Louis Bautain Kimdir, Hayatı, Eserleri, Hakkında Bilgi

BAUTAIN, Louis (1796-1867)

Fransız tanrıbilimci. İnan’ın ustan üstün olduğunu ileri sürmüş, felsefeyle tanrıbilimi uzlaştırmaya çalışmıştır.

Louis Eugene Marie Bautain Paris’te doğdu ve orada öldü. Ortaöğrenimden sonra Ecole Normale’in felsefe bölümüne girerek Victor Cousin’in öğrencisi oldu. Öğrenimini bitirdikten sonra Strasbourg Üni-versitesi’nde felsefe okutmaya başladı. 1882’de, birdenbire düşünce değiştirerek, kilise çevresine girdi. Yahudi din görevlileriyle yapılan tartışmalarda katedral sözcüsü olarak, 1838’de de dekanlıkla görevlendirildi. Notre-Dame Kilisesi’nde yaptığı konuşmalarla ünü yayılan Bautain, 1883’te Paris Üniversitesinde ahlak profesörlüğü sanım aldı. Bir süre fen ve edebiyat konularında çalıştı.

Felsefeyle tanrıbilimi uzlaştırmak isteyen Bautain inanın ustan üstün olduğunu ileri sürdü. Ona göre, us insandan insana, topluluktan topluluğa değişebilen bir yetidir, bu nedenle felsefenin aradığı gerçekleri bulmada yetersizdir. Bu durum, usçu akımların çelişkili sonuçlarından da anlaşılabilir. Oysa, insanların sınırlı uslarından üstün olan “kutsal us” tektir, yanılmazdır, ölümsüzdür. Ondaki bilgi Kutsal Kitap’ ta da açıklanmıştır. Bu nedenle gerçeğe ancak Kutsal Kitap ve onun aydınlığında oluşan geleneğe uymakla varılabilir. Gerçeğe yarabilmek için, temelde tanıtlanmış savlardan yola çıkmak zorunludur. Bu savlar ise Kutsal Kitap’ ta bildirilenlerle doğrulanabilir, ancak bunlara inanmakla bilinebilir. Dolayısıyla us yalnızca inancın aydınlattığı, çözümlediği konular üzerinde düşü-nülebildiği ölçüde olumlu sonuçlar çıkarabilir.

Bautain, Pbilosophie du Christianisme adlı yapıtında sergilediği bu düşüncelerini Kant’ın “antinomi-ler”ine bağlar. Ona göre doğa ile evreni ayırtetmek gerekir. Doğa varlıkların biçimini, düzenleme ilkelerini, yaşamın görünen yanını veren ilkedir. Doğa kendiliğinden edilgindir. Evren ise nesnel olanın özüdür, biçimlendirici öğesidir. Doğanın saklayıcı, koruyucu olmasına karşılık evren doğurucudur, ortaya koyucudur. Bu nedenle etkindir.

Bu etkinlik üstün bir güçten, tanrısal bir varlıktan kaynaklanır. Bu üstün güç ise etkin ilkedir, doğanın “ruh”udur. Doğanın ruhu “tinsel” ve “fiziksel” olarak ikiye ayrılır. “Fiziksel” olan bölüm bitkilerde, hayvanlarda ve özdekte bulunmak üzere üç türe ayrılmıştır, “tinsel” ve “fiziksel” ruhların birleşmesinden yeni bir “ruh” ortaya çıkar, bu “evrensel ruh”, evrenin ruhudur.

Felsefesini, Hıristiyanlık’ın bilimsel bir açıklaması sayan Bautain’e göre kutsal ilkelerin insanla ilgili olgulara, doğa olaylarına ve zamana uyarlanması gerekir. Tanrı, bir özdek olmadığından, evrenin nedeni de değildir. Yaratıcı bir güç olan Tanrı’da “nedensel özellikler” yoktur. Düşüncelerine aykırı gelmesine karşılık, Bautain, Papa XVI. Gregorius’un, kendisini kilise topluluğundan kovacağı korkusuyla, şu altı savı içeren bildirgeyi onaylama gereğinde kalmıştır.

“1-Us kesin bir biçimde Tanrı’nm varlığını tanıtlayabilir; inan ise vahiyden sonra gelir. 2–Musa’nin vahyinin kutsallığı sinagog ve kilisenin sözlü ve yazılı geleneğinde kanıtlanmıştır. 3- İsa’nın mucizeleri görgü tanıklarıyla kanıtlanmıştır. 4- Kuşkucunun, akılcı bir yöntemle inandırılmcaya değin yeniden dirilmeyi onaylaması beklenemez. 5- Kimi durumlarda inanç usu geçer. 6- Doğuştan “günah” nedeniyle gücü azalsa bile, us, Tanrı varlığını tanımamıza, Musa aracılığıyla Yahudiler’e ve İsa yoluyla Hıristiyanlar’a getirilen vahyi anlamamızı sağlayacak bir açıklığa olanak verir”.

Onun gelenekselciliğe yakınlığı yalnız Hıristiyan ilkelerini vurgulamasında değil, dilin doğruyla özdeş olduğunu benimsemesinde de görülür. Çünkü ona göre dilin Logos’tan gelen bir kutsal kökeni vardır.

•    YAPITLAR (başlıca): Pbilosophie du Çhristianisme, 1833, (“Hıristiyanlık’m Felsefesi”); Psycologie Experimen-tale, 1839, (“Deneysel Ruhbilimi”); Pbilosophie Morale, 1842, (“Ahlak Felsefesi”); Religion et Liberte, 1848, (“Din ve Özgürlük”).

•    KAYNAKLAR: G. Boas, French Philosophies of the Romantic Period, 1926; M. Ferraz, Histoire de la Philosophie en France au XIX e siecle, traditionalisme et ultramon-tanisme, 1880; Trevern, Avertissement sur l’Enseigne-ment de M. Bautain, 1834.

Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi

Daha yeni Daha eski