Romans’tan Romana
Orta Çağ’ın yazın türü soyluların ve şövalyelerin kahramanlık ve aşk öykülerini anlatan romans türüydü. Cesaret, nezaket, cömertlik, soylu bir kadının uğruna tehlikeden kaçmayarak onun adını yüceltme, dindarlık, dürüstlük gibi şövalyelik özelliklerinin belirlendiği bu yazı türünde kişiler bireyden çok bu özelliklerin simgesi, olay örgüsü ise her zaman alegoriktir. Cervantes’in Ispanya’sında da edebiyat yaşananı değil, düşleneni anlatan bir sanat olarak görülüyordu. Aşık olan genç bir yazarın pastoral romans, eskiye ve kahramanlığa meraklı olanların ise şövalye romanları yazmaları en doğal yönelişti. Ispanya’da Cervantes’in çağında tiyatroda vardı, yalnız romansa göre hem daha az ilgi çekici, hem de daha az saygın bir türdü. Cervantes’in birkaç oyun yazmasına karşın, tiyatroya bağlılık ve saygınlık kazandıran yazar, çağdaşı ve rakibi Lopede Vega*’dır. Sıradan adamın gerçekçi öyküleri ancak 15. yy’dan sonra edebiyata girdi. Bu tür öykülerin ilk örneği, yazarının bilinmediği ama gene Ispanya’da 1553’te yazılmış Lazarillo de Tormes’dir. Lazarillo de Tormes acımasız bir dünyada kıvrılacak bir köşe, yiyecek bir lokma bulmaya çalışan, bunları bulmak için de hiçbir sahtekârlıktan kaçınmayan, işsiz, güçsüz, köksüz, kökensiz bir köylüdür. Lazarillo’nun köyden kente yolculuğundaki serüvenleri ona Ispanya’nın her sınıf ve kesiminden kişileri tanıma olanağı sağlar ve bu kurgu içinde yazar çağının sosyolojik bir topografyasını verir. Lazarillo gibi işsiz güçsüz serserilere İspanyolca’da picaro dendiği için, bu tür öykülere de picaresque (pikaresk) denmiştir. Pikaresk, romansla roman arasındaki köprüyü oluşturur. 17. yy’dan 19. yy’a değin pikaresk türünün en ünlü örnekleri Thomas Nashe’in The LJnfortunate Traveller or Jack Wilton’ı (1594), Grimmelshausen’in Simplicimus Simplicissimus’u (1669) ve LeSage~’ın Gil Blas de Santillane’ıdır (1715-1735).
18. yy’da hemen her romancının denediği pikaresk, 19. yy’da başkişisini işsiz güçsüz bir serseri yerine yükselmeye çalışan yoksul bir orta sınıf üyesine dönüştürmüş ve toplumun incelenmesinin yanı sıra bu yoksul delikanlının psikolojisini ve gelişimini de inceleyerek 19. yy romanını en klasik biçimine, Bildungsroman’a (gelişme ve bilinçlenme romanı) yolu açmıştır.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi