IV- Ahd-i Atik ve Müslümanlar
Kur’ân-ı Kerîm yahudileri Ehl-i kitap kabul etmekte, onlara kitap verildiğini bildirmektedir. Yine Kur’an’da belirtildiğine göre İsrâiloğullan’na nebîler ve resuller gönderilmiş [ bk. el-Mâide: 5/20-70], Hz. Muhammed’den önce gelen peygamberlere de kitaplar (zübür) verilmiştir. [bk. Âl-i İmrân: 3/184; en-Nahl: 16/44] İsrâiloğullan’na kitap, hikmet ve peygamberlik verildiğini bildiren Kur’ân-ı Kerîm, onlara gönderilen peygamberlere indirilen kitaplar hususunda şu bilgileri vermektedir: İbrahim nesline, Mûsâ ve Harun’a kitap, Musa’ya furkan, suhuf ve elvâh verilmiş. Hz. Musa’ya indirilen kitap İsrâiloğullan’na miras bırakılmıştır. [bk. el-Mü’min: 40/53] Tevrat Allah tarafından indirilmiştir ve Allah’a teslim olmuş peygamberler onunla hükmetmişlerdir. [bk. el-Mâide: 5/44] Kur’ân-ı Kerîm’de ayrıca Davud’a Zebur’un verildiği [bk. en-Nisâ: 4/163; el-İsrâ: 17/55] belirtilmekteyse de Ahd-i Atik’in Tevrat ve Zebur dışındaki diğer kitaplarından bahsedilmem ektedir.
Kur’ân-ı Kerîm’de Tevrat ve Zebur’un sadece adları zikredilmemekte, muhtevalarına dair de bilgi verilmekte. İsrâil-oğullanna gönderilen peygamberlerin tebliğ faaliyetleriyle ilgili kıssalar nakledilmektedir ki bu bilgilerin birçoğunu, kısmen farklı şekillerde de olsa, bugünkü Ahd-i Atîk külliyatında bulmak mümkündür. Diğer taraftan, Tevrat’ta ümmî resulün geleceğinin yazılı olduğu belirtilmekte, ancak yahudilerin Allah kelâmını tahrif ettiklerine dikkat çekilmektedir. [ bk Bakara: 2/75; Nisâ: 4/46; Mâide: 5/13-41]
Müslümanlar gerek Ehl-i kitap’ın, kendilerine verilen kitapları tahrif ettiklerine dair Kur’an hükmünü açıklamak, gerekse İslâm öncesi ilâhî kitaplarda Hz. Muhammedin geleceğinin müjdelendiğine dair âyetleri izah etmek için sadece Tevrat’ı değil, Ahd-i Atîk’in bütün kitaplarını incelemişlerdir. Bu hususta, söz konusu âyetlerin delillerle açıklandığı tefsir kitaplarının dışında, diğer dinlerin tetkik edildiği müstakil veya reddiye türünde eserler yazılmıştır. İbn Hazm’ın Kitâbü’1-Fasl fi’1-mileî ve’1-ehvâ ve’n-nihal Cüveynfnin Şifâ’ü’1-ğalîl fî beyâni mâ vakaa fi’t-Tevrât ve’1-İncîl mine’t-tebdîl’l İbn Kayyim el-Cevziy-ye’nin Hidâyetü’l-hayârâ fî ecvibeti’l-yehûd ve’n-naşârâ’si. Rahmetullah el-Hindfnin İzhârü’l-hakk’ı bunlardan bazı örneklerdir. Müslümanlar, prensip olarak, yahudilere indirilen kitapların (Tevrat ve Zebur) muhtevalanyla ilgili gerek Kur’ân-ı Kerîm’de gerekse hadislerde verilen bilgilerden bugünkü Ahd-i Atîk külliyatı içinde bulunanları doğru kabul etmekle birlikte, bu iki temel İslâmî kaynağa ters düşen bilgilerin tahrif neticesinde ortaya çıktığına ve bu sebeple reddedilmesi gerektiğine inanırlar. Ayrıca Ahd-i Atîk’te yer alıp temel İslâmî kaynaklarda bulunmayan, ancak İslâmî inanç ve telakkilere de aykırı bir yanı olmayan bilgilerin doğru olabileceğini kabul ederler. Bunların dışında müslümanlartn kesin bilgi sahibi olmadıkları hususlarda takınacakları tavrı ise Hz. Peygamber’in şu hadisi açıklamaktadır-. “Ebû Hüreyre diyor ki: Ehl-i kitap olan yahudiler Tevrat’ı İbrânîce metninden okurlar, müs-lümanlara ise Arapça tefsir ederlerdi. Bu hususta Resûlullah ashabına, Ehl-i kitab’ın sözlerini ne doğrulayın ne de yalanlayın; ancak, “Allah’a, bize indirilene, İbrahim’e, İsmail’e, İshak’a, Ya’küb’a ve oğullarına indirilene, Mûsâ ve İsa’ya verilene ve bütün peygamberlere rableri tarafından gönderilene İnanırız; onlar arasında bir ayırım yapmayız, biz Allah’a teslim olanlarız” [el-Bakara: 2/136] deyin buyurmuştur”.
- Ahd-i Atik Nedir, Tercümeleri, Kanonizasyon
- Ahd-i Atikin Bölümleri (Tevrat, Peygamberler, Kitaplar)
- Ahd-i Atik ve Hıristiyanlar
- Ahd-i Atik ve Müslümanlar
- İlmi Araştırmalar ve Ahd-i Atik
TDV İslâm Ansiklopedisi