COLLIER, Arthur (1680-1732)
İngiliz, filozof ve tanrıbilimci. Algıdan bağımsız bir dışevren bulunmadığını öne sürmüştür.
Langford Magna’da doğdu ve burada öldü. 1697’de Oxford’daki Pembroke College’da başladığı öğrenimini, 1699’da Balliol Coilege’da sürdürdü. 1704’te Langford Magna’da babasının ardından rektör oldu. Felsefe alanında Berkeley, Descartes, Maiebranche ve onun öğrencisi J. Norris’den etkilenmiş, ayrıca skolastik filozoflarla ilgilenmiştir.
Felsefeye insan algısının dışevrenle olan ilgisini sorgulayarak giren Collier, 1713’te Clavis universa-Hs’i yayımladı.Burada vardığı sonuçlar, “algı insana, dışevrenin varlığı üzerine, bir kanıt sağlamaz” diyen Malebranche ve öğrencisi Norris’den yola çıkarak ortaya atılmıştı. Dışevrenin varlığım bir varsayım olarak ele alan ve bu varsayıma inanmak için yeterli neden olmadığını öne süren Collie’’nin düşünceleri Berkeley’in görüşleriyle de benzerlik gösterir. Ancak, Collier’nin yaklaşımı diyalektik ve dinbilim bakımındandır. O da, Berkeley gibi, dışevrenin, anlığın içeriklerinden bağımsız olarak varolduğunu yadsır. Dışsal olarak algılandığı sanılan nesnenin gerçekten dışsal olduğu inancı temellendirilemez. Örneğin sanrılar (halucinations) da dışsal görünür, oysa içseldir. Görülen ve düşlenen nesneler arasındaki ayrım görülenlerin bir dışsallık niteliği taşımasında değil, düşlenenden daha canlı olarak yaşanmasındadır. Öyleyse, buradan kalkarak, nesnenin düşünceden bağımsız olarak varolduğu kanıtlanamaz.
Collier’ye göre düşünceler, insan zihnine algı yoluyla girdiği için, bir insanın algıladığı düşünce bir başkasının zihni için dışsaldır. Her nesne ancak bir zihin içeriğinde varolabilir; bağımsız olarak varolamaz. “Bir dışevren olmalı; çünkü Tanrı, insana buna inanmak için güçlü bir eğilim vermiştir” diyen Descartesçı kanıta karşı çıkar: “Eğer Tanrı varlığından kuşkulanmadan, renklerin dışsallığı konusunda yanı-labiliyorsak, neden nesnelerin varlığı konusunda da yanılmayalım?”
Collier, dışevren kavramının bir iç-çelişki taşıdığını göstermek için, zamanın kuşkucu kanıtlamalarına başvurur. O zamana dek filozoflar, dışevrenin hem sonlu, hem sonsuz; hem bölünebilir, hem bölünemez; hem devinebilir, hem devinemez olduğunu öne sürmüşlerdi. Daha sonra Collier, kendi özdekdışı evren görüşünü, özdeğin gerçekliğini varsayan Katolik tenselleşme doğmasıyla karşılaştırarak, “Evreni Tanrı istencine bağımlı kılarsak dışsallığı yokolur, dışsallığı-na önem verirsek Tanrı’nm niteliklerini üstlenmiş olur” der.
Collier, 1709’da yazdığı, yayımlanmayan Confession (“İtiraf”) adlı yapıtında taslağını çıkardığımeta-fizik görüşlerini, A Specimen of True Philosophy, in a Discourse on Genesis, (“Gerçek Felsefeye Örnek Olarak Yaratış Üzerine Deneme”) ve Logology ’de tanrıbilimsel açıdan yorumlamıştır. Burada yalnızca Tanrı’nın varolduğunu; Tann’mn, “varlığın kendisi, bütün varlık, evrensel varlık” olduğunu öne sürdü. Ona göre, Tanrı dışındaki her şeyin varlığı da, hem nedensel olarak, hem de kendi özdekleri olmadığı için, Tanrı’ya bağımlıdır. Bunun yanı sıra, Isa’dan başka her şey de, göreli olarak, kendi dışındaki başka bir şeye bağımlıdır. Bu anlamdaki bağımlılar arasına; nesnelerdeki nitelikler, zihinlerdeki içerikler, tanrısal tümelden kişisel ve tikel bir varlık olarak çıkan Isa’nın zihni de girer.
Collier, İsa’nın Tanrı’ya bağımlı olduğunu, ancak onun tüm yaratılan varlıklardan, dahası, zamandan bile önce geldiğini söyleyerek, Ariusçuluk’la Ortodoks Hıristiyanlık’ı uzlaştırmaya çalışmıştır.
Collier’nin kendi çağında görüşleri okunmamış ve önemsenmemiştir. Daha sonra Iskoçya’da Reid, Steward ve Hamilton, Almanya’da da Wolff onun yapıtlarına ilgi duymuş; kimi onu yalnızca Berkeley’ in bir ardılı olarak yorumlarken, kimileri de Kantçı çatışkıların ondan türediğini öne sürmüştür.
• YAPITLAR .(başlıca): Clavis Universalis, 1713, (“Evrensel Anahtar”); A Specimen of True Philosophy in a Discourse of Genesis, 1730, (“Gerçek Felsefeye Örnek Olarak Yaratılış Üzerine bir Deneme”); Logology, 1732.
• KAYNAKLAR: R. Benson, Memoirs of the Life and Writings of the Rev. Arthur Collier, 1837; E. Brehier, Histoire de la philosophie, 1981; G. Lyon, L’idealisme en Angleterre auXVIIIc siecle, 1888; S. Parr, Metaphysical Tracts of the Eighteenth Century, 1837;H. J. de Vleescha-uwer, “Les antinomies kantiennes et la Clavis Universalis d’Arthur Collier” , Mind, XLVII (187), 1938.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi