Afife Jale (1902, İstanbul – 24 Temmuz 1941, İstanbul), ilk Türk kadın tiyatro oyucusu.
13 Nisan 1919 tarihinde, Hüseyin Suat‘ın “Yamalar” adlı oyununda, Emel rolü ile ilk kez sahneye çıktı. Asıl ismi Afife olan sanatçı, bu oyunda “Jale” takma ismini kullanmış ve daha sonraları Afife Jale adıyla anılmaya başlanmıştır. Babası Hidayet Bey, annesi Methiye Hanım, kardeşleri Behiye Hanım ve Salâh Bey’dir.
Kariyeri
Babası Hidayet Bey, onun tiyatrocu olmasına karşıydı ve oyunculuğu hafiflik olarak görmekteydi. Afife evden ayrılmak zorunda kaldı. Tek destekçisi annesi Methiye Hanım’dı. İki kardeşinden Behiye evliliğinden dolayı, ağabeyi Salâh da işinden dolayı İstanbul dışındaydı. Yazar Selim İleri onun evden ayrılması hakkında şöyle demiştir: “Aileden koptuğu düşünülemez Afife Jale’nin. Sonuna kadar aileyle bağı devam ediyor. Sonuçta aile hem tiyatrocu olması dolayısıyla ona karşı yadırgayıcı da yaklaşım göstermiş ama sonuna kadar onu bırakmamış. Çünkü en düşkün zamanlarında da yine erkek kardeşinin evinde kalıyor. Tabi aile herhalde, mecburi olarak biraz uzak durmak zorunda kalmış. Fakat sonuna kadar koruduklarını zannediyorum.”
Darülbedayi’deki oyunları polis tarafından basılmaktaydı. “Tatlı Sır” adlı oyunu polis tarafından basıldığında Ermeni bir tiyatro oyuncusu olan Kınar Hanım tarafından arka bahçeden kaçırılan sanatçı, “Odalık” oyununu sahnelerken yine polis baskınıyla karşılaşması sonucu makine dairesinden kaçırılarak polisin elinden kurtulmayı başardı. O dönemki Dahiliye Nezareti (şimdinin İçişleri Bakanlığı) yayınladığı bir bildiriyle Müslüman Türk kadınlarının sahneye çıkmasını yasakladı ve bu durumu Darülbedayi yöneticilerine bildirdi. Darülbedayi yöneticileri artan baskılar nedeniyle Afife’nin Darülbedayi’deki ücretli görevine de son verdi. Bu dönemde maddî sıkıntılar da çekmeye başladı. Yaşadığı sıkıntılar nedeniyle şiddetli baş ağrıları çekmeye başladı. Doktoru morfinle tedavi yoluna gidince sanatçı morfin bağımlısı oldu.
1923’te Atatürk’ün emriyle Türk kadınları sahneye çıkabilmeye başladı ve Afife’nin korkuları son buldu. Anadolu’da turneye çıkan sanatçı yeni tiyatro ile Kadıköy’de sahne aldı. Ancak morfin bağımlılığı sanatçının sağlığını iyice bozdu. Bu yüzden tiyatroyu bırakmak zorunda kaldı.
Evliliği
Tiyatroyu bıraktıktan sonra büsbütün mutsuzluğa kapılan sanatçı, 1928’de bir arkadaşıyla Hafız Burhan‘ı dinlemeye gittiklerinde ona tamburuyla eşlik eden Selahattin Pınar ile tanıştı. Pınar ile 1929 yılında evlendi. Selahattin Pınar, “Nereden Sevdim O Zalim Kadını” gibi birçok ölümsüz şarkıyı onun için bestelemiştir. Ancak Afife’nin morfin bağımlılığı kontrol edilemez hale geldi ve evliliklerini kötü etkiledi. 1935 yılında boşandılar.
Ölümü
Afife Jale, uyuşturucu bağımlılığından kurtulamadı ve Darülbedayi’deki dostlarının yardımıyla Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne yatırdı. Yaşamının son yıllarını burada geçiren sanatçı, 1941’de (39 yaşındayken) burada vefat etti.
Günümüzde Yapı Kredi Sigorta tarafından düzenlenen ve gelenekselleşmiş hale gelen Afife Tiyatro Ödülleri her yıl sanatçının anısına düzenlenmektedir.