BEATTIE, James (1735-1803)
İskoç filozof ve şair.
Kincardine bölgesindeki Laurencekirk’te doğdu. Aberdeen’de öldü. Babası çiftçiydi. Önce doğduğu yerde, sonra da Aberdeen’deki kilise okulunda parasız eğitim gördü. 1760’ta Marischal Koleji’nde ahlak felsefesi dersleri vermeye başladı. Bu dönemde görüşlerinden çok etkilendiği T. Reid ile yakın dostluk kurdu. Berkeley ve Hume felsefesine karşı çıkmakla ün kazanan Beattie, bu çabalarından ötürü kral III. George tarafından bir para ödülüyle onurlandırıldı. Daha sonra Aberdeen’de Latin grameri dersleri vermeye başladı, iki çocuğunun art arda ölümü üzerine yaşamının son yıllarını tek başına ve üzüntüyle geçirdi.
Beattie, bir yanda Locke-Berkeley-Hume üçlüsünde simgeleşen deneyci geleneğe karşı çıkan, öbür yandan da Ingiliz ruhbilimciliğinin öncülüğünü yapan Iskoçya Okulu’na bağlıdır.
Beattie’ye göre sağduyunun sağladığı gerçeklerle usun ortaya koyduğu gerçekler arasında önemli bir ayrım vardır. Sağduyununkiler açık-seçiktir, kanıtlamayı gerektirmez. Usun bulduğu gerçekler ise ıısa-vurmadan kaynaklanır. Sağduyu eğitim ve alışkanlıkla kazanılmamış, doğal olan ve birdenbire ortaya çıkan bir içgüdüyle gerçeği kavramaya yarayan bir yetidir. Us ise bilinenden yola çıkarak bilinmeyeni anlamaya çalışır. Bu nedenle onun başlıca kavrama yöntemi usa vurmadır.
Ahlak konusunda Beattie’nin tutumu Stoacılığın “iyi” ve “ödev”le ilgili yorumlarına dayanır. Ahlakı “doğaya uygun yaşamak-naturam sequi” diye tanımlayan Stoa öğretisini Beattie, “vicdan” kavramıyla uzlaştırmaya çalışmıştır. Ona göre, insan doğasının gerektirdiği biçimde davranılırsa, vicdanın öngördüğü yaşama ilkesi gerçekleştirilir.
Sanat konusunda Aristoteles’in görüşünü benimsemiş, öykiinmeye (mimesis) önem vermiştir. Ona göre, bir sanat ürününün başarılı olup olmaması, öykünülen nesneye olan benzerliğiyle orantılıdır. Bu nedenle sanatta, bir “özgün ortaya koyuş”söz konusu değildir. Sanatçının yapacağı iş öykündüğünü en iyi biçimde yansıtmadır.
Beattıe’nin felsefeye yaklaşımı Berkeley, Hume ve Descartes’ı eleştirmekle olmuştur. Berkeley’in tinsel, Hume’un evrensel, Descartes’ın köktenci kuşkuculuğunu gerçeği kavramada yetersiz bulan Beattie, daha çok, Reid’in görüşlerinden esinlenmiştir.
Düşüncelerini çok kolay anlaşılan, yer yer şiire yaklaşan bir söyleyişle dile getiren Beattie, Iskoçya Okulu’nun gelişmesinde önemli katkıda bulunmuştur. Felsefenin yanı sıra yazınla da ilgilenen düşünürün çağına göre yeni savılan şiirleri vardır.
• YAPITLAR (başlıca): Essay On Poetry and Music, 1777, (“Şiir ve Müzik Üstüne Deneme”), Dissertation Moral and Critkal on Memory and Imagination, On Dreaming, the Theory of Language, 1783, (“Bellek, Düşgücü, Düş, Dil Kuramı Üstüne Eleştirel ve Ahlaki Çalışma”): Evidence of Christian Religiotı, 1786, (“Hıristiyan Dininin Açıklığı”).
• KAYNAKLAR: M. Forbes,Beattie and His FriendsA904; W. Forbes, An Account of the Lite and Writings of James Beattie, (2 Cilt), 1807.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi