Batı Müziğinde Klasik Dönem
Avrupa müziğinde Barok dönem, J.S. Bach’ın yapıtlarıyla doruk noktasına ulaşmıştır. Sonraki besteciler Bach’ın müziğinden yararlanarak yeni arayışlara yönelmişler, bu arayışlar da müzikte yeni bir dönemin başlamasını sağlamıştır. Klasik dönem bestecileri Barok bestecilere oranla daha değişik bir yazı tarzı benimsemişlerdir. Barok dönemde ana öğe durumunda olan ve kendi içinde bütünlük taşıyan ayrı ayrı “çizgi” lerin bir doku oluşturacak biçimde birleştirilebilmesi anlamına gelen kontrpucın, Klasik dönemde bu özelliğini sürdürememiştir. Onun yerini, akorları bir dizi halinde görmek ve bunların arka arkaya getirilişinde belirli kurallara uymak anlamına gelen armoni ya da armonik düşünüş almıştır. Klasik dönemde çalgı kullanımı bir hayli gelişmiş, nefesli çalgıların işlevleri geliştirilerek senfonik orkestranın oluşumu sağlanmıştır.
Bach’ın oğullarından P.E. Bach ve J.C. Bach Klasik dönemin başlamasında önemli etkileri olmuş bestecilerdir. J.C. Bach’m yapıtlarıyla klavsen, Barok çağdaki sürekli bas çalgısı olmaktan çıkmış, seslerin özgürce işlendiği bir çalgı konumuna gelmiştir. Klavsenin bu biçimde kullanılması Viyana Klasik Okulu ile daha da gelişecek olan yeni konçerto anlayışının doğmasını sağlamıştır. Klasik dönemde sonat formu da gelişmiş, sergileme gelişme yeniden sergilemeden oluşan biçimini almıştır. P.E. Bach sonatlarında biçim kaygılarından iyice uzaklaşıp, gelişme bölümlerinde kendine özgü bir anlatımı denemiştir. Bu ve buna benzer çalışmalarla Barok dönemdeki biçim yetkinliği kaygısı yerini anlatımdaki uyuma bırakmıştır. Bach’ın iki oğlunun yanı sıra Mannheim Okulu bestecileri de Klasik dönemin oluşumunda önemli bir rol oynamışlardır. Bu okulun kurucularından Johann Stamitz daha çok orkestra müziği üzerinde çalışmış, senfoni yazmanın sorunlarına eğilmiştir. Bu çalışmalar, anlatımı güçlendirmek için kullanılan crescendo ve decrescendo (ses şiddetinin giderek yükselmesi ve alçalması) gibi öğelerin ortaya çıkmasını sağlamıştır. Tüm bunlar Viyana Klasikleri adıyla anılan Haydn*, Mozart ve Beethoven’in yapıtları için önemli birer kaynak olmuştur. Klasik anlayış bu bestecilerin yapıtlarıyla biçimlenmiş; senfoni, sonat, konçerto ve opera klasik yapıya, onların yapıtlarında kavuşmuştur. Haydn, Mozart ve Beethoven yapıtlarıyla Romantik dönemin hazırlayıcısı olmuşlardır. Hemen hemen tüm romantik besteciler onların yapıtlarından etkilenmiş ve yararlanmıştır.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi