AHBARÜ’I-KUDAT
Muhammed b. Halef Vekî’în (ö. 306/918) hicrî üçüncü yüzyılın sonuna kadar muhtelif bögelerde görev yapmış kadıların biyografisine dair eseri.
Kitabın adı bazı kaynaklarda Ahbarü’Ukudât ve tevârîhuhüm ve Kitâbü Ahbâri’l-kudât ve târîhihim ve ahkâmihim şeklinde geçmektedir. Bağdatlı İsmail Paşa, eserin adını Gurerü’l-ahbâr fî ahbâri’l-kudât ve târihihim ve ahkâmihim olarak zikretmekte ise de muhtemelen bu isim, onun Vekte ait iki eseri bir tek eser zannetmesinden doğmuştur. Zira bazı kaynaklarda Veki’in bu eserinden başka Kitâbü’l-Ğurer veya el-Gurer mine’l-ahbâr adlarıyla anılan bir eserinden daha bahsedilmektedir.
Ahbârü’l-kudât, Hz. Peygamber döneminde kadılık yapan Ali b. Ebû Tâlib ve Muâz b. Cebel’den başlayarak tarih sırasına göre Medine, Mekke, Tâif, Basra, Küfe, Şam, Bağdat, Musul gibi şehirlerle Mısır, Filistin, Afrika, Endülüs, Yemen gibi bölgelerde kadılık yapan kişileri konu alan bir eserdir. Kitapta söz konusu kadıların hayatı, ilmî şahsiyetleri, göreve tayin ve azilleri, ayrıca verdikleri hükümler ve ictihadlan ele alınmakta ve tenkitçi bir gözle incelenmektedir. Kitabın giriş bölümünde kadılık müessesesi ve kadıda bulunması gereken vasıflar incelenmekte, daha sonra rüşvet kavramı üzerinde durulmaktadır. Sahasındaki ilk kaynaklardan biri olan eser, sadece belli bir şehir veya bölgenin kadılarına hasredilmemesi bakımından, Kindrnin Ahbâru kudâtı Mışr ve Zehebrnin Ahbâru kudâtı Dımaşk adlı eserlerinden farklı bir özellik taşımaktadır. Ahbârü’I-kudât’ın en önemli özelliklerinden biri de Veki’in ele aldığı kadıların sadece hayatları ve ilmî-kazâî şahsiyetlerini anlatmakla yetinmeyip verdikleri hükümlerden geniş ölçüde nakiller yapmış olmasıdır. Zira İslâm hukukunun teşekkülünde. Hulefâ-yi Râ-şidîn dönemi başta olmak üzere, ilk devir hukuk tatbikatının önemli bir yeri vardır. İşte eserde ilk üç asır kadılarının verdikleri hükümlerden örnekler nakledilerek o devrin hukuk tatbikatı. İslâm hukukunun gelişme seyri, geçirdiği değişiklikler ve bunların sebepleri anlatılmaktadır. Kitap söz konusu dönemlerin siyasî hayatını aksettirmesi bakımından da değerli bir kaynaktır. Kendisi de kadı, aynı zamanda bir edebiyatçı olan Vekî eserinde şair kadıların bazı şiirlerine de yer vermiş. İsfahânî Kitâbü’1-Eğâni’sinde bu şiirlerden faydalanmıştır. Bu niteliklerinden dolayı Ahbârü’1-kudât, sadece hukukçuların değil, tarihçi ve edebiyatçılann da başvurduğu önemli bir eserdir.
Kitabın bilinen iki yazma nüshası ve Murad Molla (nr. 1079) kütüphanelerinde bulunmaktadır.
Bunlardan Süleymaniye Kütüphanesi’ndeki nüshayı Abdülazîz el-Merâgî üç cilt halinde neşretmiştir.
Bibliyografya
1- Vekî’. Ahbârü’l-kudât (nşr Abdûlazîz el-Merâgî). Kahire 1947-50.
2- İbnü’n-Nedîm. el-Fihrist (nşr. Rızâ-Teceddud). Tahran 1391/ 1971.
3- İbnü’l-Kıftî, İnbâhü’r-ruvât (nşr Muhammed Ebül-Fazl), Kahire 1369-93/1950-73.
4- Safedî. el-Vâfi, III, 44.
5- Hediyyetul-‘arifin, II, 25.
6- Brockelmann. GAL Suppl, I, 225.
7- Sezgin, GAS, 1, 376.
8- Ziriklî, el-A’lâm, Kahire 1373-78/1954-59.
TDV İslâm Ansiklopedisi