VIII. Henry Kimdir, Hayatı, Dönemi, Hakkında Bilgi

HENRY VIII (1491-1547)

İngiltere kralı. İngiltere’de Reform’u başlatmış, merkezi otoriteyi güçlendirmiştir.

28    Haziran 1491’de Greenwich’te doğdu, 28 Ocak 1547’de Londra’da öldü. Tudor hanedanının kurucusu VII.Henry (1457-1509) ile kraliçe York’lu Elizabeth’in oğludur. Rönesans’ın etkisindeki bilim adamlarınca eğitildi. Bilim, müzik ve sporla uğraştı; Latince, Fransızca, İtalyanca, daha sonra da İspanyolca öğrendi.

Ağabeyi Arthur ölünce Nisan 1502’de veliaht ilan edildi. Şubat 1503’te Galler prensi ve Chester kontu oldu. Babasının ölümü üzerine 22 Nisan 1509’da tahta çıktı. Aynı yıl ağabeyi Arthur’un dul karısı, İspanya Kralı V.Fernando’yla I.Isabella’nın kızı Catherine ile evlendi. Kaymbabası V.Fernando’ nun ve yeni güç kazanmaya başlayan bir din adamı olan Thomas Wolsey’nin (1475-1530) önerilerine uyarak Fransa’ya karşı Papalık, Venedik ve İspanya’ nın oluşturduğu Kutsal İttifak’a katıldı. 1513’te Fransa’ya savaş açarak Therouanne ve Tournay’ı aldı. Fransa’yla ittifak içinde olan İskoçlar İngiliz ordusunun Fransa’da olmasından yararlanarak İngiltere’ye saldırdılarsa da Eylül 1513’te Flodden’de yenildiler; Henry’nin eniştesi İskoçya Kralı IV.James bu savaşta öldürüldü. Fransa’ya karşı kazanılan zaferden sonra Wolsey hızla yükseldi, Lordlar Kamarası başkanı ve kardinal oldu. Ingiltere’nin dış politikasının belirlenmesinde hemen hemen tek söz sahibi kişi, aynı zamanda da Henry’nin en güvendiği yardımcısı olmuştu.

1515’te I.François Fransa kralı oldu. V. Fernando’nun 1516’da Kutsal Roma Germen imparatoru
I.Maximilian’ın da 1519’da ölmeleri üzerine her ikisinin toprakları da torunları V.Charles’ın (Charles Quint) yönetimi altında birleşti. Kıta Avrupası’nda güçler dengesi değişmişti. Ingiltere bu iki büyük güç arasında bir denge siyaseti izlemeye başladı. Henry 1520’de Fransa’da Calais yakınlarında önce I.François’ yla, ardından V.Charles’la görüştü. 1525’te V.Charles’ın I.François’yı Pavia’da yenerek İtalya’yı ele geçirmesi ve papalığı denetimi altına alması Wolsey’y-le Henry’nin planlarını bozdu; V.Charles artık Avrupa’nın en büyük gücüydü ve İngiltere de onun egemenliği altına girme tehlikesiyle karşı karşıyaydı. Wolsey bu durum karşısında yeniden Fransa’yla ittifak içine girmenin yollarını aramaya başladı.

Catherine ile evliliğinden bir erkek çocuk sahibi olmayan Henry, ondan ayrılarak Anne Boleyn’le evlenmek istiyordu. Oysa Katolik dininin kurallarına göre boşanmak yasaktı. İzlediği dış politikanın başarılı olmaması nedeniyle gözden düşmüş olan Wolsey’ nin boşanmayı gerçekleştirmek için yaptığı hiçbir girişim sonuç vermedi. V.Charles’dan çekinen Papa izin vermeye yanaşmıyordu. Henry bunun üzerine Ekim 1529’da Wolsey’yi görevinden aldı. Bir ay sonra 1523’ten beri toplanmayan parlamentoyu topladı. Böylece 7 yıl boyunca 137 önemli yasa çıkaracak olan Reform Parlamentosu çalışmaya başlamış oldu. Bu sırada Wolsey’nin yardımcılarından olan Thomas Cromwell, Henry’nin güvenini kazanmış ve onun danışmanlarından biri olmuştu. Bu tarihten sonra Henry’nin siyasi ve dini alanda alacağı kararların tümünde onun etkisi oldu.

Reform Parlamentosu önce Henry’ye yeni atanan piskoposların Roma’ya göndermekle yükümlü oldukları ilk yıl gelirlerini engelleme hakkı tanıdı. 1533’te evlenme konusunda Roma’dan izin alınması zorunluluğunu ortadan kaldıran bir yasayla kralın boşanmasının önünde duran engel kaldırıldı. VIII. Henry, Mayıs 1533’te Anne Boleyn’le evlendi. Kasım 1534’te çıkarılan Üstünlük Yasası’yla Henry İngiliz Kilisesi’nin başı ilan edildi. Böylece İngiliz Kilisesi Papalık’tan ayrılarak krallığa bağımlı kılınmış, ulusal kilise kimliğine bürünmüş oldu. Bundan sonra hızla bağımsız birimler olarak çalışan manastırların kapatılmasına ve topraklarıyla gelirlerine el konulmasına girişildi.

Kilise reformu Katoliklik’in güçlü olduğu Kuzey İngiltere dışında önemli bir muhalefetle karşılaşmadı. Zaten Katolik Kilisesi’nin içinde bulunduğu yozlaşma, din adamlarının görevlerini yerine getirmeyerek başka işlerle uğraşmaları halkın tepkisini çekmekteydi. Öte yandan değişmekte olan iktisadi ilişkiler, toplumsal değerlerin de değişmesine yol açıyor, bu nedenle Katoliklik’in gerektirdiği katı kurallara uymak güçleşiyordu. Martin Luther’in yaydığı düşünceler kolayca yandaş buluyor, Protestanlık hızla gelişiyordu.Kuzey’de Lincolnshire ve Yorkshire’da reformlara muhalefet ederek birleşen köylülerin ve soylu toprak sahiplerinin ayaklanması, dinsel bir görünüm taşısa da aynı zamanda her iki sınıfın da durumlarının gittikçe kötüleşmesine bir tepki niteliğindeydi. Bu ayaklanma sert biçimde bastırıldı. Ayrıca Wolsey’den sonra kısa bir süre Lordlar Kamarası başkanlığı yapmış olan Thomas More’la birlikte birçok Katolik din adamı öldürüldü.

1500’lerde Papalığa karşı çıkmak Protestan Re-formu’nu desteklemekle aynı anlama geliyordu. 1521’de Luther’in görüşlerini eleştiren kitabıyla Papalık tarafından “İmanın Savunucusu” unvanıyla ödüllendirilmiş olan Henry’nin boşanmak istemesiyle birlikte başlattığı reform hareketi sırasında Luthercilik’i benimsediğine ilişkin bir kanıt yoktur. Siyasi açıdan yaşamının sonuna değin hem Protestanlar’la, hem Katolikler’le denge kurmaktan yana olmuştur.

VIII.Henry, Anne Boleyn’le yaptığı evlilikten de bir erkek çocuk sahibi olamayınca 1536’da onu öldürterek Jane Seymour’la evlendi. Jane Seymour oğulları Edward’ın doğumu sırasında öldü. Henry’ nin Cleve’li Anne’le yaptığı dördüncü evliliği siyasi bir gerekçeye dayanıyordu; V.Charles’la I. Françoıs’ nin 1538’de Protestanlık’a karşı yaptıkları ittifaka karşı Protestan Alman prensleriyle yakınlaşma çabasının bir ürünüydü. Ancak Charles’la François’nın yaptıkları ittifakın eyleme dönüşmediğini gören Henry hiç hoşlanmadığı Anne’i boşadı ve bu evliliği hazırlayan Cromwell’i 1540’ta öldürttü. Bundan sonra iki kez daha evlendi.

İngiliz Kilisesi’nde reform

Henry son yıllarında yeniden fetihlere girişti.1542’de Fransa’nın müttefiki olan İskoçlar’ı Solway Moss’ta yenilgiye uğrattı. Aynı yıl kendini İrlanda Kralı ilan etti. 1546’da V.Charles’la ittifak yaparak Fransa’ya saldırdı, Boulogne’u ele geçirdi. Savaş görünürde başarıyla bittiyse de burayı almak İngiltere’ye fazla bir şey sağlamadı.

Henry’nin ölümünden sonra 10 yaşında VI.Ed-ward adıyla tahta çıkan oğlunu kızları I.Mary ve I.Elizabeth izledi.

VIII.Henry’nin Kıta Avrupası’nda toprak ele geçirmeye yönelik dış politikası hazine için ağır bir yük olmuş, vergilerin harcamaları karşılayamaması üzerine krallık toprakları satışa çıkarılmış, Reform döneminde el konulan kilise ve manastır toprakları ucuz fiyatlara satılmıştır. Toprakların tükenmesinden sonra ise borçların ödenebilmesi için paranın değerinin düşürülmesi yüksek bir enflasyona yol açmıştır. Enflasyondan ücretli işçiler, köylüler ve toprağını kiraya veren soylular zarar görürken, krallık topraklarını ucuz fiyatlara alan büyük tüccarlar, bu toprakların fiyatlarının artmasıyla önemli bir birikim sağlamışlardır. Bu birikim daha sonraki yıllarda ucuz işgücü, ucuz ve bol hammadde ve geniş pazarlarla birleşerek sanayi sermayesine dönüşmüştür. Bu gelişmelerle birlikte merkezi otorite mali kaynak açısından tüccarlara bağımlı olmuştur. Reform’a ilişkin yasaların çıkmaya başlamasıyla birlikte parlamento etkin bir karar organı haline gelmiş, buna ek olarak kilisenin doğrudan krala bağımlı kalması, merkezi otoriteyi güçlendirmiştir. Böylece soylu toprak sahipleri iktisadi ve toplumsal olarak önemlerini yitirirken, tüccarların istemleri doğrultusunda ulusal devlete geçiş süreci başlamıştır.

•    KAYNAKLAR: J.Botvle, Henry VIII, A Biography, 1964; G.R.Elton, The Tudor Revolution in Government: Administrative Changes in the Reign of Henry VIII, 1953; Pickthorn, Early Tu-dor Government, 1934; J.J.Sca-risbick, Herry VIII, 1968; L.B.Smith, Henry VIII, The Mask of Royalty, 1971.

Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi

Daha yeni Daha eski