BOPP, Franz (1791-1867)
Alman dilbilimci. Karşılaştırmalı dilbilim çalışmalarında Sanskritçe’nin önemini ortaya çıkarmıştır.
14 Eylül 1791’de Mainz’de doğdu. 1812’den başlayarak Londra ile Paris’te Sanskrıtçe eğitimi gördü. 1821-1864 arasında Berlin Universitesi’nde Doğu edebiyatı ve genel dilbilim profesörü olarak görevde bulundu. 23 Ekim 1867’de Berlin’de öldü.
Almanya’da filoloji çalışmalarının, onun 1816’da henüz Paris’teyken basılan Über das Conjugatıonssytem der Sanskritsprache. in Vergleichung mit jenem der griechischen, persıscben und germaniscben Sprache (“Sanskritçe’nin Yunanca, Latince, Farsça ve Cermen Dili ile Karşılaştırmalı Çekim Sistemi Üzerine”) adlı yapıtı ile başladığı kabul edilir. Sanskritçe üzerine yaptığı araştırmalardan dolayı kendisine Berlin Akademisi’nce 1822’de profesörlük unvanı verilmiştir. 1833’te başladığı anıtsal yapıtı Vergleichende Grammatik des Sanskrit, Zend, Griechischen, Lateinischen, Litauischen, Altslawischen, Gotischen und Deutschen’in (“Sanskritçe, Zendî Dili, Yunanca, Latince, Litvanca, Eski Slavca, Gotça ve Almanca’nm Karşılaştırmalı Dilbilgisi”) yazılması 16 yıl sürmüş, ilk baskısı 1852’de çıkmış ve bunu iki baskı daha izlemiştir.
Amacı, karşılaştırma yöntemiyle çeşitli diller arasındaki ilişkileri, benzerlikleri belirleyip dil ailelerini saptamak olarak tanımlanan “karşılaştırmalı dilbilgisi” araştırmaları ilk kez 19.yy’da yapılmıştır. Bu, dile yönelik ilk bilimsel yaklaşım sayılır. Bu tür incelemelerin kuramsal temelleri J.G.Herder, J.Grimm, von Schlegel kardeşler ve W. von Humboldt tarafından atılmıştır. Ses değişmelerine büyük önem veren karşılaştırmalı dilbilimde, önceleri, çeşitli dillerin türediği ilk dili, yani “kökdil”i (Ursprache) belirleme çabaları ağır basmıştır. Hint-Avrupa dilleri üzerinde yoğunlaşan bu tür ilk büyük çalışmaları yapanlar Danimarkalı Rask, Alman Grimm ve Bopp’tur.
18.yy’da Sanskritçe’nin tanınmasıyla dilbilim metodolojisi önemli bir sıçrama yapmıştır. Çünkü Avrupa dilleriyle benzerlikler gösteren bu dil yüzünden ilk kez, dillerin birbirlerinden çıkmadığı, hepsinin birden eski bir kökten türemiş olduğu düşüncesi ortaya atılmıştır. Nitekim Rask, Eski İskandinavya dilinin bağlanacağı kökdilin ne olduğunu saptamaya çalışmıştır. Bopp ise Rask’ın incelediği İskandinav dili grubunu genişleterek bunlara Sankritçe ile Farsça’yı da katmış ve Hint-Avrupa dillerini bütünüyle ele almıştır.
Bopp’a göre bu kökdil Hint-Avrupa dillerinin hiç bozulmamış, hiçbir aykırılığı bulunmayan en yetkin biçimidir ve yozlaşmasıyla bugünkü Hint-Avrupa dilleri olmuştur. Yalnız bu kökdile varabilmek için Hint-Avrupa dillerindeki akraba sözcüklerin arasındaki ses benzerliklerinin düzenli bir biçimde saptanması gerekir. Bunu başaran Grimm olmuştur. Ama Bopp’da, Kristof Kolomb’un Hindistan’a yeni bir yol ararken Amerika’yı keşfetmesi gibi, Hint-Avrupa kökdilini saptamaya çalışırken karşılaştırmalı dilbilgisi alanının bilimsel temellerim atmıştır.
• YAPITLAR (başlıca): Über das Conjugationssytem der Sanskritsprache in Vergleichung mit jenem der griechischen, persischen und germaniscben Sprache, 1816, (“Sanskritçe’ nın, Yunanca, Latince, Farsça ve Germen Dili ile Karşılaştırmalı Çekim Sistemi Üzerine”); Vergleichende Gram-matık des Sanskrit, Zend, Griechischen, Lateinischen, Litauischen, Altslaıoischen, Gotischen und Deutschen, 1852, (“Sanskritçe, Zendî Dili, Yunanca, Latince, Litvanca, Eski Slavca, Gotça ve Almanca’nın Karşılaştırmalı Dilbilgisi”).
• KAYNAKLAR: Ö. Başkan, Lengüistik Metodu, İstanbul, 1967; T.Benfry, Geschichte der Sprachzeissenschaft, 1869; O.Jespersen, Language: Its Nature Development and Origin, 1960; S.Lefmann, Franz Bopp, 1891-1895; J.T.Waterman, Perspectives in Linguistics, 1963.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi