Mukaddimetü’l-edeb. Zemahşerî (ö. 538/1144} tarafından yazılan sözlük.
Tefsir, hadis, kelâm, dil ve edebiyat âlimi Zemahşerî’nin Arapça öğrenmek isteyen Hârizmşahlar Devleti Hükümdarı At’ sız b. Muhammed için kaleme aldığı eser, Arapça kelimelerle kısa cümlelerden oluşan bir sözlüktür. Zemahşerî’nin muhtemelen ölümünden birkaç yıl önce yazdığ Mukaddimetü’l-edeb isimler, fiiller, harfler, isim çekimi ve fiil çekimi olmak üzere beş bölüme ayrılır. İsimler bölümü eserin dörtte birini, fiiller bölümü dörtte üçünü oluşturur. Diğer bölümler ise birkaç sayfadan ibarettir. İsimler bölümünde kelimeler konularına göre sıralanmış ve hei ismin çokluk şekli de kaydedilmiştir. Bl bölüm şu konulardaki kelimeleri içerir: Zaman kavramları, gökyüzü, yeryüzü, madenler, yollar ve yolculuklar, su ve sularda yaşayan varlıklar, bitkiler, çiçekler, tarım meyve ve sebzeler, yerleşim birimleri, canlı varlıklar ve çeşitli soyut kavramlar, din terimler, zanaatlar, meslekler ve bunlar la ilgili aletler, eczahane ve bakkaliye nesneleri, yemekler, giyim kuşam, sayılar, al ve silâhlar, evcil ve yabani hayvanlar, kuşlar, renk isimleri. Zamirler, zarflar, ünlemler ve diğer bazı gramer unsurları da bı bölümde incelenmiştir. Fiiller bölümünde fiiller bab denen kalıplara göre az harflilerden çok harflilere doğru gruplandırılmış, her bab kendi içinde ilgili fiilin harflerinin türüne ve Arapça’da uygulanan alfabetik sıraya göre düzenlenmiştir. Ayrıca her fiilin masdan ve gerekiyorsa geniş zaman kipi de gösterilmiştir. Harfler bölümünde isim ve fiil dışında kalan diğer gramer unsurlarına yer verilmiş, son iki bölümde isim ve fiil çekimleri ele alınmıştır
Mukaddimetü’l-edeb’de kelime, ibare ve kısa cümlelerden oluşan Arapça metnin altında nüshaların çoğunda tercümeler bulunmaktadır. Bunların önemli bir kısmı Farsça, ikis XIV. yüzyıldan itibaren unutulan İran dil Hârizmce, biri Moğolca satır altı tercümelidir. Eserin müellif nüshası elde bulunmadığından bu tercümelerin Zemahşerî’ye ait olup.olmadığı bilinmemektedir. J. G VVetzstein ile onun görüşüne katılan Car Brockelmann, Mukaddimetü’l-edeb’ Arapça-Farsça sözlük sayarken Zeki Velidi Togan Türkçe’yi de dikkate alır. Nuri Yü-ce’nin eserin çeşitli nüshaları üzerinde yaptığı araştırmalarda şu noktalar öne çıkmaktadır: Zemahşerî, eseri Arapça öğrenmek isteyen Atsız b. Muhammed’e İthaf ettiğine göre satır altı tercümelerini de onun ana dili olan Türkçe ile vermiş olmalıdır. Nitekim eserin en eski nüshaları Arapça metnin Türkçe veya Türkçe ağırlıklı tercümelerini içermektedir. Bu durum, Türkçe satır altı tercümelerin bizzat müellif tarafından yapılmış olabileceğini düşündürmektedir. Zemahşerî önsözünde Atsız’ın yüce adının her zaman, her yerde ve bütün dillerde anılmasını istediğini kaydetmektedir. Burada “bütün diller” ifadesiyle o devirde ilim dili olan Arapça yanında Hârizm bölgesinde bilinen Türkçe, Farsça ve Hârizmce’yi de kastetmiş olmalıdır. Bütün bunlar dikkate alındığında Zemahşerî, eğer Mukaddimetü’l-edeb’e Arapça’nın dışında bir dille satır altı tercüme yazmışsa bunun öncelikle Hârizm Türkçesi ile olması gerektiği ortaya çıkmaktadır. Ancak o zamanlarda Hârizm bölgesinde yaygın bir dil olan Farsça ile de tercüme vermiş olması muhtemeldir.
Mukaddimetü’l-edeb’in günümüze ulaşan en eski nüshaları XIII-XV. yüzyıllara aittir. Bunların sayısı yirmiden fazla olup çoğu Hârizm Türkçesi, bazıları da Farsça satır alt tercümelidir. Daha sonra istinsah edilen nüshalardaki tercümeler ise Farsça, Çağatayca ve Osmanlı Türkçesi’yledir. Mukaddimetü’l-edeb, yedi nüshasına dayanılarak İlk defa Arapça-Farsça metin ve Arapça-Latince indeksle birlikte J. G. Wetzstein tarafından yayımlanmıştır. İshak Hocası Ahmed Efendi’nin 1117 (1705) yılında Aksa’l-ereb fi tercemeü’l-Mukaddimeti’l-edeb adıyla Osmanlı Türkçesi’ne yaptığı çeviri bu tarihten 190 yıl sonra basılabilmiştir. A. Fitret’in 1926’da Buhara’da İbn Sînâ Kütüphanesinde rastladığı Farsça, Çağatayca ve Moğolca tercümeli bir nüshayı Nicholas Poppe neşretmiştir. Zeki Velidi Togan, Konya’da bulduğu İran dili Hârizmce satır altı tercümeli önemli bir nüshayı tıpkıbasımı ile birlikte yayımlamış, Johannes Benzing bu nüsha üzerinde çalışarak Hârizmce, Arapça, Farsça transkripsiyonlu metni Latince ve Almanca çevirisiyle birlikte neşretmiştir [Das chwaresmische Sprachmaterial einer Handschrift der Muqaddimat al-adab uon Zamaxsarî, Wies-baden 1968). Benzing her iki nüshadaki Hârizmce malzemeyi daha sonra bir dizinde toplamıştır: Chworesmischer Wortindex. Miteiner Einleitung von H. Humbach. Herausgegeben von Z, Taraf, M. Kâzım İmâm, İran Meclis Kütüphanesindeki yedi nüshanın Arapça metin ve Farsça çevirilerini yayımlamıştır
Mukaddimetü’l-edeb’ûekı Hârizm Türkçesi dil malzemesi üzerine A. N. Borovkov, Kari Heinrich Menges, Ananiasz Zajaczkovvskİ gibi ilim adamları çeşitli makaleler yazmıştır. Hârizm Türkçesi’ni içeren en kapsamlı yayımı Nuri Yüce yapmış ve nüshalardaki nâdir kelimelerle ilgili araştırmalarını şu makalelerde ele almıştır: “Neu festgestellte Wörter und Wort-bedeutungen im Choresmtürkischen Religious and Lay Symbolism in the Altaic World and Other Papers Zemahşerrnin Mukaddimetü’l-edeb’ınde geçen problemli birkaç kelime” Mukaddimetü’l-edeb Arapça, Farsça ve Orta Türkçe söz varlığı bakımından zengin bir hazine niteliğindedir. Özellikle Mâverâünnehir ve çevresindeki Türk lehçelerinin bazı nâdir kelimelerini içermesi önemini daha da arttırmaktadır.
TDV İslâm Ansiklopedisi
vikipedi