Alaeddin Halaci Kimdir, Hayatı, Dönemi, Hakkında Bilgi

ALAEDDİN HALACÎ ( ? -1316)

Delhi Türk sultanı. Halac hanedanının Orta ve Kuzey Hindistan’a egemen olmasını sağlamıştır.

Yaşamının ilk yılları ile ilgili fazla bilgi yoktur. Alaeddin Muhammed Şah adıyla da anılır. Halac hanedanının kurucusu Celaleddin Firuz Şah’ın yeğeni ve damadıdır. 1292’de Firuz Şah kendisine Kara ve Udh bölgeleri melikliğini vermişti. Yerini sağlamlaştırmak amacıyla üç yıl sonra Malva’ya girdi ve zengin bir ticaret kenti olan Bhilsa’yı aldı. 1296’da Dekkan bölgesindeki Devagiri kentine saldırdı. Yenilen Hindu racasını çok ağır koşullarla antlaşmaya zorladı. Dekkan bölgesine giren ilk Müslüman hükümdar olması nedeniyle bu olay, Orta Çağ Hindistan tarihinin en önemli olaylarından sayılmıştır.

Kendisiyle görüşmeye gelen Celaleddin Firuz Şah’ı öldürttükten sonra 1296’da Delhi tahtına oturdu. Bundan sonraki on beş yıl boyunca sürekli savaşlarla sınırlarını genişletti. 1303’te Kuzeybatı Hindu krallıkları Gucarat, Rantambor, Çitor ve Rajasthan’ı denetim altına aldı. Moğollar’m yayılmasını önlemek amacıyla kuzeybatı sınırı sağlamlaştırıldı. 1305’te Hindistan’ın merkezindeki Malva, Ucceyn, Çanderi ve Mandavar’ı da egemenliği altına alınca, Kuzey Hindistan’ın tümünü ele geçirmiş oldu, iki yıl sonra Devagiri üzerine düzenlediği sefer sonunda Hindistan’ın en güneyindeki Cape Camiron’a ulaştı. 1311 ’de Delhi tarihindeki en zengin sultan durumuna geldi. Kuzeyde Multan, Lahor, Delhi, güneyde Dvasamud-ra, doğuda Lahnanti ve Sonargaan, batıda Thatta ve Gucarat’a kadar bütün kuzey ve orta Hindistan, Delhi Sultanlığı’mn sınırları içinde bulunuyordu.

Alaeddin Halacî’nin Orta Çağ Türk hükümdarları arasında önemli bir yeri vardır. Büyük bir imparatorluk kurmayı başarmış ve birçok yeni düzenlemeler yapmıştır. Tüm gücü elinde toplayarak, imparatorluğunu genişletmek için her yola başvurmuştur.

Devlete özel bir önem vererek, din adamlarının devlet işlerine karışmasını yasakladı. Geniş imparatorluğun merkezden uzak bölgelerinde bağımsız davranan melikleri denetim altına alarak güçlü bir merkezi yönetim ve düzenli bir ordu kurdu. Çok yaygın bir gizli haberalma örgütü oluşturdu. Kişilerin elinde büyük servetlerin birikmesini önlemek için toprakların bir bölümünü ve vakıfları devletleştirdi. Yeni bir vergi sistemi uygulayarak vergilerin her yerde aynı yöntemlerle toplanmasını sağladı. Kendi sarayı başta olmak üzere tüm içkili toplantıları yasakladı, soylular arasındaki evlenmeleri izne bağladı. İhtiyaç maddelerinin fiyatları denetim altına alınarak, tüccarların yolsuzlukları engellendi. Hindular’ın, özellikle zengin ve toprak sahibi kesimlerine ağır vergiler koydu ve ata binmek, silah taşımak gibi haklarım ellerinden aldı. Ama, geniş halk tabakaları özellikle de Hint Müslümanları, onun yönetiminden hoşnuttular. Uyguladığı ekonomik önlemler sonucu yaşam koşulları düzelmiş yaşam düzeyi yükselmişti.

Yönetimi, zengin ve ayrıcalıklı kesimlerin hoşnutsuzluklarına yol açmıştı. Alaeddin, devlet adamlarını, kendisine bağlayabilmek için, alt tabakalardan ve esirlerden seçiyor; bu da yöneticilerin zengin kesimlerce aşağılanmasına yol açıyordu. Kölesi Kafur’a, devletin en yüksek görevlerini vermiş, onun isteğiyle, vasiyetnamesinde büyük oğlu Hızır Han yerine, beş-altı yaşındaki küçük oğlu Sehabeddin Ömer’i veliaht seçmişti. Alaeddin’in kurduğu devlet, büyük ölçüde onun kişiliğine bağlı olarak ayakta duruyordu. Ölümünden yalnızca dört yıl sonra Halacî hanedanı son buldu ve Delhi Sultanlığı Tuğlukşahlar’m eline geçti.

Alaeddin, askeri gücü ve elde ettiği büyük servet sonucu kendisini Büyük İskender’le özdeşleştirmiş, II. İskender sanıyla para bile bastırmıştır. Yeni bir din kurmayı amaçlamış ama, bu isteği gerçekleştirememiştir. Kültürel ve mimari etkinliklere önem vermiş, kaleler, sarnıçlar, saraylar yaptırmıştır. Onun döneminde Arap ülkeleri ile Orta Asya’dan birçok bilim adamı ve sanatçı Delhi’ye yerleşmiş, Delhi, Müslüman Doğu’nun bilim ve kültür merkezi durumuna gelmiştir.

•    KAYNAKLAR: Y.H. Bayur, Hindistan Tarihi, I, 1946; K.S.Lal, Hıstory of the Khaljis. 1290-1320, 1950; R.C. Majumdar ve K. Datta, An Advanced History of India, 1960.

Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi

Daha yeni Daha eski