Dünyada Afiş
Afiş, tasarımı grafiğe dayanan bir sanat dalı ve herhangi bir bildiri ya da uyarıyı kamuoyuna iletmek amacıyla kullanılan bir iletişim aracıdır. Bildiri iletmek, kimi ürünleri tanıtmak, gösteriye çağırmak, eğitim gibi işlevleri yerine getirir. Kullanım alanına göre ticari, kültürel ve toplumsal afişler olarak gruplanabilir. Ticari afişler, sanayi, moda, reklam ve turizm alanlarında kullanılır. Kültürel afişler ise sergi, film, tiyatro gibi çeşitli kültür olaylarım duyurmak için hazırlananlardır. Toplumsal afişler, her türlü toplumsal, siyasal ve eğitsel içerikli, ayrıca kazalara karşı uyarıcı afişlerdir. Yalnızca süsleme amacıyla kullanılan çoğunlukla sanat ağırlıklı afişler, dekoratif afiş sınıflandırması içine girer.
Afiş, amacına ulaşması için bazı kurallara uygun olarak hazırlanır. Öncelikle dikkati çekici ve akılda kalıcı olmalı, izleyicide istek uyandırmak ve eyleme yöneltmelidir. Bunun için uzaktan bile etkileyebilecek bir çarpıcılıkta olmalıdır. Okunaklı, anlaşılabilir ve belirgin olması da gereklidir.
İlk Çağ’da tiyatro ve spor olaylarını duyurmak için duvarlara asılan yazılar afişin ilk biçimi sayılır. Orta Çağ’da ise afiş Kilise ve asiller tarafından yardım toplamak ya da askere çağırmak gibi dinsel ve siyasal amaçlarla kullanıldı. 18.yy’da taşbaskının (litografi) icad edilmesinden sonra tiyatro oyunlarını ve kitapları tanıtma gibi toplumsal ve kültürel amaçların yanı sıra afiş, ticaret alanında da kullanılmaya başladı. Renkli baskı tekniğinin bulunması afişi resim sanatının bir uzantısı olmaktan kurtararak sanayinin hizmetine soktu. 19.yy’m ilk yarısında Avrupa ve ABD’li sanatçıların sergiler, seyahat acenteleri, spor gösterileri için yaptıkları afişler, iyi baskılan ve başanlı renk seçimleriyle bugün bile etkileyicidir.
I.Dünya Savaşı’nın çıkması afişin bilgi aktarma yanma ağırlık kazandırdı, işleve yönelik bir anlatım anlayışı getirdi. Bu dönemde savaşla ilgili, bilinçlendiren, yurtseverlik aşılayan ve uyaran afişler görüldü. Bunların arasında Sovyet afişleri halka yönelik, tok sözlü anlatımları, ABD afişleri milliyetçilik mesajlan, Avusturya-Macaristan afişleri ise lirik ve gösterişli havalan ile belirginleşir. Savaş sonrasında afiş daha çok ticari amaçlarla kullanıldı. 1960 sonrasında müzik ve sinemada yıldızlann onaya çıkması, müzik ve sinema yıldızlannı yansıtan dekoratif afişçiliği canlandırdı.
İlk Çağ’da duyurular taş üstüne kazılarak halka iletiliyordu. Daha sonra duvar resmi biçiminde afişler gelişti. Roma döneminde alçı plakalardan yapılan afişler kullanıldı, bunlara alba deniyordu. 16.yy’dan başlayarak afişler tahta ve bakır kalıplarla basıldı. Taşbaskısı kullanılmaya başlandıktan sonra önce el presleri, arkasından matbaa preslerini andıran mekanik presler her büyüklükte ve sınırsız çoğaltma olanağı sağladı. 1827’deIngiltere’de renkli baskı tekniği geliştirildi. 1845’lerde Ingiltere’den ithal edilen omnicolor (çok renkli) adlı teknikle Fransa’da parlak renkli afişler kolaylıkla basılmaya başladı. Taşbaskı, fotoğrafın afişe girmesi ve tipo, ofset gibi fotomekanik tekniklerin ortaya çıkmasıyla yok oldu. Günümüzde çok çeşitli baskı ve çoğaltma teknikleri her türlü afiş tasarımına uygun olarak kullanılmaktadır, ilk başlarda sadece duvarlara boya ile yazılan duyurulardan oluşan afiş, 18.yy’da taşbaskısı yöntemlerinin bulunmasıyla biçimsel yönden de gelişmeye başladı, ilk afişler daha çok resme ve düz anlatıma dayalıdır, afişte canlandırılan nesne doğalcı bir anlayışla gerçeğe uygun olarak betimlenmiştir. Yazı biçiminin seçilişi, kompozisyon, büyük ve küçük sözcük grupları düzenleyerek aralarında kontrast yaratmak gibi biçime yönelik arayışlar görülürse de, bu dönemin afişleri genellikle sanat yönünden zayıftır. Baskılan iyi değildir, resimler sevimli olmakla birlikte yansıtılan olaylar acemice ele alınmıştır. 19.yy’m sonlannda taşbaskı tekniğinin çeşitlenmesiyle afişte estetik açıdan da daha üstün niteliğe ulaşıldı. Japon estamplarının (tahta baskı) ve Yeni Sanat’m (Art-Nouveau) etkisiyle zarif çizgiler ve yoğun bir simgesel süsleme anlayışı ağır bastı. Afişte kadın görüntüsünü etkileyici bir öğe olarak kullanan Cheret, modem afişin babası sayıldı. Cheret’den sonra Toulouse-Lautrec, Grasset ve Mucha da kadın figürlerini ve süsleme öğesi olarak yazıyı tasanmla yoğurarak kullandılar. Daumier’nin afişleriyle karikatür de bu sanata girdi. Giderek afişte, tanıtılan nesne öne çıktı, yalınlık ve çarpıcılık önem kazandı. Lucian Bernhard’ın afişlerinde belirginleşen bu anlayışta nesneler stilize edilerek tek renkli bir fon üzerine yansıtıldı.
Çeşitli sanat akımları özellikle I.Dünya Savaşı’ndan sonra afişte biçim ve tasarımı etkiledi. 1909-1916 arasında Italyan Fütürizmi (Gelecekçilik), 1916-1923 arasında Dada, 1914-1919 arasında Rus Konstruktivizmi (Yapımcılık), 1917-1928 arasında “De Stijl” hareketinin, 1920’lerde Bauhaus’un etkisinde kalan afişte, geleneksel biçim anlayışı yıkılarak çeşitli etki arayışları egemen oldu. 1945’ten sonra özellikle Fransız afişçi Cassandre’ın yapıtlarında kübik özellikler görüldü, afiş yüzeyi lekelere bölünerek ışık oyunlarıyla biçimsel bir izlenim yaratmak amaçlandı.
Yeni teknik yöntemlerin gelişmesi ve uzmanlaşma sonucunda afiş kişisel bir tasarım olmaktan çıkarak bir toplu çalışma ürünü haline geldi. Bu çalışma biçiminin öncülüğünü Polonyalı, Çek ve Kübalı sanatçılar yaptılar. Günümüz afiş anlayışında Glaser’de “‘ görüldüğü gibi içerik ve biçim kaynaşmış durumdadır.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi