Thomas Hill Green Kimdir, Hayatı, Eserleri, Hakkında Bilgi

GREEN, Thomas Hill (1836-1882)

İngiliz, filozof. Kant’ın felsefesini yorumlayarak, İngiltere ve ABD’de tanıtmaya çalışmıştır.

7 Nisan 1836’da Yorkshire’daki Birkın’de doğdu, 26 Mart 1882’de Oxford’da öldü. Rugby ve Balliol kolejlerinde öğrenim gördükten sonra Oxford Üniversitesi’nde felsefe ve tanrıbilim okudu. Oxiord Üniversitesi’nde ahlak profesörü olarak görevlendirildi.

Green’in felsefeye olan ilgisi Kant ve Hegel’in yazılarını okumakla başlamıştır. Kant’ın idealist felsefesinden etkilenmesine karşın, ona kendine göre bir yorum getirmiş, bu felsefeyle tanrıbilim arasında bir bağlantı kurmaya çalışmıştır. Özellikle insan yaşamının temelinde tinsel bir ilkenin bulunduğunu ileri sürmesi, insan bilincinin tanrısal bilinçten kaynaklandığını açıklamaya girişmesi felsefeyle tanrıbilimi bağdaştırma çabasının sonucudur. Bütün düşüncelerini tin kavramı üzerinde yoğunlaştıran, felsefesinin temelini bu kavram üzerine kurmaya çalışan Green’e göre çözüm aranması gereken başlıca sorun tanrısal bilinçtir. İnsan bilinci, temeli bakımından, tanrısal bilince dayandığı gibi, öz olarak da ondan ayrı değildir.

Green’e göre insan varlığının temeli olan tin zaman ve uzayın üstünde, onlarla bağlantılı olmayan bir gerçektir ve evrenseldir. Evrenselliğini tanrısal bir töz oluşundan alır. Tanrı saltık tin olduğundan yarattığı tin, tümel bilinç, birey, evrene, onun kapsadığı bütün nesnelere egemendir. Saltık tinin başlıca özelliği yaratıcı olmasıdır. Saltık tin olan Tanrı saltık tümeldir. Gerçeklik bu tümel varlığın, Tanrı’ nın yaratmasıyla biçimlenen varlık alanıdır, bu alan da tümeldir. Bu nedenle gerçeklik, tümellik, birbirinden bağımsız varlıklar diye düşünülemez, hepsi Tanrı’dan kaynaklanır. Tanrı, tümel tin olduğu gibi tümel bilinçtir de. Tümel bilinç olan Tanrı dışında, bir gerçeklik tasarımı olanaksızdır. Tümel de ancak tümel bilinç olan Tanrı dolayısıyla vardır. Birey bir bilinç varlığıdır, ancak onun bilinci, tümel bilinçten, Tanrı’ dan kaynaklanır.

Bilgi sorununa, bilinç açısından bakan Green’e göre bireyin bilmesi, kavraması tanrısal varlıktan kaynaklanan bir eylemdir. Bütün bilgilerin kaynağı Tanrı’dır. Birey bilinci tümel bilinçle, tanrı ile bağlantılı olduğundan bilme eylemi gerçekleşir. Bu nedenle bireyin varlığında bilginin oluşmasını sağlayan tanrısal bilinçtir.

Tümel ben

Green’e göre insan “ben”i de kendi başma bir varlık değildir, tanrısal ben’le, tümel olan ben’le, bağlantılıdır. İnsan tin ve gövde gibi iki tözden kurulu bir bütündür. Gövde sonlu, tin sonsuzdur. Gövdeye dirilik, devinme, düşünme yeteneği kazandıran tindir. Tinin gövdeden ayrılması ölümü gerçekleştirir. İnsa- nın sonlu bir öğesi durumunda olan gövde bilincin geçici bir organizması niteliğindedir.

Tümel us ve ahlakın ereği

Tümtanrıcı bir kanıya dayanan Green’e göre, ahlak kişinin tümel varlıkla olan ilişkisinden kaynaklanır ve bu nedenle bilinç sorunuyla birlikte ele alınması gerekir. Ahlak eylemi bireysel olandan tanrısala doğru yükselen bir bilinç olayıdır. Tanrı bilinciyle insan bilincinin özdeş olması, ahlak konusunda da, tanrısal varlıkla birleşmeyi amaçlayan bir  eylemin bulunduğunu gösterir. Ahlak, bireyin yaşamında, tanrısal varlığa doğru ilerleyen, yükselen bir eylem biçiminde gerçekleşir. Bu eylemin gerçekleşmesinde başlıca etken bireyin özgür istenci ve usudur.

Tanrısal nitelik taşıyan bu us ve istenç, bireyin bütün davranışlarını, eylemlerini düzenlemelidir. Kişi, taşıdığı tanrısal us ve istence yaraşır biçimde eyleme geçmek zorundadır. Green, ahlak eylemlerini yönlendiren, yaşama düzen sağlayan ilkeye us adım verir ve onun da tanrısal bir varlık olan tümel ustan kaynaklandığını ileri sürer. Onun anlayışına göre tümel bilinç, tümel us, tümel tin özdeştir. Bu nedenle, bireyin yaşamı us ilkelerine göre düzenlenir, yönlendirilirse tanrısal varlığa yaklaşma olanağı bulabilir. Bireyin istenci tanrısal olmakla birlikte özgürdür. Bu da kişinin kendi davranışlarım kendisinin düzene koyması gereğini doğurur. Bireysel istencin istediği, temel istenç olan Tanrı’nın istediğidir. Green, ahlak konusunda, bütün insanların belli bir konuda anlaşmalarım, birliğe varmalarını öngörür. Ona göre tanrısal varlığa yaklaşmanın tek yolu budur.

Ahlak konusunda iyimser, evrensel bir ilkeye dayanan Green, ulus yönetiminde, yönetici gücün istenciyle tanrısal istenci özdeşleştirir, yöneticinin yetkesini bireyin üstünde, tanrısal nitelik taşıyan bir erk diye anlar. Böyle bir toplumda bireysel özgürlük ortadan kalkar. Green’in Bradley, Royce gibi düşünürler üzerinde etkisi olmuştur.

•    YAPITLAR (başlıca): Protegomena to Ethics, (ö.s.), 1883, (“Ahlaka Giriş”); Introduction to Hurne, (ö.s.), 1884, (“Hume’a Giriş”); Lectures on the Principles o) Political Obiigation, (ö.s.), 1885, (“Politik Görevin İlkeleri Üzerine incelemeler”).

•    KAYNAKLAR: Fairbrother, The Philosophy of T.H. Green, 1896; J. Mac Cunn, Six Radical Thinkers, 1910; J. Mac Cunn, The Political Theory of T.H. Green, 1920; D. Parodi, L Idealisme de T.H. Green, 1930; D. Parodi, Du positivisme a /’Idealisme, 1930.

Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi

Daha yeni Daha eski