BANTING, Frederick (1891-1941)
Kanadalı hekim ve araştırmacı. Best ile birlikte, pankreas salgısından insülini ayırmıştır.
Frederick Grant Banting 14 Kasım 1891’de Ontario’ya bağlı Alliston kentinde doğdu. Varlıklı bir çiftçinin oğluydu. 1911’de Toronto Üniversitesi’nde tanrıbilim okumaya başladıysa da bir yıl sonra tıp öğrenimini seçti ve 1916’da diplomasını alır almaz orduya katılarak, Ingiltere’deki askeri hastanelerde görev aldı. Böylece, I. Dünya Savaşı yıllarında cerrahi alanında pratik yapma olanağı bulan Banting, savaş bittikten sonra Toronto’ya dönerek bir çocuk hastanesinde bir yıl kadar cerrah olarak çalıştı. 1920’de özel bir muayenehane açmak üzere Ontario’daki London kentine gitti. Aynı yıl, şeker hastalığıyla pankreastaki Langerhans adacıkları arasında bir ilgi olabileceğini öğrenmesi, bir okul arkadaşının şeker hastalığından ölmesinden beri bu konuyla ilgilenen Banting’i Toronto’ya, fizyoloji profesörü Macleod’un laboratuva-rına götürdü. Charles Best ile ortak çalışmaları sonucunda insülini bulan Banting’e, 1923’te Macleod ile birlikte Nobel Ödülü verildi. Banting ödülünü çalışma arkadaşı Best ile, Macleod da insülinin katıksız ve yeterli miktarda elde edilmesinde önemli katkıları olan, biyokimyacı James Bertram Collip (1892-1965) ile paylaştı. Banting, aynı yıl Toronto Üniversitesi’nde tıp profesörlüğüne getirildi, üniversitede Banting ve Best Kürsüsü kuruldu. 1926’da Kanada’daki Royal Society’nin üyeliğine seçilen Banting 1930’da kendi adına bir enstitü kurarak, 1939’a kadar araştırmalarını sürdürdü. 1934’te İngiltere kraliçesinden “Sir” unvanı aldı, bir yıl sonra da Londra’ daki Royal Society’nin üyeliğine kabul edildi. II. Dünya Savaşı’nda askeri görevle bulunduğu İngiltere’ nin Newfoundland kıyılarında, 21 Şubat 1941’de bir uçak kazasında öldü.
19. yy’ın sonlarında yeni gelişmekte olan içsalgı bilimi (endokrinoloji), şeker hastalığının nedenlerini de araştırmaktaydı. 1889’da, Strassburg Üniversite-si’nden (bugün Fransa’da Strasbourg) Alman fizyolog Joseph von Mering (1849-1908) ile Minkowski, pankreası alınmış bir köpeğin şeker hastalığına tutulabileceğini kanıtladılar. 1901’de karbonhidrat metabolizmasını düzenleyen Langerhans adacıklarındaki bir tahribatın şeker hastalığıyla ilintisini ortaya koyan ABD’li patolog Eugene Lindsay Opie (1873-1971), Banting’in bu alandaki çalışmasına ipuçları sağlamış oldu. Karbonhidrat metabolizması üzerinde çalışmalar yapan Macleod, araştırmacılık eğitimi olmayan Banting’in birlikte çalışma isteğini önceleri pek olumlu karşılamadı. Bunun üzerine Banting, fizyoloji ve biyokimya öğrenimini bitirmek üzere olan Charles Best ile işbirliği yapmaya karar verdi. Sonunda Macleod’un laboratuvarını iki araştırmacıya açmayı kabul etmesi üzerine, 17 Mayıs 1921 ’de araştırmalarına başladılar.
Pek de kolay olmayan araştırmalar, özellikle köpekler ve inekler üzerine yapılan deneyler, Langerhans adacıklarının salgıladığı bir maddenin şeker hastalığını önlediğini gösterdi. Bu durumda yapılacak tek şey, bu maddeyi salgıdan ayırmaya kalıyordu. Banting, bir köpeğin pankreas kanallarını bağladıktan 6-8 hafta sonra, pankreası çıkararak bu maddeyi elde edebileceğini düşündü. Sonunda, Langerhans adacıklarının adındaki İngilizce islet (adacık) sözcüğünden türetilerek önce isletin, sonra insülin adı verilen madde elde edilebildi. Best ve Banting 14 Kasım 1921’de bulguları açıkladıklarında, yalnız bilim adamları değil, ölümü bekleyen birçok şeker hastası Toronto’ya akın etti. Biyokimyacı Collip’in de çabalarıyla, insülinin yeterince katıksız ve gereksinimi karşılayacak miktarda elde edilmesi sağlandı. Kandaki şeker (glikoz) yüzdesini düşürerek şeker hastalığının tedavisini sağlayan insülinin bulunması, içsalgı biliminin ilk büyük başarısı olmuştur.
• YAPITLAR: “The Internal Secretion of Pancreas” (Best ile) Journal of Laboratory and Clinical Medicine, 1921, (“Pankreasın İçsalgısı”).
• KAYNAKLAR: A.Y. Jackson, Banting as an Artist, 1943; L. Stevenson, Sir Frederick Banting, 1946.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi