267/881).
Libya ve Tunus’u 184-296 (800-909) yılları arasında yöneten Ağlebîler Devleti, Kütâme kabilesinin de desteğini alan Şiî Ubeydullah el-Mehdî tarafından yıkılarak Fatımî Devleti kuruldu. Bu dönemde Şiî ve Haricî Berberîler arasındaki mücadele iyice arttı. Trablus ve Tunus Haricîleri baş kaldırarak Trablus Valisi Mâknûn’u şehirden çıkardılar. 300 (913) yılında Fatımî Halifesi Ubeydullah el-Mehdî’nin bunları cezalandırmak için oğlu Ebü’l-Kâsım’ın (Kâim – Biemrillâh) kumandasında gönderdiği ordu Hâricîler’i yendi ve onlardan 300.000 altın savaş tazminatı aldı. Ancak 332’de (943) Haricî lideri Ebû Yezîd en-Nükkârî’nin Fâtımîler’e karşı isyanı çok şiddetli oldu; Kayrevan’ı ve diğer bazı şehirleri Fâtımîler’den aldı. Birkaç yıl süren bu mücadeleden sonra Fâtımîler bölgede yeniden hâkimiyet kurdular.
Halife Muiz-Lidîhillâh. Fâtımîler’in başşehrini Mısır’a taşırken Sanhâce kabilesinden Bulukkin b. Zîrî’yi İfrîkıye ve Mağrib’e vali tayin etti (361/972). Bölgede bazı şehirleri ele geçiren Bulukkîn, karşı hareketleri bastırarak Fâtimîier’e bağlı-lığı korumaya çalıştı, 373’te (984) ölünce yerine oğlu Mansûr geçti. 391 (1001) yılında Trablus, Nefûse’nin desteklediği Faştan gelen Zenâte asıllı Benî Hazrûn’un eline geçti. Fâtımîler’e bağlılığını sürdüren Mansûr ve oğlu Bâdis’ten sonra Muiz b. Bâdîs dönemi İfrîkıye’de Berberî hâkimiyetinin en geniş ve parlak devri oldu. Muiz bu gücüne güvenerek 440 (1049) yılında Fâtımîler’e karşı çıkıp Abbâsîler’e bağlandı ve bölgede Mâlikî mezhebini yaymaya çalıştı. Fatımî Halifesi Müstansır-Billâh, Zîrîler’i cezalandırmak amacıyla Yukarı Mısır’daki Benî Süleym ve Benî Hilâl kabilelerini Trablusgarp ve İfrîkıye’-ye göç etmeleri için teşvik etti. Zîrîler hanedanının elindeki toprakları kendilerine verdiğini ve yaptıkları şeylerden dolayı cezalandırılmayacaklarını bildirdi. Kısa sürede bölgeye hâkim olan bu iki kabile İfrîkıye eyaletini aralarında taksim etti. Benî Süleym’e Berka. Benî Hilâl’e Trablus düştü. Berberiler’in büyük bir kısmı yurtlarını terkedip güneydeki dağlık bölgelere ve çöllere çekildi. Ordusu bozguna uğrayan Muiz, Kayrevan’a çekildiyse de orada tutunamayarak (449/1057) Mehdiye’-deki oğlu Temîm’e sığındı. Topraklarının büyük bir kısmını Benî Hilâl’e kaptıran Zî-rîler’in hâkimiyeti Temîm b. Muiz zamanında (1062-1108] sahil şeridinde Sûse’-den Kâbis’e kadar olan bölgeyle sınırlıydı. Bu tarihten itibaren daha çok sahil boyu ve Akdeniz’deki adalarla ilgilenen Zîrîler Ceneviz, Pisa ve Norman ordularıyla savaştılar. Zîrîler giderek güçlerini kaybederken Sicilya Kralı Ruggerio Normanno’nun S41 (1146) yılında gönderdiği ordu İfrîkıye’deki Zîrî hanedanına ve Libya’daki Benî Hazrûn iktidarına son verdi. Ancak Trablusgarpta altı ay kaldıktan sonra iç taraflardaki Araplar’la anlaşan Berberiler’in saldırılarından emniyette kalamayacağını anlayarak idareyi ahalinin seçkinlerinden Yahya b. Matrûh’a bırakıp çekildi. S55 (1160) yılına kadar Libya’yı Sicilya adına yöneten Yahya b. Matrûh aynı yıl Mağrib’de kurulan Muvahhidler Devleti’ne bağlandı. Murâbıtlar Devleti’nin kurucusu Yûsuf b. Tâşfîn’İn soyundan gelen ve Mayorka adasının hâkimi olan Ali b. Ganiye, atalarının devletini yeniden diriltmek için Muvahhidler’le mücadele ederken Bağdat Abbasî hi\âf etine bağlılık belirterek yardım istedi. Bunun üzerine Selâhaddîn-i Eyyûbî’nin yeğeni Takıyyüddin Ömer’in kölelerinden Şere-feddin Karakuş, emrindeki askerî birlikle Mısır’dan gelerek Fitan bölgesinde Keyvâre asıllı Benî Hattâb’ın idaresindeki Zevîle’yi ele geçirdi; ardından çevredeki diğer bazı şehirleri ve Trablus’u zaptetti. S81’de (1185) Trablusgarp’a gelen Ali b. Ganiye Karakuş, Benî Hilâl ve Benî Süleym Arapları ile kurduğu ittifak sayesinde Tunus ve Mehdiye şehirleri dışında bütün İfrîkıye eyaletini ele geçirdi. Ali b. Ganiye birkaç yıl sonra ölünce yerine geçen kardeşi Yahya İle Karakuş arasındaki ittifak bozulunca bağımsız hareket ettiler. Yahya Cerîd, Kayrevan, Mehdiye, Trablus, Kâbis ve Tunus’u zaptetti.
