Minyatür. Genellikle el yazması kitaplarda yer alan küçük boyutlu renkli resim.
Kelime, Ortaçağ Avrupası’nda hazırlanan el yazmalarının bölüm başlarında metnin ilk harfinin etrafına kızıl-turuncu minium ile [sülüğen, sülyen, kırmızı kurşun tozu] yapılan miniatura adlı tezhipten gelmekte ve “sülüğenle boyanmış” anlamını taşımaktadır; ancak zamanla minör (küçük) kelimesinin etkisinde kalarak “küçük (resim)” anlamını da kazanmıştır. İslâm sanatında minyatüre “tasvir”, minyatür sanatçısına “musavvir” veya “nakkaş” adı verilmiştir. Metni açıklamak amacıyla kitap sayfalarına veya bir aibüm içinde toplanmak için tek yaprak halinde suluboya ve altın, gümüş yaldızla yapılan minyatürler, ışık-gölge oyunlarıyla derinlik duygusu kazandırılmayan küçük boyutlu resimlerdir. Papirüs, parşömen ve fildişi gibi farklı malzemeler üzerine yapılan küçük resimlere de minyatür denilmekte ve bunların ilk örneklerinin eski Mısırlılar’a ait olduğu görülmektedir.
İslâm Minyatür Sanatı. Fırat’ın doğusundaki İlkçağ uygarlıklarının kültür mirasına sahip İran ve Mezopotamya’yı içine alan Geç Antik Doğu, Fırat’ın batısındaki Suriye ve Anadolu’dan Kuzey Afrika’ya kadar uzanan toprakların Helenistik ve Roma mirasına sahip Geç Antik Batı ve VII-VIII. yüzyıllarda İslâm dünyasına katılan Orta Asya, Uzakdoğu sanatlarının etkisiyle oluşmuştur. İslâm minyatürlerinin mevcut en eski Örnekleri XII-XII. yüzyıllara aittir. Fakat papirüs üzerine yapılmış bazı desenler, daha önce de Mısır’da Fâtımîler’in bir resim geleneğine sahip olduğunu göstermektedir. İlk İslâm fetihlerinden sonra İran’da Zerdüştî rahiplerinin elinde bulunan bazı resimli yazmaların müslüman sanatçılara örnek teşkil etmiş olabileceği düşünülmektedir. Ancak İslâm minyatürlerini asıl etkileyenin Maniheizm olması mümkündür. Maniheizm’in kurucusu, müslümanların “Mâni-i nakkaş” dedikleri Mani ressamdı ve öğretisini yaymak amacıyla yazdığı kitapları resimlerle süslemişti. Onun Sâsânî Hükümdarı I. Behram tarafından 276 yılında öldürülmesinin ardından inananları takibata uğramış ve zamanla doğuya göç ederek dinlerini İç Asya’da Uygurlar arasında yaymışlardı. Uygurlar’ın başşehri Hoço’da (Doğu Türkistan) Alman bilim adamı Albert August von Le Coq tarafından ortaya çıkarılarak 1923’te yayımlanan Maniheist Uygur minyatürleri, figür tipleri ve kompozisyon anlayışı bakımından Selçuklu minyatürlerinin öncüleri sayılmaktadır.
- Minyatür Sanatı, Osmanlı Minyatürleri, Osmanlılarda Minyatür
- Minyatür Sanatı, Özbek, Müslüman-Hint Minyatürleri
- Minyatür Sanatı, Selçuklu Minyatürleri, Selçuklularda Minyatür
- Minyatür Sanatı, Safevi Minyatürleri, Safevilerde Minyatür
- Minyatür Karakoyunlu, Akkoyunlu Türkmen Minyatürleri
- Minyatür Sanatı, Timurlu Minyatürleri, Timurlularda Minyatür
- Minyatür Sanatı, İlhanlı ve Sonrası Minyatürleri, İlhanlılarda Minaytür
TDV İslâm Ansiklopedisi