Peyami SAFA Romancı, gazeteci (İstanbul 1899-1961).
Özellikle psikolojik tahlil romanları ve kavgacı gazete fıkralarıyle ün yapan Peyami Safa ilk romanlarını kaleme aldığı yıllarda, İstanbul’daki çevresinde bir yanda, köklerinden kopmuş, ahlâkça çürümüş, para ve zevk için yaşayan alafranga bir zümre; bir yanda da İslâmî geleneklerle yoğrulmuş, milli ve manevi değerlere bağlı, yurtsever, dürüst bir. zümrenin var olduğunu görüyor ve bunların karşıtlığını Batı-Doğu çatışması çerçevesinde ele alıyordu.
Dokuzuncu hariciye koğuşu öteki eserlerinden ayrılır; çünkü kemik veremine yakalanmış on beş yaşlarında hasta bir çocuğun psikolojisini önümüze seren otobiyografik bir romandır. Bundan ötürü, eserde toplumsal sorunlara değinilmez. Ne var ki, aşırı duygusallığa çok elverişli bu konuyu yazar, ölçülü, sade ve gerçekçi bir anlatımla etkili kılmayı başarmıştır. Düzenli bir öğrenim görmeyen Peyami Safa’da tıp, psikoloji, sosyoloji ve felsefe gibi çeşitli alanlara yönelen geniş bir ilgi vardı. Bu konularda edindiği kültürün, romanlarına gittikçe daha çok yansıdığı görülür. Sonradan spiritizma, telepati, telekinezi gibi konulara merak sarmış, maddeci bilimin bu parapsikolojik olayları ve dolayısıyle insanı açıklayamadığı kanısına vararak her türlü materyalist düşünceye karşı cephe almış ve hakikati mistik bir din anlayışında bulmuştur. Peyami Safa’nın bütün romanlarında ruh çözümlemeleri önemli yer tutar; özellikle hasta kişilerin ya da bir kriz geçirenlerin tam bilinçli olmadıkları durumlar, ince bir dikkatle çözümlenmeğe çalışılır. Romanların yapısı ve anlatım tekniği konusunda yazarın gösterdiği titizlik, ona türk romancıları arasında ayrı bir yer kazandırmıştır.