açıklık, -ğı
a. 1. Açık olma durumu, aleniyet. 2. Uzaklık, mesafe: O köprünün açıklığı da hemen hemen aynı açıklıkta bizim köprüyle. –A. Kulin. 3. Bitki örtüsü olmayan, çıplak yer. 4. Boş ve geniş yer, meydanlık. 5. Gerçeği olduğu gibi yansıtma durumu: Demokrasi bir açıklık rejimidir. 6. ed. Bir söz veya yazıda maksadın açık olması özelliği, duruluk, vuzuh: Onlar bu faaliyetleriyle övünedursunlar konuşup yazmada açıklık erdemi yeter de artar bile gerçek aydınlara. –N. Uygur. 7. fiz. Dürbün, fotoğraf makinesi vb. optik araçlarda ağız çapı, ışığın girebildiği delik.
Güncel Türkçe Sözlük
açıklık Fr. Béance BSTS / Tıp Terimleri Kılavuzu
açıklık İng. lightness
Bir maddenin, üzerine düşen ışığın az ya da çok bir oranını geçirdiği ya da yaydığı izleniminin doğmasına bağlı görsel duyulanma vergisi. Not: Bu vergi, bir ışıkölçümsel büyüklük olan “ışıklılık çarpanı”nın yaklaşık ruhduyumsal (psikosansoriyel) karşılığıdır.
BSTS / Aydınlatma Terimleri Sözlüğü 1973
açıklık İng. foramen
Yumurta kabuğundaki mikropil, kemik veya zarsı yapılardaki küçük delikler gibi herhangi bir açıklık. Foramen.
BSTS / Biyoloji Terimleri Sözlüğü 1998
açıklık İng. aperture BSTS / Bilgisayar Terimleri Karşılıklar Kılavuzu
açıklık İng. publicity
Türk yargılıklarında, kimi ayrılıklar dışında, duruşmanın herkese açık olması.
BSTS / Ceza Yargılama Yöntemi Yasası Terimleri 1972
açıklık Fr. Ouverture
Açık denilen seslerin hali.
BSTS / Dilbilim Terimleri Sözlüğü 1949
açıklık İng. aperture, opening
(Derleme. aralık) Ünlü veya ünsüzün meydana gelişinde boğumlanma nokta veya bölgesinin çeşitli ağızlara göre değişip yayılması: Marul (marul) , bayan (bayan) , yarın (yârın) , elli (elli) vb.
BSTS / Dilbilgisi Terimleri Sözlüğü 1972
açıklık İng. aperture
Irakgörür fotoğraf makinesi gibi optik araçlarda ağız çapı, ışığın girebildiği deliğin çapı.
BSTS / Gökbilim Terimleri Sözlüğü 1969
açıklık İng. opening
Ünlülerin oluşmasında iki çene arasındaki açıklık, ünlülerin oluşma koşulları bakımından taşıdıkları açık olma özelliği. Ünlüleri açıklık bakımından a, e, o, ö, u, ü, ı, i biçiminde sıralamak mümkündür; a ve e ünlüleri açıklık bakımından ı ve i ünlüleri ile aynı sıraya konamaz. bk. ve krş. genişleme, ünlü genişlemesi.
BSTS / Gramer Terimleri Sözlüğü 2003
açıklık
1) sarâhat. 2) aleniyyet.
BSTS / Medeni Hukuk Terimleri Sözlüğü 1966
açıklık
bk. güney açısı.
BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu 1963
açıklık İng. aperture, lens aperture (opening)
Sinema/TV. Alıcının önünde yer alan, mercekten geçerek film üzerine düşen ışık niceliğini düzenleyen delik.
BSTS / Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü 1981
açıklık Osm. Vuzuh
Sözün veya yazının ne demek istediği hemen anlaşılacak derecede yerinde kelimelerden meydana gelmiş bulunma hali. Bu halde bulunan söze veya yazıya AÇIK (Vazıh, clair) denir.
BSTS / Edebiyat ve Söz Sanatı Terimleri Sözlüğü 1948
açıklık İng. foramen
Yumurta kabuğundaki mikropil, kemik veya zarsı yapılardaki küçük delikçikler, foramen.
BSTS / Su Ürünleri Terimleri Sözlüğü
açıklık
Azerbaycan Türkçesi: genälmä; Türkmen Türkçesi: galış; Gagauz Türkçesi: üüseklik ~ derecä; Özbek Türkçesi: kotariliş (tilin) ~ keňlik; Uygur Türkçesi: eçiliş; Tatar Türkçesi: kütäreleş; Başkurt Türkçesi: kütäreleş; Kmk: (tilni)göterilişi; Krç.-Malk.: açıklık; Nogay Türkçesi: köterîlîs; Kazak Türkçesi: asiluw ~ köterilüw;Kırgız Türkçesi: kötörülüü; Alt:: ködüriliş ~ ködürim; Hakas Türkçesi: ködîrîm; Tuva Türkçesi: aastıňa’jıtınarı; Şor Türkçesi: *ködürüm; Rusça: pod’yom
BSTS / Türk Dünyası Gramer Terimleri Kılavuzu 1997
açıklık İng. aperture
1. genel uygulayım: Bir delik ağzının genişliği. 2. fizik: Irakgörür, fotoğraf makinesi gibi optik araçların ağız çapı; ışık deliğinin çapı. 3. sinema: Alıcının önünde bulunup mercekten geçerek film üzerine düşen ışığın niceliğini düzenleyen delik.
BSTS / Uygulayım Terimleri Sözlüğü 1980
açıklık İng. clarity
Bir kavram, anlatım ya da bir ölçümün kolayca kavranabilirliği.
BSTS / Yöntembilim Terimleri Sözlüğü 1981
açıklık İng. explicitness
Bir kavram ya da anlatımın açıkça anlaşılır ve kavranır olması.
BSTS / Yöntembilim Terimleri Sözlüğü 1981
açıklık Osm. vuzuh
Sözün, yazının kolayca anlaşılır olma niteliği.
BSTS / Yazın Terimleri Sözlüğü 1974
açıklık
Fesahat, fasihlik.
Tarama Sözlüğü 1963