Avni Arbaş (d. 1919 İstanbul- ö. 16 Ekim 2003 İzmir, Foça)
Sağlam bir stilizasyonla ince duyarlıkları birleştiren Türk ressam.
İlköğrenimine babasının görevi sebebiyle bulunduğu Aydın’da başladı. İlk resim öğretmeni sayılabilecek babasının 1929 senesinde Sivas’ta ölümü üzerine annesi ile birlikte geldiği İstanbul’da Galatasaray Lisesi’ne kayıt oldu. O günün Galatasaray Lisesi öğrencileri ve günümüz ressamları Cihat Burak ile Selim Turan’la birlikte asker ressamlardan Mehmet Ali Bey’in öğrencisi oldu. Dönemin Akademi hocaları İbrahim Safi ile Naci Kalmukoğlu’nun atölyelerinde çalıştı. 1937 yılında şimdiki adıyla Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi olan dönemin Devlet Güzel Sanatlar Akademisi orta kısmına girmek üzere Galatasaray Lisesi’nden ayrıldı. İbrahim Çallı ve Leopold Levy’nin atölyelerinde çalışan Arbaş, Akademi’de kaldığı dokuz yılın son dönemlerinde Devlet Resim ve Heykel Sergilerine katıldı. 1946’da okulu bitirdikten sonra; dönemin Maarif Vekili (Milli Eğitim Bakanı) Hasan Ali Yücel’in çabalarıyla düzenlenen “Yurt Gezileri”ne katılarak Siirt’e gitti.
Fıransız Hükümeti’nin bursu ile Paris’e giden sanatçı 1951’de Türkiye’de Maya Galerisi’nde, 1954’te ise Paris’te Mahmut Makal’ın “Bizim Köy” adlı kitabından esinlenerek yaptığı çalışmaları ile ilk sergilerini açtı. 1943 yılında evlendiği eşi Zerrin’in ölümü üzerine 1958’de Henriette Lapouge ile ikinci evliliğini yaptı. 1966’da Henri Montherlant’ın 3. cildini onbeş Litho (Taş baskı) çalışmasıyla resimledi.
1977 senesinde Türkiye’ye döndü ancak; askerliğini yapmadığı gerekçesiyle vatandaşlığını kaybettiğini öğrenince sıkıntılar yaşadı. Verdiği mücadele sonunda vatandaşlığını yeniden elde etti. Bu dönemde ağırlıklı olarak Mustafa Kemal portrelerinin yanı sıra, “İstanbul” ve “Boğaz” konulu yapıtlar üretti. Paris’te iken zaman zaman Paris’e uğrayan Nazım Hikmet’in karakalem portrelerini de çalışan sanatçı, 2003’te kansere yenik düşerek; yaşamını sürdürdüğü İzmir’in Foça ilçesinde 84 yaşında öldü.