Eric Hobsbawm Kimdir, Hayatı, Kitapları, Eserleri, Hakkında Bilgi

HOBSBAWM, Eric J. (1917 – 1 Ekim 2012)

İngiliz, tarihçi. Marxist iktisadi ve toplumsal tarih anlayışının başlıca geliştiricilerindendir.

9    Haziran 1917’de Mısır’ın İskenderiye kentinde doğdu. Viyana, Berlin, Londra ve Cambridge üniver- sitelerinde öğenim gördü. Hitler’in iktidara yükseldiği yıllara rastlayan Berlin’deki öğrencilik döneminde sosyalizme yakınlık duydu. 1949-1955 arasında Cambridge’deki King’s College’da öğretim üyeliği yaptı. Avrupa’ya, Akdeniz ülkelerine ve Latin Amerika’ya birçok yolculuk yapan Hobsbawm, sık sık gittiği ABD’de, Stanford Üniversitesi İktisat Bölümü ile Massachusetts Institute of Technology’de konuk profesör olarak ders verdi. Halen Londra Üniversitesi’ne bağlı Birkbeck College’da iktisadi ve toplumsal tarih profesörü olarak çalışmaktadır.

Hobsbawm tarih çalışmalarına üyesi olduğu İngiliz Komünist Partisi’nin “Tarihçiler Grubu”nda başladı; 1956’dan sonra da çalışmalarını bu grubun yerini alan History Workshop adlı grupta ve ilk sayısı 1952 Şubatı’nda yayımlanan Past and Present (Geçmiş ve Bugün) adlı bilimsel tarih dergisinde sürdürdü.

Past and Present dergisi, Marxist olan ve olmayan bilim adamlarım ortak bir temel üzerinde buluşturmayı amaçlıyordu. Derginin ilk sayısında yayımlanan “Giriş” yazısında tarih biliminin konusunun, “toplumun, doğası gereği geçirdiği dönüşümler” olması gerektiği belirtiliyordu. Yazıyı kaleme alanlar arasında dergi yazı kurulunun günümüze dek başkan yardımcılığını yapagelen Hobsbawm da bulunuyordu.

Hobsbawm ve Past and Present dergisi etrafında toplanan tarihçiler hem tarihin doğa bilimlerine ya da toplumsal bilimlere indirgenmesine, hem de tarihsel usdışıcılığa ve tarihin genellemelere yatkın olmadığı görüşüne karşı çıkmışlardır. Hobsbawm’un Lahouring Men (“Çalışan İnsan”) ve Industry and Empire (“Sanayi ve İmparatorluk”) başlıklı kitapları böyle bir tarihsel bakış açısının başarılı örnekleridir.

Bu yapıtlarında 19.yy başları İngilteresi’ndeki yaşam düzeyine ilişkin tartışmaları verimli bir kuramsal bireşime ulaştıran Hobsbawm, toplumsal yaşamın nicel ve nitel boyutlarının birlikte ele alınması gereğini vurgulamıştır. Yazarın Lahouring Men’in önsözündeki deyişiyle, Sidney ve Beatrice Webb ile G.D.H. Cole’un öncülük ettikleri “eski” emek tarihi, “işçi hareketlerinin düpedüz kronolojik ya da öyküsel bir tarihi”nden ibaretti; işçi örgütleri ile hareketlerinden ayrı olarak, başlıbaşına emekçi sınıflar üzerine, işçi hareketlerinin etkili olmasını olanaklı kılan ya da engelleyen iktisadi ve teknik koşullar üzerine pek az çalışma yapılmıştı. Hobsbawm, genel olarak toplumsal mücadeleler tarihinde “kaybedenler”e karşı duyarlı davranmış Primitive Rebels (“İlkel Ayaklanmacılar”) adlı yapıtında da gelişme halindeki sanayi merkezlerine yakınlıklarına karşın çağdaş kapitalizmin değerlerine yabancı kalan, İspanya, İtalya ve Latin Amerika’daki toplumsal hareketleri incelemiştir. G.Rude ile birlikte kaleme aldığı Captain Swıng’ de (“Kaptan Swing”) ise 1830’da İngiliz tarım işçileri arasında çıkan örgütlü bir ayaklanmayı incelemiştir.

