Abraş Nedir, Ne Demek, Sözlük, Kelime Anlamı

abraş Ar. abr¥ş

sf. 1. Alaca benekli: Abraş at. 2. Klorofil azlığından dolayı açık renkte lekeleri olan (bitki yaprağı). 3. Çarpık, eğri, düzgün olmayan. 4. Ters, kaba, görgüsüz (kimse). 5. hlk. Çilli, çopur yüzlü, gözleri açık renk olan (kimse). 6. a. hlk. Atın tüysüz yerlerinde görülen uyuza benzer bir hastalık. 7. a. Cildin rengini bozup beyaz benekler ve lekeler yapan hastalık. 8. a. Deseni ve atkısı bozuk halı.

Güncel Türkçe Sözlük


abraş

1. Çilli ve çopur yüzlü, sarı saçlı, açık renk gözlü adam. 2. Yüzü, vücudu alaca benekli, lekeli hayvan ya da adam. 3. Alnındaki beyazlık alt dudağına kadar inen, at, inek, manda, köpek v.b. hayvan. 4. Doru at. 5. Hayvanların kıç taraflarındaki leke. 6. Alaca bulaca, karışık renkli: Aldığın yün abraş çıktı. 7. İki tarafı denk gelmemiş halı. 8. Halıdaki alacalık, renk bozukluğu. 9. Biçimsiz, çirkin. 10. Çarpık, eğri. 11. Şaşı: Şu çocuk abraş bakıyor. 12. Sert huylu, ters, kaba, muaşeret bilmez. 13. Patavatsız, sözü hoşa gitmeyen. 14. Tedirgin edici, obur. 15. Tembel, uyuşuk, ağır canlı. 16. Pinti, hasis. 17. El ve yüzde, beyaz lekeler halinde olan bir çeşit deri hastalığı. 18. Çil. 19. Yarı olmuş, iyice kararmamış üzüm. 20. Benekli, iyi kurumamış tütün yaprağı. 21. Düzgün olmıyan, pütürlü, pürüzlü deri.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


abraş

Önüne gelen taş veya toprak sebebiyle yana doğru eğilen filiz.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


abraş

Bağdaş.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


abraş

1. Sarışın, çilli yüzlü kimse. 2. Çirkin, biçimsiz. 3. Çopur yüzlü.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


abraş İng. snip

Atlarda burun ucunda görülen beyazlık.

BSTS / Veteriner Hekimliği Terimleri Sözlüğü

Daha yeni Daha eski