Benî Ganiye ve Karakuş’a karşı verdiği mücadelede üstünlük sağlayan Muvah-hid Hükümdarı Muhammed en-Nâsır, 603’te (1206-1207) Mehdiye ve Tunus’u alarak Ebû Muhammed Abdülvâhid b. Ebû Hafs’ı İfrîkıye’ye vali tayin etti. İfrîkıye bundan sonra Hafsîler’in idaresine geçti (625/1228). 723 (1323) yılına kadar Libya bölgesi Hafsîler hanedanına bağlı kaldı. Hafsîler’in iç karışıklıklar yüzünden zayıfladığı bu dönemde Trablusgarp’ta kısa zaman içinde yönetim birkaç defa el değiştirdi. Sonunda Hevvâre’nin Zâkûga koluna mensup Sabit b. Ammâr şehre hâkim oldu, böylece Ammâroğulları (Benî Ammâr) hanedanının temeli atıldı (727/ 1327). Sâbit’in ardından oğlu Muhammed, ondan sonra bunun oğlu Sabit Trablus’u yönötti. 756’da (1355) Ceneviz Amirali Philippo Doria Trablusgarp’ı ele geçirdi. Ancak beş ay sonra şehri Merinîler’e tâbi Kâbis ve Cerbe Emîri Ebü’l-Abbas Ahmed b. Ali el-Mekkî’ye 30.000 miskal altın karşılığında sattı. Şehir bir müddet Ahmed el-Mekkî ve oğlu Abdurrahman’m yönetiminde kaldı. Güneyde ise XIV. yüzyılda Fas’tan gelerek Fizan’da kurdukları Merzuk şehrini merkez yapıp bölgenin hâkimiyetini ele geçiren Evlâd-ı Muhammed, Kânım Sultanlığı’nı saldırılarıyla rahatsız etmeye başlayınca adı geçen sultanlık Fi-zan’ı aldı ve Osmanlı hâkimiyetinin sağlanmasına kadar burayı bir müddet idare etti.
Hafsîler’in 771 ‘de (1369-70) Tunus’a yeniden hâkim olmaları üzerine, daha önce Ammâroğullan’ndan kaçıp İskenderiye’ye giden Ebû Bekir b. Muhammed, Trablusgarp’ı tekrar ele geçirerek (772/1370-71) Benî Ammâr hanedanını yeniden kurdu ve Hafsıler’e arzettı. Ondan sonra gelen yöneticiler kendi içlerindeki çekişmeler yanında bazan Hafsîler’den bağımsız davrandılar, bazan onlara tâbi oldular. Şehir bu arada Sicilya kralının, ardından da Hafsîler’in eline geçti ve Am-mâroğullan hanedanına son verildi (803/ 1401). Bu dönem İspanyolların burayı istilâsına kadar devam etti.
İspanyollar, Endülüs’teki müslüman şehirlerini birer birer ele geçirdikleri gibi güçlerini Kuzey Afrika’ya yönelterek buradaki şehirleri de zaptetmeye başladılar. 916 (1510) yılında Kastilyalı V. Ferdinand’ın Petro de Navarro kumandasında gönderdiği ordu Trablusgarp’ı Hafsîler’in elinden aldı, halkın bir kısmını kılıçtan geçirdi, geri kalanları da şehir merkezinden uzaklaştırdı. Şarlken zamanında şehrin surlarını yükseltmeleri şartıyla ahalinin geri dönmesine izin verildi. 937’de (1530) burayı Malta şövalyelerine (İsbitâriyye) veren Şarlken, üç yıl sonra Barbaros Hayreddin Paşa tarafından eie geçirilmesine engel olamadı [940/1533-34). Ancak tekrar şehre saldırıp burayı geri alarak hıristiyan din adamlarına devrettiyse de Turgut Reis ve Kaptanıderyâ Sinan Paşa şehri 958 (1551) yılında onların elinden aldılar ve Osmanlı Devleti topraklarına kattılar. Evlâd-ı Muhammed’in elindeki Fizan ise 985’te (1577) Osmanlı hâkimiyetine girdi.
- Libya Mimarisi, Eserleri, Hakkında Bilgi
- Libya -Dil ve Edebiyat- Hakkında Bilgi
- Libya -İlmi Hayat, Eğitim, Öğretim- Hakkında Bilgi
- Libya -Dini Hayat, Mezhepler, Tarikatlar- Hakkında Bilgi
- Libya Tarihi -Osmanlı Dönemi- Hakkında Bilgi
- Libya Tarihi (1943-2012) Hakkında Bilgi
- Libya Tarihi -İtalyan İşgali Dönemi (1911-1943)- Hakkında Bilgi
- Libya Tarihi -Başlangıçtan İslam Fethine Dek- Hakkında Bilgi
- Libya Ekonomisi, Fiziki, Beşeri Coğrafya, Hakkında Bilgi
- Libya Başkenti, Nüfusu, Yüzölçümü, Önemli Şehirleri, Hakkında Bilgi
TDV İslâm Ansiklopedisi