Collingwood’un Aristoteles ve Kant’ı Değerlendirişi
An Essay on Metaphysics’de Collingwood şu görüşleri ileri sürer: Anlaşılabilir olan her önerme temelde kimi saltık önkabuller üzerine oturmuştur. Herhangi bir sıradan önkabul doğru ya da yanlıştır. Oysa, saltık bir önkabul ne doğru ne yanlıştır; çünkü bu, olgular hakkında bir önerme değildir. Örneğin, “doğa düzenlidir” gibi bir saltık önkabulü, olgu hakkında bir önerme olarak değerlendirmek, onu deneysel verilerle sınanabilir olarak düşünmek, bir yanılgıdır. Ancak, metafiziğin olanaksız olduğu ve ussal incelemelerin deneysel araştırmalarla sınırlı olduğu kanıları da yanlış olduğundan, saltık önkabullerin araştırılıp incelenmesini engelleyen bir durum yoktur. Bu, metafiziğin görevidir. Metafizikçi, başkalarının düşüncelerinin saltık önkabullerini bulma çabası içindeki bir tarihçi türüdür.
Collingwood’a göre, Aristoteles’in dizgesinde, bütünüyle ayrı iki araştırma birbirine karıştırılmıştır. Tür ve cinslere göre sınıflandırıp ulamlamaya (categorization) dayanan mantığı yetkinleştiren Aristoteles’tir. Böyle bir ulamlama yapısının en altında bütünüyle ayrıştırılmış alt türler bulunurken, en üstünde türlerin tümünü kapsayan ayrıştırılmamış bir summum genus olacaktır. Buna Aristoteles “Salt Varlık”der. Aristoteles bundan apayrı bir bağlamda bilimlerin yapısıyla da ilgilenmiş, bu alana ilişkin bir araştırma konusunu belirlemek ve bunun içerdiği önkabulleri saptamanın gereğini çok iyi kavramış ve söz konusu araştırma konusunun kendi başına bir bilim dalı oluşturduğunun böylece farkına varmıştır. Buna “erdem”ya da “ilk felsefe”gibi adlar vermiştir. Ancak Parmenides ve Platon’ daki* ontolojik geleneğin etkisinden kendini kurtaramayan Aristoteles, önemli bir yanlış yapmıştır. Collingwood’a göre bu, bilimlerin ilk ilkelerini ulamlama mantığının salt varlığı ile özdeş tutmak yanılgısıdır. Bundan ötürü de Batı felsefesinde metafizik, bir ontoloji olmak saplantısından kendini bir türlü kurtaramamıştır. Collingwood için Kant’ın Salt Usun Eleştirisi, metafiziği bu saplantıdan kurtarma çabasıdır. Bu kitabın “Transandantal Estetik” ve “Transandantal Analitik” başlıklı bölümleri metafiziğin gerçek görevi olan saltık önkabulleri saptamak çabasını sergiler. “Transandantal Diyalektik” ise, metafizik olmak iddiasında bulunan dizgelerin yanlışlarını ortaya koyar.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi