Latife UŞAKLIGİL, Mustafa Kemal’in eşi (İzmir, 1898 – 12 Temmuz 1975, İstanbul).
İzmir Lisesi’ni bitirdi ve yükseköğrenimini Avrupa’da tamamladı (1921). Türkiye’ye döndüğünde Kurtuluş Savaşı henüz bitmemişti. Türk ordusunun İzmir’e girişinin ikinci günü (11 eylül 1922) başkumandan Mustafa Kemal’in şehre geldiği duyuldu. Bunun üzerine Latife Hanım Kumandanlık karargâhına giderek Atatürk’ün, güvenlik gerekçesiyle Göztepe’deki konakların da kalmasını istedi, Atatürk bu çağrıyı memnunlukla karşıladı. Bu tanışma taraflar arasında devamlı haberleşmenin başlangıcı oldu. Bu arada Kâzım Karabekir, İnönü, Tevfik Rüştü Aras gibi yakınları da Mustafa Kemal’i evlenmeye teşvik ediyorlardı. Bu telkinlerin de etkisinde kalarak, fakat daha çok hayalinde canlandırdığı, geleceğin Batiya dönük türk kadınını Latife Hanımda bulacağını düşünerek, Mustafa Kemal 1923’te annesinin ölümü dolayısıyle gittiği İzmir’de Latife Hanım ile evlendi (29 ocak 1923).
Atatürk Latife Hanım ile evlenmeye karar verdiği zaman arkasında yürüyen bir kadın yerine yanında dimdik duran batılı bir eş özlemini ancak onunla giderebileceğini düşünmüştü. Ama, çok geçmeden Latife Hanım’m Mustafa Kemal’in önüne geçmek, ona hükmetmek eğiliminde olduğu ortaya çıktı. İçkisine, arkadaşlarına ayırdığı zamana karışıyor, oldukça ağır tenkitlerini herkesin önünde ortaya koymaktan çekinmiyor, üstelik davranışlarının karşısındaki kişide yarattığı hayal kırıklığını farketmeden her gün biraz daha hırçınlaşıyordu. Bu gelişmenin ilk büyük çatışması bir Erzurum gezisinde ortaya çıktı ve yemek masasında meydana gelen bir tartışmanın sonunda masayı terkeden, daha sonra da Mustafa Kemal ile görüşmeyi reddeden Latife Hanım, ertesi gün başyaver Salih Bozok himayesinde Ankara’ya gönderildi.
Bunu, geçimsizliğin aşırı dereceye vardığı günler izledi. O sıralarda Avrupa’da tedavide bulunan, Latife Hanım dan önce Mustafa Kemal’in yakınında bulunmuş ve hakimiyle ilgilenmiş olan Fikriye Hanım’m birden geriye dönmesi ve Çankaya Köşkü’nden ayrılırken intihar etmesi, Mustafa Kemal’in de buna aşırı derecede üzülmesi son çatışmaya yol açtı. Sert bir tartışma ve küskünlükten sonra Mustafa Kemal, Salih Bozok’u yanına vererek Latife Hanım’ı trenle İzmir’e, ailesinin yanma gönderdi. Başbakan ve bazı bakanlar kendisini garda uğurladılar. Atatürk veda görüşmesini kabul etmemişti. Birkaç gün sonra da evliliğin sona erdiği İzmir’de Latife Hanım a tebliğ edildi. (5 ağustos 1925). O tarihten itibaren Latife Hanım derin bir sessizliğe gömüldü. Hatıraları hakkında hiç kimseyle görüşmedi. Ailesini kaybettikten sonra da İstanbul’a yerleşti ve 12 Temmuz 1975’te aynı yerde vefat etti.