Me’âlîmü’t-tenzîl. Feırâ el-Begavî’nin (ö. 516/1122) Kur’ân-ı Kerîm tefsiri.
Müellif mukaddimede eserin telif sebebini ve orta hacimde bir tefsir yazmayı amaçladığını belirtmiştir. Burada ayrıca tefsir, siyer, ahbâr ve kıraatle ilgili rivayetlerin kimlerden, hangi isnadlarla alındığı zikredilmiş, Kur’an okumanın ve Öğretmenin faziletleri, tefsir, te’vil ve yedi harf gibi konular hakkında bilgi verilmiştir.
Me’âlîmü’t-tenzîl’de açık, koiay ve tekellüften uzak bir üslûp kullanılmıştır. Tefsire geçilmeden önce sûrenin adı, âyet sayısı. Mekkîveya Medenî olduğu, nerede hangi olay hakkında indiği belirtilmiştir. Âyetler üzerinde önce lügat bakımından açıklamalar yapılmış, ardından âyetin diğer âyet ve hadislerle tefsirine geçilmiş, sahabe ve tabiîn görüşlerinden yararlanılmış, kıraat vecihlerinin izahına geniş şekilde yer verilmiş, şâz kıraatler zikredilmiş, sarf ve nahiv tahlilleri yapılmıştır. Sahabe tefsirini nüzul sebebi ve nesih gibi sadece ashabın bilebileceği konularda merfû hadis, diğer konularda ictihad olarak değerlendiren Begavî’nin bazan onların görüşlerine muhalefet ettiği olmuştur. Müellifin hadis alanındaki otoritesi âyetlerin tefsiri sırasında açıkça görülmektedir. Hadislere sıkça başvurulmakta olup senedlerin hemen hepsinin bizzat müellife dayanması eserin başta gelen özelliğidir. Me’âlimü’t-tenzîl’de İsrâiliyat’a da yer verilmekle birlikte müellif bunları yer yer tenkit süzgecinden geçirmiş ve bazılarını reddetmiştir.
Âyetin âyeti neshi yanında âyetin sünneti ve sünnetin âyeti neshedebileceği, neshin haberlerde değil ancak emir ve yasaklarda olabileceği ve sadece rivayetle bilinebileceği görüşünde olan Begavî müteşâbih âyetlerin tefsirinde iman ve teslimiyet prensibiyle hareket etmiştir. Kelâm hükümlerini içeren âyetlerin tefsirinde uzun tartışmalara yol açan ihtilaflı konulara kısa açıklamalarla değinilmiş, bunda müellifin Selef yolunu izleme anlayışı ve sünnete hâkimiyeti etkili olmuştur. Fıkhî meselelerin genişçe ele alındığı eserde az da olsa işârî tefsirlere yer verilmiş, Mu’tezile açıkça reddedilmiş, dilcilerin nasla çatışan görüşlerine karşı çıkılmış, Râfizîler’in tefsirlerinden kaçınılmıştır.
Müellifin hadisteki titizliğini akîde ve ahkâm dışındaki kıssalar, haberler ve İs-râiliyat’a dair konularda göstermemesi onun en çok eleştirilen yönü ise de bu tür rivayetler genellikle İslâm’a aykırı olmayan ve senedi verilerek, bazan da eleştirilerek zikredilen bilgilerle ilgilidir. Rivayet zenginliği yanında ictihadî görüşlere, akaid, fıkıh, nahiv ve dil gibi konularda yapılan açıklamalara bakıldığında hem rivayet hem dirayet tefsiri özelliği taşıdığı görülen eserin telifi sırasında Ali b. Ebü Talha, Atıyye el-Avfî ve İkrime el-Berberî yoluyla İbn Abbas’tan gelen tefsirlerle birlikte adları ve geliş yollan mukaddimede zikredilen Mücâhid, Atâ b. Ebü Rebâh, Hasan-ı Basri, Ebü’İ-Âliye er-Riyâhî, Muhammed b. Kâ’b el-Kurazî, Zeyd b. Eşlem, Kelbî, Dahhâk, Mukâtil b. Hayyân, Mukâtil b. Süleyman ve Süddî gibi âlimlerin tefsirle ilgili rivayetlerinden yararlanılmıştır. Tefsir alanında Yahya b. Ziyâd el-Ferrâ’nın Me’âni’İ-Kur’ân’ı, Ebû Ubeyde’ninMecdzii’i-Kur’cm’ı, ibn Kuteybe’nin Garîbü’i-Kur’ân’ı, İbn Ce-rîr et-Taberî’nin Câmicu’!~beyân Zec-câc’ın Mecâni’l-Kur’ân’ı, Muhammed b. Hasan en-Nakkâş’ın Şirö’ü’ş-şudrir’u, Vâ-hidî’nin el-Vasît ve eserin temel kaynağı olan Sa’lebî’ninei-Keş/ve’i-beyân’i; hadis alanında ise Şafiî’nin İhtilâf ü’l-ehâ-dfş’i, Ahmedb. Hanbel’ineJ-Müsned’i, Buhârî, Müslim ve Tirmizî’nin eş-Şahîh’-leri. Ebû Davud’un es~Sünen’\, Hattâbî’-ninMe’oiimü’s-Sünen’i eserin kaynakları arasında yer alır. Kıraatler konusunda İbn Mihrân en-Nîsâbûrî’nin el-Ğâye ti’l-kırâ*âü’i-caşr’ tarih alanında Vehb b. Münebbih’in el-Mübiede’i, İbn İshak’ın Megazi’si ve Sa’lebî’nin ‘Arâ’isü’l-mecalis’ı faydalanılan diğer kaynaklardır.
Me’âlimü’t-tenzil yazıldığı dönemden itibaren çok rağbet görmüş, daha sonra birçok esere kaynak olmuş, bu konuda ilk sırayı Ali b. Muhammed el-Hâzin’in Lübâ-bü’t-te\îl ti me^âni’t-tenzîn almıştır. İbnKesîr Tefsîrü’i-Kur’âni’l-‘azim’de. İbnü’l-Cevzî Zâdü’i-mesîr’de. Cemâled-din el-Kasımî Mehâsinü’t-teVîl’de. Zerkeşî el-Burhân ti ‘ulûmi’l-Kur^âriöave Süyûtî el-İtkân ti’ulûmi’l-Kur’ân’da ondan yararlanan müelliflerden bazılarıdır.
Çeşitli kütüphanelerde ve özellikle İstanbul’da pek çok yazma nüshası bulunan Mecâlimü.’t-tenzîl”\n ilk neşri taşbaskı olarak dört cilt halinde gerçekleştirilmiş (Bombay 1269), daha sonra tekrarlanan bu baskının (Bombay 1309) ardından eser Hâzin’İn ve İbn Kesîr’in tefsiriyle birlikte basılmıştır. Mecâîimü’t-tenzîl Hâlid Abdurrahman el-Akve Mervân Süvâr tarafından tahkik edilmiş Yûsuf Abdurrahman el-Mar’aşlî bu baskılardan ilkini esas alarak eserin hadisleri için Fihrisü ehodîşi Tetsîri’l-Beğavî adıyla bir fihrist hazırlamıştır (Beyrut 1411/1990). Kitap ayrıca Muhammed Abdullah en-Nemr, Osman Cum’a Damîriyye ve Süleyman Müslim el-Haraş’ın tahkikiyle sekiz cilt halinde neşredilmiştir.
Me’âlimü’t-tenzîl üzerinde Ali Eroğlu Müfessir Bağavi, Hayaîıve Tef şirindeki Metodu, Saffet Bakırcı Meâlimü’t-Tenzil’in Rivayet Tefsirleri İçindeki Yeri, Bedreddin b. Affân Me’âli-mü’-tenzîl: min evveîi’î-kitâb ilâ nihayeti Câmiatü’l-imâm Muhammed b.Suûd el-İslâmiyye Usûlü’d-dîn el-Kur’ân ve ulûmüh adıyla birer doktora tezi hazırlamışlardır. İbrahim Şerifin el-Beğovî el-Ferrâ ve tefsîruhû li’l-Kurâni’l-Kerîm (Kahire 1406/1986) ve Afâf Abdülgafûr Hamîd’in el-Beğavî ve menhecühû fi’t-tefsîr (Bağdad 1982) adlı çalışmaları da burada zikredilebilir.
TDV İslâm Ansiklopedisi