ABBAS VESİM ( ? -1760)
Osmanlı hekim. Batı tıbbına açılış döneminin önemli hekimlerindendir.
Kimi kaynaklarda 1689 yılında Bursa’da doğduğu ve Sinoplu hekim Ömer Şifaî’nin oğlu olduğu belirtilirse de, bu bilgilerin doğruluğu bugüne değin kanıtlanamamıştır. Kimi belgelerde adına Vesim Abbas biçiminde de rastlanır; halk arasında ise daha çok Kambur Vesim diye tanınırdı. Buna karşılık, Abbas Vesim’in, Bursalı Ali Münşî ve Ömer Şifaî’den tıp, Ahmed el-Mısrî’den astronomi ve Yanyalı Esad Hoca’dan fizik dersleri aldığı görüşünde kaynaklar birleşmektedir. Yaklaşık 1720 yılından başlayarak kırk yıl boyunca İstanbul’da, Sultanselim Çarşısındaki dükkânında (muayenehane) serbest hekimlik yapmıştır. 1760 (ya da 1762) yılında İstanbul’da ölmüştür.
Abbas Vesim, öncelikle hastalık nedenlerinin araştırılmasına (etyolojiye) önem veren , tedavinin hastalık belirtilerine göre saptanmasının gerekliliğine inanmış bir hekimdir. Tıbbı iyice anlayabilmek için, fizik, mekanik ve deneysel kimya bilgisinin gerekli olduğunu savunur. Bu görüşleri Batı’dan etkilenmiş olmakla birlikte, temel kavramlarda İbn Sina tıbbına bağlı bir hekimdir.
Abbas Vesim’in Düstûrü’l Vesim fî tıbb’ülcedid ve’l-kadîm (“Eski ve Yeni Tıp Konusunda Vesim’in Kuralları”) adlı iki ciltlik kitabı, 18. yy Osmanlı tıbbının en önemli yapıtlarından biri sayılır. Çeşitli organların hastalıklarını, urlar ve ülserler üstüne bilgileri, ayrıca basit ve bileşik ilaçları anlatan dört bölüm ile hekimlere öğütleri (deontoloji) içeren bir önsözü kapsayan yapıtında Abbas Vesim, pek çok Batılı bilim adamını, bu arada 17. yy İngiliz bilgini Robert Boyle’u kaynak gösterir. Yapıtında, Boyle’un yaşadığı dönemde geçerli olan “insan bir alettir” düşüncesine de yer vermiştir. Abbas Vesim’e göre, alet işlediği sürece canlı, işlemediği anda ölüdür; iyi işliyorsa sağlıklı, kötü işliyorsa hastadır.
Hekimlik uğraşının yanı sıra astronomi alanında da çalışmalar yapan ve klasik üslupta Türkçe şiirler yazan Abbas Vesim gerek teori, gerek uygulama düzeyindeki katkılarıyla, eski gelenekten yeni Batılı anlayışa geçiş dönemindeki Osmanlı tıbbının gelişmesine yön vermiştir.
• YAPITLAR: Nehcii’l-buluğ fî şerh~i zic-i Uluğ, 1745; Vesiletü’l-metâlib fî ilmi’t-terâkib (tv); Düsturu l-Vesim fî tıbb’ül-cedid ve’l-kıidîm (ty); Divân-ı Vesim (ty).
• KAYNAKLAR: A. Adıvar, Osmanlı Türklerinde İlim, 1943; S. Akıncı, “Hekim Abbas Vesim Efendi”, Tıp Fakültesi Mecmuası, XXIV (4), 1961: S. Akıncı, “Düstû-rü’l-Vesim fî tıbb’ül-cedid ve’İ-kadim incelemesi ve ortaya çıkardığı sonuçlar”, Yeni Tıp Alemi, (171-172), 1964: S. Unver, Tıbbî Deontoloji, 1945.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi