V- İlmi Araştırmalar ve Ahd-i Atik
Ahd-i Atîk’te verilen bilgilerin tarihî gerçeklere uygunluğunu tesbit etmek için Batı dünyasında XVI. asırdan itibaren tenkit faaliyetlerine başlanmış, İlimlerin ve teknik araştırmaların gelişmesi nisbetinde birtakım sonuçlara ulaşılmıştır. Metin tenkidi çalışmalarıyla Ahd-i Atîkteki kelimelerin menşei, üslûp, metnin aslına uygunluğu (authenticite) ile mevcut çelişkiler ve tekrarlar ortaya konmuştur. Neticede Tevrat’ın muayyen bir dönemde ve bir tek kişi tarafından değil, farklı dönemlerde çeşitli yazarlar tarafından kaleme alındığı, düzeltme, değiştirme ve ilâveler yapıldığı, bu haliyle derleme bir kitap olduğu, yahudi geleneğinin kabul ettiği gibi bir tek kişiye yani Hz. Musa’ya nisbet edilemeyeceği. tarihî ve ilmî verilerle ortaya konmuştur. Bu durum. Tevrat’ın tahrif edilmiş bir kitap olduğu hususundaki Kur’an hükmünü teyit etmektedir. Ahd-i Atîk’i teşkil eden diğer kitapların da nisbet edildikleri şahıslar tarafından kaleme alınmadığı, daha sonraki dönemlerde farklı kişilerce yazılıp çeşitli düzeltme ve ilâveler yapıldığı, metne müdahalelerde bulunulduğu, bu kitapların istinsahı sırasında müstensihlerin bilerek veya bilmeyerek birçok değişiklik yaptıkları yine bu ilmî tedkiklerle ortaya çıkarılmıştır.
Ahd-i Atîk’le ilgili gerek metin tetkik ve tenkidi faaliyetleri, gerekse tarihî tenkide hizmeti yönünden arkeolojik çalışmalar sonunda, bazan mevcut bilgileri doğrulayan, çok defa da yalanlayan sonuçlar elde edilmiştir. Kutsal kabul edilen yazıların, vahiy ve ilham mahsulü oldukları için, ilmî ölçülerin ve tenkidin dışında kalması gerektiği iddiası Ahd-i Atîk için geçerli değildir. Zira mevcut şekliyle bu yazıların kutsallığına inananlar bile kutsal metin yazarlarının rolünü, üslûp, kullanılan kelimeler ve çerçeveyi tamamlayan bilgilerde yazarların tasarrufunu kabul etmektedirler. Dolayısıyla yazarın bilgi seviyesi, ulaşabildiği ve derleyebildiği rivayet ve telakkiler metnin muhtevasına tesir etmektedir. İçinde bulundukları toplum ve dönemin şartlarıyla sınırlı olan bu yazarlar, genelleme ve sembolizm yerine, ilâhî muhtevayı, ayrıntılı zaman ve mekân boyutlarıyla süsleyince ortaya birçok hata çıkmıştır. Kitapların tedvî-ninde sonraki dönemlere ait ilâve ve değişiklikler, çok defa birbirine zıt hükümlerin veya bilgilerin aynı metin içinde yer almasına sebep olmuştur. Bazı şahıs ve olaylarla ilgili tekrar ve çelişkili bilgiler ise farklı yazarların mevcudiyetini ortaya koymaktadır. Bundan dolayı, kitapların belli şahıslara ait oluşuyla ilgili dinî gelenekler de geçerliliğini yitirmiş bulunmaktadır.
- Ahd-i Atik Nedir, Tercümeleri, Kanonizasyon
- Ahd-i Atikin Bölümleri (Tevrat, Peygamberler, Kitaplar)
- Ahd-i Atik ve Hıristiyanlar
- Ahd-i Atik ve Müslümanlar
- İlmi Araştırmalar ve Ahd-i Atik
Bibliyografya
1- Buhârî. “İ’tişâm”, 25, “Tefsir”, 2/11.
2- M. F. Abdülbâkî. Mu’cem, “Hırkan”, “Kitâb”, “Levh”, “Şuhuf” md.leri.
3- Initiation Biblique (nşr. A Robert-A Tricot), Paris 1954.
4- Edouard Dhorme, La Bible I: L’Ancien Testament, Paris 1956, Introduction; J. Steinmann, La Critique deuant La Bible, Paris 1956.
5- La Sainte Bible: Bible de Jârusalem, Paris 1961.
6- F. V. Beare, “Bible”, IDB, 1, 407.
7- K. Grobel, “Biblical Criticism”, a.e., I, 407-413.
8- R. H. Preiffer. “Canon of the OT”, a.e., I, 498-520.
9- D. N. Freedman. “Pentateuch”, a.e., III, 711, 727.
10- B. M. Metzger, “Versions, ancient”, a.e., IV, 749-760.
11- B. L. Roberts. “Text, OT”, a.e., IV, 580-594.
12- E. Jacob. L”Ancien Testament, Paris 1967.
13- Introduction a la Bibie II: Indroduction Critique â l’Ancien Testament, Paris 1973.
14- NDB.
15- Ancien Testament (Traduction OecUmenique de la Bible). Paris 1980.
16- L Epstein, Le Judaisme. Origines et Histoire, Paris 1980.
17- J. B. Frey. “Apocryphes de l’Ancien Testament”, DBS. I, 354-460.
18- L. Delaporte. “Archeologie Biblique”, a.e.. I, 602-613.
19- L Dennefeld. “Critique textuelle de l’Ancien Testament”, a.e., II, 240-256.
20- C. Van Puyvelde, “Manuscrits Biblique”, a.e.. V, 793-819.
TDV İslâm Ansiklopedisi