adalet Ar. adâlet
a. (ada:let) 1. Yasalarla sahip olunan hakların herkes tarafından kullanılmasının sağlanması, türe. 2. Hak ve hukuka uygunluk, hakkı gözetme: Hiçbir kuvvet beni adaletin tecellisi için çalışmaktan menedemeyecektir. –N. Hikmet. 3. Bu işi uygulayan, yerine getiren devlet kuruluşları: Suçlular adaletin pençesinden kurtulamazlar. 4. Herkese kendine uygun düşeni, kendi hakkı olanı verme, doğruluk: Germiyan’da Süleyman Şahımız adaletle hüküm sürer. –F. F. Tülbentçi.
Güncel Türkçe Sözlük
Kanun hükmü
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
adalet
bk. tüze
BSTS / Felsefe Terimleri Sözlüğü 1975
adalet
tüze.
BSTS / Medeni Hukuk Terimleri Sözlüğü 1966
adalet İng. justice
Belli bir toplumda, belli bir tarihsel dönemde bir toplumsal olgunun adil sayılması yoluyla korunması tutumu.
BSTS / Toplumbilim Terimleri 1975
Adalet Köken: Ar.
Söyleyiş: (ada:let) Cinsiyet: Kız
1. Hak ve hukuka uygunluk, hakkı gözetme, doğruluk, türe. 2. Herkese kendine uygun düşeni, kendi hakkı olanı verme.
Kişi Adları Sözlüğü