Hobsbawm, “yeni” emek tarihi yaklaşımının toplumsal hareketleri ve dönüşümleri, iktisadi, toplumsal, siyasal, kültürel ve yasal yönleriyle bir bütün olarak ele alması gerektiğini vurgular. The Age of Revolution (“Devrim Çağı”) adlı kitabının özellikle “Fransız Devrimi” başlığını taşıyan üçüncü bölümü, bu türden başarılı bir bireşimin ürünüdür. Yazar, burada devrim Fransası’na daha geniş çaplı bir uluslararası demokratik-siyasal olaylar zincirinin bir parçası olarak yaklaşır. Hobsbawm’a göre bu çağda Avrupa, 1789 Fransız Devrimi ile İngiltere’den kaynaklanan Sanayi Devrimi’nin oluşturduğu ve yaşamın her alanını dönüşüme uğratan bir “ikili devrim”e sahne olmuştur. Bu yapıt, Batı Avrupa’da sanayi kapitalizminin kök saldığı, Avrupa’nın ise dünyanın geri kalan bölümü üzerinde yüzyıl sürecek egemenliğini kurduğu altmış yılın (1789-1848) özgün bir anlatımıdır. Avrupa tarihinin 1848 ile 1875 arasındaki evresini konu edinen The Age of Capital (“Sermaye Çağı”) ile, İngiltere iktisat tarihi üzerinde yoğunlaşarak Sanayi Devrimi ve sonrasını incelediği Industry and Empire (“Sanayi ve İmparatorluk”) adlı kitapları, The Age of Revolution la birlikte üçlü bir dizi oluştururlar.

Hobsbawm’a göre insanlık tarihini bir bütün olarak açıklamaya yönelen tek yaklaşım Marxizm’dir. Marxizm, toplumları, insanlar arasındaki üretim ilişkilerinin niteliğini ve gelişimini vurgulayarak inceler ve yapısal-işlevselci toplum kuramlarının çoğundan şu iki temel özelliğiyle ayrılır. Birincisi, Maraist tarih anlayışına göre toplumsal olaylarda altyapı ile üstyapı birbirlerini karşılıklı etkilerler, uzun dönemde ve son tahlilde üstyapıyı belirleyen, altyapıdır. İkincisi, her toplumda toplumun kendini yeniden üretme eğilimine karşı duran iç çelişkiler vardır. Hobsbawm top-lumlarm neden ve nasıl değiştiğini, bütünsel bir iktisadi ve toplumsal tarih anlayışı yöntemiyle araştırmış, çalışmalarını tarihsel verilerle desteklemiştir.

•    YAPITLAR (başlıca): Primitive Rebels, 1959, (“İlkel Ayaklanmacılar”); The Age of Revolution: Europe 1789-1848, 1962, (“Devrim Çağı: Avrupa 1789-1848”); Labou-ring Man: Studies in the History of Labour, 1964, (“Çalışan İnsan: Emek Tarihi Üzerine Çalışmalar”); Industry and Empire: An Economic History of Britain since 1750, 1968, (“Sanayi ve İmparatorluk: 1750’den Sonra İngiltere İktisat Tarihi”); Bandits, 1969, (“Haydutlar”); Captain Swing (G.Rude ile), 1969, (“Kaptan Swing”); Revolutionaries: Contemporary Essays, 1973, (“Devrimciler: Çağdaş Makaleler”); The Age of Capital 1848-1875, 1975, (“Sermaye Çağı 1848-1875”); The Itali-an Road to Socialism, 1977, (“İtalya’da Sosyalizme Giden Yol”).

Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi

Daha yeni Daha eski