el-Akidetü'n-Nizamiyye Kitabı, Özellikleri, Hakkında Bilgi

el-AKİDETÜ’N-NİZAMİYYE

Eş’arî âlimlerinden Ebü’l-Meâlî el-Cüveynî’nin (ö.478/1085) akaide dair risalesi.

Cüveynrnin Nizâmülmülk’e takdim et­mek üzere yazdığı için el-Akîdetü’n-Nizâmiyye fî erkâni’l-İslâmiyye adını verdiği eserin aslı, adından da anlaşıla­cağı üzere, temel itikad ve fıkıh konula­rını ihtiva etmekteydi. Eser Cüveynrden Gazzâirye, ondan da Eş’arî kelâmcılarından Ebû Bekir İbnü’l-Arabiye geçmiş, İbnü’l-Arabî kitaptan Şâfıîler dışındaki müslümanlann da faydalanmalarını sağ­lamak düşüncesiyle fıkıh konularını çı­kararak geri kalan kısmını müstakil bir akaid risalesi haline getirmiş ve eser onun ihtisar etmiş olduğu bu yeni şek­liyle günümüze kadar gelmiştir.

el-Akidetü’n-Nizâmiyye, klasik ke­lâm kitaplarından farklı bir üslûp taşır. Cüveynî. eş-Şâmil ve el-İrşâd’ını kelâm metoduna göre telif ettiği halde, ashap ve tabiînin akaid konularında te’vile baş­vurmamış olmalarını dikkate alarak el-Akidetü’n-Nizûmiyye’de bu selef me­todunu seçmiş, temel ilke olarak tesli­miyeti (tefviz) benimsemiştir. Risalede aklî hükümlerle zarûrât-ı dîniyyenin yer aldığı bir girişten sonra Üâhiyyât. nübüvvât ve sem’iyyat bahisleri in­celenmiş. Allah’ın sıfatlan ile İlgili olarak ortaya konan genel prensipler yer yer hadislere dayandırılmıştır. Haberî sıfat­lan tevil etmemekle beraber teşbih ve tecsîm’den de kaçınan müellif, “Ciltler dolusu kitaplarla ifade edilecek bilgilerden daha faydalı” diye nitelen­dirdiği “Alemin hudûsü” konusunu, tabiatçı filozofların görüşlerini de dikkate alarak çağdaşlarına nisbetle orijinal bir tarzda işlemiş; ilâhiyyât ve kulların fiilleri konularında Mu’tezile’yi, nübüvvât kısmında ise Brahmanizm’i tenkit etmiş; Hz. Peygamber’in nübüvvetini İs­pat ederken Kur’an’ın icaz yönünü. Al­lah Teâlâ’nın insanları Kur’an’ın benze­rini meydana getirme gücünden yok­sun bırakması (sarfe) ile izah etmiştir. Cüveynrnin son eseri olan el-Akîde-tü’n-Nizâmiyye, onun kelâm metodu karşısındaki son tavrına ışık tutması ba­kımından büyük önem taşır. Risalenin Ebû Bekir İbnü’l-Arabî hattıyla yazılan nüshası Escurial Kütüphanesinde mevcuttur. Bu nüs­ha. M. Zâhid Kevseri tarafından bir mu­kaddimeyle birlikte, yer yer tenkitler ve şerh mahiyetinde notlar konulmak su­retiyle ilk defa 1948’de Kahire’de yayınlanmıştır. Daha sonra Ahmed Hicâzî es-Sekkâ eseri. Topkapı Sarayı Müze­si Kütüphanesi’ndeki bir nüshasıyla Kevserî neşrini karşı­laştırıp metnini ayrıntılı bir şekilde tah­lil ederek yeniden yayımlamıştır. Eser Helmut Klopfer tara­fından Almanca’ya çevrilmiştir (1958).

TDV İslam Ansiklopedisi

Daha yeni Daha eski