ABDULLAH-I ŞÎRAZİ XVI. yüzyılın ikinci yarısında Safevîler devrinde yaşamış İranlı müzehhip ve mücellit.
Nisbesinden Şirazlı olduğu anlaşılan Abdullah’ın hayatı hakkında pek az bilgi vardır. Gülistân-ı Hüner müellifi Kâdî Ahmed. onun Meşhed Hâkimi Ebü’l-Feth İbrahim b. Behrâm b. İsmail’in yakın dostu ve musahibi olduğunu bildirmektedir. Bu sebeple İbrahim Mirza’nın nakışhanesinde yirmi yıl çalışmış, bu sırada pek çok yazma eserin tezhibini, minyatür ve cildini yapmıştır. İskender Bey Münşi’ye göre Ebü’l-Fetih İbrahim Mirza’nın 1577’de ölümünden sonra II. İsmail’e intisap ederek onun nakışhanesinde de çalıştı. Ancak bu müddet pek kısa olmalıdır. Çünkü II. İsmail de 1577 Ramazanında vefat etmiştir. Abdullah-ı Şîrâzî bu tarihten sonra Meşhed’e döndü ve ölümüne kadar ilk efendisi İbrahim Mirza’nın türbedarı olarak yaşadı.
P. P. Soucek, Şîrâzrnin eserleri hakkındaki kanaatlerini Encyclopaedia Ironica’da (1, 205-207) genişçe anlatır ve bilhassa 1556-1565 yılları arasında hazırladığı Molla Câmînin Heft Evreng mesnevisi üzerindeki tezhiplerinin çok dikkat çekici olduğunu söyler. Yûsufu Züleyhâ mesnevisinin müzehhep serlevhası içinde, eserin Abdullah-ı Şîrâzî tarafından tezhip edilerek ciltlendiği açıkça kaydedilmiştir. Hilâirnin Şıfatü’l-‘âşıkfn isimli 989 (1581) tarihli eseri de onun imzasını taşımaktadır. Kâdî Ahmed, Abdullah’ın bu eseri Meş-hed’de hazırladığını ifade etmektedir. Tezhipteki üslûbunu Şah Tahmasb’ın nakışhanesinden çıkmış eserlere bağlamak mümkündür. Lake cilt kapakları, dayanıklılığı sebebiyle XVI. yüzyılda çok yaygın bir şekilde kullanılmıştır. Yine Kadî Ahmed’in bildirdiğine göre Abdullah-ı Şîrâzî, ruganî denilen bu tarzda da büyük ustalardan biridir.
Bibliyografya
1- Kadı Ahmed Kummî. Gülistân-ı Hüner (nşr. A. S. Hânsârî), Tahran 1352 hş.
2- İskender Bey Münşî, Târîh-i Alem-ârâyı Abbâsi, Tahran 1334-35 hş., I, 177.
3- Mehdî Beyânı, Ahvâlü Asâr-ı Hoşnüvİsan, Tahran 1363 hş., IV, 1090.
4- R P. Soucek. “Abdallâh Sirâzi”, Elr., I, 205-207.
TDV İslâm Ansiklopedisi