POLLOCK, Jackson (1912-1956)
ABD’li ressam. Akıtma (drip) yöntemiyle yaptığı resimlerle Hareketli Soyut (Action Painting) akımının en önemli temsilcilerinden biri olmuştur.
Paul Jackson Pollock 28 Ocak 1912’de Wyoming Eyaleti’nde Cody’de doğdu, 11 Ağustos 1956’da New York’ta öldü. Sanata ilk kez Los Atıgeies’ta bir lise öğrencisiyken ilgi duydu. 1930’da New York’a gitti ve Art Students’ League’de, T.H. Benton’un öğrencisi oldu. 1933’te okuldan ayrıldıktan sonra iki yıl kadar işsiz ve yoksulluk içinde yaşadı. 1935’te hükümetin sanatçılara yapıtlar ısmarladığı Federal Sanat Projesi’ ne (Federal Arts Project-WPA) katıldı. Bu sıralarda Meksika duvar resmine ilgi duydu. 1937-1941 arasında alkol düşkünlüğü ve geçirdiği bunalımlar nedeniyle tedavi gördü. 1943’te Federal Sanat Projesi sona erdikten sonra, galerici Peggy Guggenheim’le sözleşme imzaladı. Bu işbirliği 1947’ye değin sürdü. Bu dönemdeki yapıtlarıyla ABD’de Soyut Dışavurumculuk (Abstre Ekspresyonizm) akımının en önemli temsilcilerinden biri oldu,1945’te ressam Lee Krasner’ le (1908) evlendi. 1947’de ilk akıtma resimlerini yaptı. Bu yapıtlarıyla, 1950’lerde Soyut Dışavurumculuksan türeyen Hareketli Soyut akımının öncülerinden oldu. 1956’da sanat yaşamının doruğunda, aşırı alkollüyken bir araba kazasında yaşamını yitirdi.
Pollock’un sanat yaşamı çeşitli evrelerden geçmiştir. 1930-1938 arasında öğretmeni Benton’un Yerelcilik (regionalism) doğrultusundaki çalışmalarından esinlenerek, Batıya Gidiş gibi küçük boyutlu manzaralar yapmıştır. Sonra, 1943’e değin, Picasso ve Miro etkisiyle yarı soyut resimler üretmiştir. Bu sıralarda gerçeküstücü kavramlara ilgi duymuş, 1944’te Meksika duvar resimlerinin boyutlarından esinlendiği ilk büyük boyutlu tuvalini gerçekleştirmiştir. Bu yapıtta Gerçeküstücülük’ün çağrışımlar (free association)ilkesiyle bilinçaltı imgelerini, Benton’ a özgü bir kompozisyon anlayışıyla bütünleştirmiştir.
Onun büyük boyutlu tuvallerle çalışmaya başlaması, sanatı için bir dönüm noktası olmuş ve bu tarihten sonraki gelişimi, resmine tüm kişiliğini yansıtabilme doğrultusunda sürmüştür.
1947’de geleneksel teknikleri bir yana bırakarak, yaptığı ilk akıtma resimlerinde yepyeni bir teknik denemiştir. Tuvali sert bir zemin üstüne yerleştirerek boyayı gelişigüzel akıtmış ve bunu, fırça yerine sopa, mala, bıçak gibi araçlar kullanarak tuvalin tüm yüzeyini kaplayacak biçimde yaymıştır. Kimi zaman boyanın içine kum ya da kırık cam parçaları koyarak yoğun bir boya hamuru elde etmiştir. Sayı On 1949, Bir gibi tuvalleri akıtma tekniğiyle gerçekleştirdiği yapıtlarına örnektir. Bu resimlerinde Gerçeküstücüler’ in otomatizm kavramından hareket ederek büyük kol hareketleriyle boyayı tuvale yaymış ve karmaşık çizgilerle imgeler yaratmıştır. Hareketli Soyut akımının örneklerini oluşturan bu resimler ayrıca, imgelerin tüm yüzeye eşdeğerde dağıtılarak yapılmalarından ”türü, all-over painting (tüm yüzey değerlendirmesi) adıyla anılan boyama yönteminin de ilk örnekleridir.
• YAPITLAR (başlıca): Batıya Gidiş, ykş. 1935; Kuş, ykş. 1941; Dişi Kurt, 1943, Modern Sanatlar Müzesi, New York; Totem Ders 1, 1944; Çimende Sesler (Pırıldayan Madde), 1946; Modern Sanatlar Müzesi, New York; Numara I, 1948, Modern Sanatlar Müzesi, New York; Sayı On 1949; Bir (Sayı Otuz Bir 1950), Modern Sanatlar Müzesi, New York; Yankı (Sayı Yirmi Beş 1951), Modern Sanatlar Müzesi, New York; Sayı On İki 1952, 1952; Paskalya ve Totem, 1953; Beyaz Işık, 1954, Sidney Janis Koleksiyonu, New York.
• KAYNAKLAR: B.H. Friedman, Jackson Pollock: Energy Made Visible, 1973; F.O’Hara, Jackson Pollock, 1959; B.Rose, Jackson Pollock, VVorks on Paper, 1969.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi